Siyonist Yahudilerle Evanjelik Protestanlar kararlı… İnsanlığın sonunu getirecek ‘Armagedon’ savaşını çıkarmayı kafaya koymuşlar. Olmayan akıllarınca, yeryüzünde zulmü zirveye çıkarıp, Yüce Yaratıcı’yı gazaplandıracaklar. Böylece Allah’ı (hâşâ) ‘kıyamete zorlayacaklar’

Şaka gibi, lakin gerçek… Koskoca süper devletler, dünyaya yön veren politik ve finansal güç sahipleri… Bilim adamı sıfatını verdiğimiz akademisyenler… Velhasıl maddî dünyaya hükmettiğini sanan ‘kudretliler’… Güya ‘Tanrı’nın Krallığı’nı bir an önce kurabilmek hülyasıyla, dünyayı ve bütün insanlığı ateşe atmaya niyetli.

Musallat olan bela; Joe Biden, Donald Trump, Binyamin Netanyahu veya daha alt düzeydeki muhteris iblislerden ibaret değil.

KIYAMET SAVAŞI SAPKINLARI

Trump’un, Gazze’ye çökme planı, yalnızca Akdeniz’in doğusunda, büyük paralar kazanacakları bir ‘Riviera’ kurmaktan ibaret değil. Hatta Çin’in Kuşak-Yol Projesi’ni dumura uğratmak üzere planlanan ve Akdeniz’deki erişim noktası Gazze’ye kadar uzanacak yeni ticarî hat da değil, bu vahşi ve şeytanî planın nihaî gayesi…

Adını net koyalım: ABD, İsrail ve burnuna ayı halkası takılmış diğer bütün Batılı güçler, Gazze ve Filistin üzerinden, bütün dünyayı kan ve gözyaşına boğacak bir ‘kıyamet savaşı’ peşinde koşuyor.

Tamam… Sapkın inançları yüzünden Tevrat’ı ve İncil’i değiştirip, tahrif etmekten bile çekinmeyen Siyonist-Evanjelik güruhun niyetini ve gayretini anlayabiliriz. Neticede akrep akrepliğini yapacak.

KİMİN VATANINI KİME PAZARLIYORSUNUZ?

Bizim anlamakta zorlandığımız, Ortadoğu’nun minik derebeylerinin sinik ve teslim olmuş tavırlarıdır.

Adam 10 bin kilometre öteden talimatı veriyor: “Gazzelileri Mısır ve Ürdün’e süreceğim. Onlar da bunu kabul edecek. Etmek zorundalar. Yoksa yardımı keserim. Filistinliler için Ürdün ve Sina çölünde, rahat yaşayacakları, çok güzel şehirler kuracağım. Ama bir daha Gazze’ye geri dönemeyecekler.”

Bir tek Türk Hakanı, “Sen kimin toprağını kime pazarlıyorsun? Vatan toprağı, pazarlık konusu olamaz. Orası kupon arazi mi? Vatan dediğin, rant getiren toprak mı?” diye karşılık veriyor, o haddini bilmez güruha.

UYUYUN, MİNİK DEREBEYLER!..

İyi de, Filistin’in, Kudüs’un, o kutsal toprakların etrafında bir yığın ‘Müslüman Derebeyler’ var.

FilistinMahmut Abbas denilen zavallının, Batı Şeria bölümünde hükümran olduğunu sanan, güya Filistin Devlet Başkanı… Yönettiğini sandığı Filistin’in yarısı eder, Gazze… Ama Gazze’nin tarumar edilmesi, 2.3 milyon Gazelinin uğradığı soykırım, Filistin’in Akdeniz’e olan tek çıkış kapısı olan Gazze’ye Batılı yamyamlar tarafından çökülmesi… Bunların hiç biri umurunda değil, Mahmut Abbas’ın. Yeter ki onun rahatına ve tatlı canına zarar gelmesin.

Mısır… 115 milyonluk devasa bir ülke. Bekliyoruz ki, Trump-Netanyahu çılgınlarının Gazze’ye çökme planına, şöyle okkalı bir karşılık versinler. “Siz kim oluyorsunuz da bizim coğrafyamızı aranızda paylaşmaya yelteniyorsunuz.” diyerek, cesur bir çıkış yapsınlar.

