Bu \"Rumlar\" ile mi tek bir devlet çatısı altında yaşanacak?

Bu \"Yunanlılar\" ile barış içinde birlikte yaşamak mümkün mü?

Bunların gözü dönmüş!

Bunlar Türkiye\'ye, Türklere ve Kıbrıslı Türklere değil \"barışa ve çözüme\" düşman!

Bunlar Türkiye\'den ya da Türk Silahlı Kuvvetleri\'nden değil \"barış ve çözümden\" korkmaktalar!

İşte İstanbul\'da bu hafta yaşananlar ortada.

68.Türkiye AB Karma Parlamento Komisyonu KPK toplantısında AB Bakanı Bağış ile Rum, Yunan ve \"aşırı sağcı\" Avrupalı parlamenterler arasında yaşanan diyaloglar gerçekleri de bir kez daha ortaya çıkardı.

68. KPK Toplantısı\'nda \"azan\" Rum ve Yunanlı milletvekillerini sergileyen \"abhaber sitesini\" hacker saldırısı ile sabote edenler akıllarınca \"saldırgan tavırlarının\" kamuoyu tarafından öğrenilmesini engelleyebileceklerini sanmaktalar.

Dünya kamuoyunun bu gerçeği öğrenmesi çok önemli!

Kıbrıs Adası\'nda barış içinde bir birlikte yaşam en fazla Rumları ve Yunanlıları rahatsız etmekte. Aynı şekilde AB\'deki \"Türkiye düşmanı aşırı sağcı\" çevereler de muhtemel bir \"çözümden\" çok tedirgin olmaktalar.

Ada da kendi dayattıkları gibi değil de mantıki bir şekilde \"iki ayrı devlet\" ilkesi ile gündeme gelecek bir huzur ortamı \"bunları\" korkutmakta.

Çünkü o zaman sözleyebilecekleri \"tek laf\" kalmayacak. \"Yalana dayalı\" propagandalarının etkisi olmayacak.

\"Türkiye ve Türk Düşmanlığı\" üzerine kurdukları dünyaları yıkılacak!

Onlar Kıbrıslı Türk ve Rumların iyi komşuluk ilişkileri içinde huzurlu bir şekilde yaşamasını istememekteler.

Onların \"nemalandıkları\" düşmanlık sona erecek diye \"ödleri kopmakta\".

KPK Toplantılarını hep bu amaç için istismar ettiler. Avrupa Parlamentosu\'nu sadece bu amaca yönelik kullanılması gereken bir platform olarak değerlendirdiler.

5, 5 yıl boyunca milletvekili ve hatta bir dönem KPK Eş Başkan Yardımcısı olarak görev yaptığım AP\'de \"hakaret dolu ve düşmanlığı kışkırtıcı\" konuşmalarını dinledim Türkiye \"Düşmanı \" Yunanlı milletvekillerinin. Ardından Kıbrıslı Türklere ait iki koltuğu da gaspederek AP\'ye gelen Rum vekiller de aynı rolü üstlendiler.

68. KPK Toplantısı\'nda konuşulanlar baktığımızda Yunanlı, Rum ve \"aşırı sağcı\" diğerlerinin neredeyse yirmi yıldır hep aynı konuşmaları yaparak \"misyonlarını\" sürdürdüklerini görmekteyiz.

Rumlar tarafından sabote edilen abhaber\'in haberini sizinle paylaşıyorum:

\"KPK Eş Başkanı Helene Flautre,Egemen Bağış’ın yaptığı konuşmaların olduğu gibi tutanaklara geçirileceğini söyledi. Flautre Bağış’ın KPK’da yaptığı konuşmada Kıbrıs’ı ‘Kıbrıs Rum Yönetimi’’ olarak dile getirdiğini. Bunun da olduğu gibi KPK tutanaklarına geçirileceğini söyledi. Flautre’un bu çıkışına KPK üyesi Rum ,Yunan ve Aşırı Sağ parlamenterler sert tepki verdi. KPK üyesi Aşırı Sağ Hollandalı Barry Maldener, o zaman ben Bağış’a karikatür verdiğim zaman kendisi de bana bu karikatürü uygun bir yerime koymam gerektiğini söylemişti. Bu da tutanaklara eklensin dedi. Maldener, Türkiye’de ifade özgürlüğünün olmadığı yönündeki konuşmasının da tutanaklara dahil edilmeli açıklamasında bulundu. Flautre, gelen tepkiler üzerine tutanaklarda Bağış’ın konuşmasını olduğu gibi tutanaklarda yer vereceğiz ‘’Kıbrıs Rum Yönetimi diyeceğiz’’ Bağış böyle dedi. Bağış’ın söylemediği ‘’Kıbrıs Cumhuriyeti ‘’ lafını koyamayız şeklinde konuştu. Bunun üzerine söz alan KPK üyesi Rum parlamenter Eleni Theocharous, Kıbrıs Rum Yönetimi diye bir şey yok. Kıbrıs Cumhuriyeti var.  Bizler Kıbrıs Cumhuriyetin temsilcileriyiz. Burada böyle bir tabir kullanamazsınız. Bizi aşağılayamazsınız dedi...Kıbrıslı Rum parlamenter Antigoni Papadopoulou, Kıbrıs\'ın yarısı işgal altında.İnsanlar evlerini yaşadıkları toprakları terketti dedi...Yunanlı Niki Tzavela ise Türkiye Filistin sorununa gösterdiği ilgi kadar niçin Kıbrıs’ta bir çözüm bulunmasına ilgi göstermiyor. Birçok insan işgalden dolayı evlerini terketti. Bunlara niçin ilgi göstermiyorsunuz? Niçin Filistin’e başka Kıbrıs’a başka politika izliyorsunuz dedi...\"

