İngiltere’de yollar, Türkiye'dekilere göre çok daha dardır, özellikle ara sokaklar...
Birde arabalar park etti mi tek bir arabanın gitmesi bile zor olan bu yol, gidiş dönüş olarak kullanılmak zorunda kalır.
İşte o dar yollardan birinde, yaklaşık 2 km’lik yolda belki 25 arabanın sürücüsünden el, kafa ve far yanıp söndürme işaretlerinden oluşan "teşekkür" aldım.
Tabii aynı şekilde bende onlara teşekkür ettim.
İlk zamanlar da zor geliyor tabii, sürekli bir "teşekkür etme" durumu...
Ne de olsa Türkiye’nin yetiştirdiği şoförleriz.
İşte İngiltere'de trafik bu şekilde ilerliyor.
Elini kolunu sallayıp teşekkür etmekten gittiğin yerin telaşını bile hatırlamıyorsun.
Türkiye’de yıllarca araba kullanmış biri olarak, bu ülkede araba kullanmaya cesaret edebilmem yıllar aldı.
Bu kadar düzene alışmak elbette çok kolay değil.
Kemer bağlayacaksın.
Geçen yayaya yol vericeksin.
Her ışıkta duracaksın.
Kavşaklarda kuralları bileceksin... v.s
Bundan yıllar önce İngiltere’de Ehliyet sınavına hazırlanırken yazılı sınav için bir kitap ezberleyip,40 saat de sürücülük dersi aldım.
Ve ancak bu sayede sınavda başarı sağlayabildim.
40 saat deyip geçmemek lazım, bence beyin yıkamada yeterli süre.
Dünyada soldan akan trafik için yapılan yollar, tüm yolların %28'ini oluştursa da
ben o 40 saatlik ders sonunda trafiğin sağdan değil de soldan akmasının daha iyi olduğuna bile inandım.(!)
Hala aklımın almadığı ise Türkiye'de ben de dahil nasıl ehliyet aldığımız?
Kendime itiraf etmenin bile zor olduğu şey; "Meğerse ben Türkiye'de yıllarca araba kullanmayı bilmeden araba kullanmışım!"
Türkiye'de son 10 yıl içinde 50 bine kişinin hayatını kaybetme sebebi trafiktir.
Yerdeki yaya geçidi çizgileri: dekor.
Trafik ışıkları : gereksiz.
Hareket edilmesi gereken ışık: sarı.
Emniyet kemeri : aksesuar.
Bir çok insan sarı ışıkta hareket edemediği için hergün küfür yemektedir.
Küfürü bırak dayak yiyip yaralananlar, canından bile olanlar var.
Son 10 yılda yaklaşık 8 milyon trafik kazasının yaşandığı Türkiye'de İnsanların trafikle ilgili yerine getirdiği tek kural malesef ; aldığı yeni arabası için trafiğe çıkmadan önce bir canlının kanını akıtmak...