Ürdün… Filistin’den sonra, Arz-ı Mev’ud (güya Yahudilere Tanrı tarafından yurt olarak vaat edilmiş topraklar) çılgınlığının bir sonraki hedefidir, Ürdün… Emperyalistlerin; Türk Devleti’ni parçaladıktan sonra, adeta piyangodan çıkan tacı giydirdikleri ‘emeksizlerin’ hükmettiği Müslüman topraklar… Tacını-tahtını Batılı emperyalistlere borçlu olan, minik ve sinik kralcığın, efendilerinin emanetçisi olarak hükmettiği Ürdün…

MAZLUMLAR

Filistinlilere ‘yurt’ niyetine, Ürdün toprakları da pazarlık masasına sürülmüş… Ama Ürdün’ü babasının çiftliği sanan kralcık, Trump’ın huzuruna çıkmış, tacını-tahtını kurtarmanın derdine düşmüş.

Suudi Arabistan… Trump-Netanyahu ikilisinin; Gazzelileri sürgün etmenin parasal maliyetinin tümünü sırtına yıkmaya niyetlendiği ülke… Petrol nimetinden dolayı, alın teri karışmamış parası bol… Türk Devleti’nden koparılan topraklar üzerinde, taç-taht-hanedan menfaatleri dışında bir gayesi olmayanların hükmettiği memleket…

Lübnan’a lafımız yok… Toplumsal dokusu paramparça edilmiş, ayakta durmakta zorlanan zavallıların ülkesi…

Suriye… Batının kuklası diktatörden yeni kurtulmuş… 13 senelik iç savaşın yorgunu… Nüfusu tarumar edilmiş… Yeniden ayağa kalkmaya çalışan bir ülke… Ona da kimse bir şey diyemez.

ZALİMLER

Ama İran diye bir ülke var. İkide bir Batıya kafa tutma replikleri yapan, lakin sadece Müslüman kanı akıtan bir ülke… Trump Gazze’ye çökmek istediğinde, İran’dan ne tepki geldi? Uyduruk füzelerini gösteren pespaye video klipten başka?

Yazık!... Kendisini ülkesinin ‘kralı’ zanneden zavallılar, Gazze’yi ‘diyet’ vermekle kurtulacaklarını sanıyor.

Peki, Gazze’den sonra, sıra hangi minik kralın ‘mülküne’ gelecek? Gazze, sadece Filistin’in değil, bütün İslam Dünyasının son savunma mevzisidir.

ALLAH NURUNU TAMAMLAR

Hazreti Ömer, bu bilinçle Kudüs’ü fethetti. Sultan Alparslan, bu şuurla Anadolu’daydı. Haçlı saldırılarını göğsüyle söndüren Sultan Kılıçarslan’ın stratejisi buydu. Selahattin Eyyubî, bu şuurla Filistin ve Kudüs’ü fethetti. Yavuz Sultan Selim, aynı samimiyetle Filistin ve Mısır da dâhil, Müslüman coğrafyaları birleştirdi.

Ve bugünkü Türk Devleti, aynı tarihî şuurla Gazze’ye, Filistin’e ve dahi ötesine sahip çıkıyor, kol kanat geriyor.

“Onlar, Allah’ın nurunu ağızlarıyla söndürmek istemektedirler. Oysa Allah, kendi nurunu tamama eriştirecektir, kâfirler hoş görmese bile…” (Saff Suresi, 8. Ayet)

Elbette Allah’ın iradesi dışında bir şey olamaz. Olan biten her şey de, muhataplarının imtihanıdır.

Ey, cüce kralcıklar!.. Çöl şeyhleriMirasyedi prenslerDarbeci düşkünlerMezhepçi gafiller

Hepiniz iyi belleyin: Gazze, sizin ayağınızın altındaki idam taburesidir. Bilin ki o tabure düşerse, yağlı ilmek boğazınıza oturacaktır.