Bağdadi'nin öldürülme hikayesini Trump'tan dinledim. Enteresean… 6 hattadır takiptelermiş. İstihbarat doğrultusunda iz sürmüşler. Bazen aldıkları istihbarat doğrultusunda gittikleri yerde bulamamışlar ancak son takipte operasyon düzenleyip öldürmüşler. Yanında iki karısı ve çocukları varmış, onlar da ölmüş. Bağdadi’ye DNA tespiti yapmışlar, kesin oymuş öldürülen.
Bunun anlamı ne mi? Baştan söyleyeyim, siyaset bilimci ve tarihçi değilim. Dolayısıyla yazdıklarım bilimsel bir temele dayanmıyor. Sadece son 15 gündür konuyla ilgili tüm açıklama ve makaleleri –yorumlarıyla birlikte- takip eden bir gazeteci ve vatansever olarak, okuduklarımdan kendimce çıkarımlar yaptım. Ve ilginç bulgulara ulaştım.
Bundan önceki sosyal medya paylaşımımda, Fransa’nın, PYD/YPG’yi neden desteklediğini Le Monde Gazetesi’nde çıkan bir makaleye dayanarak anlatmıştım. Orada röportaj veren kişi, YPG’nin Türkiye sınırında bir kalkan oluşturduğunu, buralardan Batıya IŞID/DEAŞ militanlarının kovulması nedeniyle PYD/YPG’nin kendi ülkelerini koruduğunu, o yüzden terör örgütü olarak görmediklerini söylemişti.
Yani Batı’nın ve dahi Amerika’nın PKK/PYD/YPG’yi sahiplenme sebebini ortaya koymuştu kendince. Şimdi gelelim başa. Türkiye’nin Barış Pınarı operasyonuna izin verip, gözleri oraya çevirerek, IŞID’e hiç ummadığı anda darbe vuran Amerika, bir taşla iki kuş vurdu.
Nasıl mı? Kendi yarattığı ve kendine dönmesi muhtemel canavarı yok etmek adına normalliğin arka planını oluşturmaya çalıştı. Arada sırada terörist örgütün gazını almak için açıklamalar yaptıysa da bölgeyi Türk askerine bırakarak çekilmesi, Ortadoğu’daki maskesinin düşmesi ve tüm planların ortaya dökülmesi açısından kaçınılmazdı. Nitekim çekilme kararı doğruydu.
Tabi bölgeden çekilmesi, PYD/PKK/YPG’li teröristleri yalnız bırakması hayli tepki aldı. Batının gereksiz anti Türk nöbetlerine tutulma sebebi olarak bu ISID/DEAŞ hezeyanı gösterildi çoğunlukla. Yorum ve makalelerde bu bencil ve pragmatist duruşların üstü örtülerek, travmatik hafıza yalanları aktarıldı. Kimi yorumlarda iş Moğol istilasına kadar vardı. Bana dokunmayan yılan bin yaşasın dendi, Türkiye’nin 40 yıldır terörle mücadele ettiği, binlerce şehit verdiği, Türkiye’yi en az 20 yıl ileri taşıyacak ekonomik kayıpların meydana geldiği görmezden gelindi. Oysa TC İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun dediği gibi, Bağdadi ne kadar teröristse Ferhat Abdi Şahin de o kadar teröristti.
Ne diyorduk; Trump büyük ihtimalle para dininin tanrılarıyla ortak bir karar alarak bu iki canavarın başını ezme kararı aldı. Bağdadi’nin öldürülmesiyle, Batı’nın DEAŞ korkusunu yok ederek, PKK/PYD/YPG’nin gerekirliğine gölge düşürecek ve “Ortadoğu’da Kürtleri yüzüstü bırakan lider” olarak anılmaktan kurtulup, “Ortadoğu’daki İslami terörün başını ezen lider” olarak tarihe geçecekti.
Hedef, kendi dillerince win win’di…
Peki bu süreçte Türkiye ne mi olacak? Bana göre bölgenin lideri… Ta ki Amerika yeni bir plan kurana, yeni bir canavar yaratıp, genelde dünyanın, özelde Ortadoğu’nun başına bela edene kadar biraz temizlenecek ortalık. Sonrasında olacakları zaten Atatürk söylemiş: Her daim dahili ve harici bedhahlarımız olacak ancak muhtaç olduğumuz kudret damarlarımızdaki asil kanda mevcut.