John Malkovich, “Demir Maskeli Adam” filminin en acıklı sahnesinde, gözlerinden yaşlar akarken, soruyor, “Sen bir erkek çocuğunun büyümesini izlemek nasıl birşeydir bilir misin?”
Bilirim John’cum… karmakarışık bir ruh halidir.
13 yaşındaki oğlum, bugün dedi ki,
-Anneeaa biz yarın okuldan çıkınca arkadaşlarla parka futbol oynamaya gidicez.
Benim ilk sorduğum soru:
-Kızlar var mı?
Erkek okulunda okuyan ve futbol oynamaya gideceğiz diyen bir çocuğa bu soruyu sorduğuma ben bile inanamadım…
-Evet var, onlar da santrafor oynuyor… diye de bozdu beni.
-Aman çocuğum dikkat et içkine bişey koyarlar diyecek oldum,
-Pet şişeye mi? dedi.
Belli mi olur?
Paranoyanın doruklarındayım ama artık daha fazla komik duruma düşmemek için konuşmamaya çalışıyorum.
“kaç kişi gidecekler?
acaba hakikaten kızlar santrafor mu?
uyuşturucu tacirleri nereye pusu kurdular?
ambulansın numarası ezberimde mi?
ben de geleyim desem ne der?”
Aklımda deli düşünceler….
Ürettiğim komplo teorileri CIA’ i şaşkına çevirir.
Geceyi zor geçirdim.
Sabah nasıl yapsam da konuya girsem diye düşünürken kendiliğinden açılıverdi konu:
-Ya anne, akşam sutopu maçım var, şimdi ben yorgun olurum, gitmeyeceğim parka…
Deyince, içimde bir anda yüzlerce kelebek havalandı ve oğlumu öpe koklaya yolladım okula.
Annelerin duaları kabul olurmuş.
Sevgili John, senin bu soruyu sorarken tam olarak da böyle bir izlemeyi kastetmediğini biliyorum. Bir ergen annesi olarak işin muhteşem taraflarını da an be an yaşıyorum. Mutluluk ve korkunun kaçınılmaz olarak aynı anda hissedildiği tek süreç ergenlik heralde. Ama insan kendi de büyüdüğü için bilir ki, bir ergenin kafasından geçenleri sadece tahmin edebilirsin. Ve bu tahminler doğrultusunda, çoğu zaman komik duruma düştüğün önlemler almaya çalışırsın.
Bizim kültürümüze yapışıp kalmış, “bırakmam, ben doğurdum sonuna kadar benimdir…” hissiyatı. Onların “koca adam” olduğunu izlemek, gurulandırmaktan çok korkutur bizi. “Aha bak, avuçlarımdan gidiyor…”
Gidecek tabii di mi? Biz hepimiz gitmedik mi? Oynaya güle büyümedik mi?
Kesmeyelim çocukların önünü…
Desem de………………
Bir sonraki “partiye gidebilir miyim?” sorusunda ne yapacağım hiç bilmiyorum.
İnşallah sutopu maçına denk gelir.
Hayata hep gülerek baktığınız bir hafta olsun.