Bu iyice azan Rum ve Yunanlı vekillere Haluk Özdalga hak ettikleri cevabı vermiş:

\"KPK üyesi Haluk Özdalga ise Papadopoulou’nun konuşmasını şaşkınlık çinde izledim.Ben tüm Kıbrıs’ta evlerini yaşadıkları yerleri terkedenlerin acısını paylaşıyorum. Sadece Rumların değil Türklerinde acısını paylaşıyorum.Türkler 2004’de çözüm istediğini net bir şekilde ortaya koydu.Hristfyas son New York zirvesine gitmeden önce Rum Ulusal Konseyin aldığı karara uyacağını söyledi.Açıkcası Hristofyas çözüm parametrelerini yok eden Rum Konseyinin aldığı kararı kabul ederek New York’a gitti .Kim çözüm istiyor kim çözüm istemiyorher şey ortada dedi. Maalesef üzülerek Rumların AB’deki bazı aşırı güçlerin oyuncağı olduğunu üzülerek izliyorum dedi.\"

Ancak kabare haline gelen toplantı da konuşmalara devam etmiş:

\"KPK toplantısında bir kez daha söz alan Rum parlamenter Eleni Theocharous, Annan planı Apartheid planıydı. Bu plandan lütfen söz etmeyin.Türkiye Kıbrıs’ta bütün engelleri kaldırsın bizde AB üyeliğinizde yardımcı olalım. Lütfen bir daha Annan planından bahsetmeyin deyince KPK Eş Bakanı Helen Flautre ise Theocharous’a  ‘‘Apartheid planı dediğiniz Annan planını AB destekliyordu’’ diye cevap verdi.\"

Demokrasiyi bile hazmedemeyen Rum çevreleri abhaber sitesini okunmaz hale getirdiklerinden ben alıntı yapmaya devam ediyor ve bunlara TC Avrupa Bakanı Egemen Bağış\'ın verdiği güzel cevabı sizlerle paylaşıyorum:

\"Bağış KPK üyelerine ise özetle şu cevabı verdi: Kıbrıslı Rum şımarıkların bu şekilde AB’yi esir almasına izin verilmesini anlamakta zorlanıyorum. Kıbrıslı Türkler ile Filistin arasında benzerlik kurulması anlamsız. Filistin halkı açık hava hapisanesinde yaşıyor. Bu konuları birbiriyle karıştırmak çok yanlış. Kıbrıslı Rumlar 13 faslın açılmasına nasıl destek verdiyse diğerlerine de verir. Benim tavsiyem Türkiye’nin geleceği ile kötümser olmaya bir kenara bırakın. Avrupanın geleceği ile biraz kafa yorun. Zamanın Kıbrıs Cumhurbaşkanı Makarios BM’de ülkem Yunan ordusu tarafından işgal altında dedi. Kıbrıs sorunu 1974‘de değil 1963\'den beri süregeliyor. Kıbrıs\'ın AB Dönem Başkanlığıyla ilgili olarak yarım devletle aynı masaya oturmayız. Nasıl bir sene başlık açmadık. Altı ay daha başlık açmayız.\'\'

Öte yandan Bakan Bağış, Sayın Madlener, siz artık benim için bir sınav oldunuz. Her toplantıda yeni bir macera yaşıyoruz. Daha önceki toplantılardan birinde size Mevlana’yı öğretmiştim. Bugünkü yorumlarınıza da İmam Gazali’yi öğreterek cevap vermek istiyorum. İmam Gazali’nin bir sözü vardır, ‘Cahillerle tartışmayın ben hiç kazanamadım’ diye. Bu ders bugünlük size yeter” dedi.\"

Egemen Bağış\'ın cevabı \"anlayana...\" demek lazım!

Maalesef bu \"şımarık Rumlar\" 1 Temmuz yaklaştıkça daha da azacağa benziyorlar.

Bizim tek yapmamız gereken onların \"bu azgın halini\" dünya kamuoyuna teşhir etmek!