Diyarbakır Emniyet Müdürü derhâl görevden alınmalıydı. Hükûmetin görev ihmali yaptığı bir tarafa not edilmelidir. İhmal ve taviz yüzünden Türkiye’de kan akmıştır. Oslo görüşmeleri sırasında mücadelenin yavaşlatılmasını nasıl izah edeceksiniz?
Neye karar verdin: Silâhlı gruplara karşı mücadeleye mi, müzakereye mi?
Bir taraftan mücadele, bir taraftan müzakere olmaz!
Hükûmetin müzakere kapısını sürekli açık tuttuğu belli... Dillerinden bir türlü “açılım” saçmalığını düşürmüyorlar. Bu şu demektir: Sen vur, biz kapı aralayalım!
BDP kongresi her şeyi ortaya koyuyor. Çok rahatlar, Türkiye’yi fiilen bölmüşler... Fikirleri iktidarda, liderleri hapiste!
Yeni CHP’ye yazıklar olsun! A. Öcalan’ın posteri altında temsilcileri çok rahat oturdu ve âdeta “Kongreniz vatanınıza milletinize hayırlı olsun!” dedi.
CHP’nin politikalarını belirleyici iki isim Hüseyin Aygün ve Sezgin Tanrıkulu... Netice bu!
BDP kongresi hakkında savcılık soruşturma açmış... Soruşturma savsaklayacak, giderek unutulacaktır.
Bölücülük, kendi yolunda emin adımlarla ilerliyor: Hükûmetlerimiz, mahkemelerimiz ve hele basın-yayın organlarımız yollarındaki taşları bir bir ayıklıyorlar. Halkımız zamanı gelince ayıkladıkları o taşları geri nereye koyacağını bilir!

 
***

 
MHP’nin kongresine odaklandığımız için bu sıra Diyarbakır Emniyet Müdürü’nün “şuursuz” sözleri üzerinde duramadım. Acaba, öylesine söylenmiş bir söz mü, diye baktım. Çünkü hakikaten PKK’lıların analarının gözyaşlarını çok önce ben de yazmış, bunun için hükûmetin PKK’nın büyümemesi, halkın çocuklarını dağa çıkarmaması için daha etkili olması gerektiğini belirtmiştim. Benim söylediklerimle Emniyet Müdürü’nün söyledikleri arasında hiçbir benzerlik yok! Adamın söylediklerinin tamamını okursanız dehşete düşersiniz.
Arkadaş bir araba lâf etmişsin... PKK’nın ortaya çıkış sebebinin siyasî olduğunu bilmiyorsan sen polis olamazsın! (Aç İmralı duruşmalarını oku! Benim kitap elinin altındadır, yoksa zaten sizin durumunuzda olanlar için eksikliktir! Öcalan’ın siyasî kimliğini, karakterini kendi sözlerinden öğren!)
“Dağda ölen teröristlere ağlamıyorsanız siz insan değilsiniz” diyen adamın maiyetindeki polis nasıl PKK’yla mücadele edecek! Silâhını çekse, insanlıktan çıkıyor muyum, diye düşünürken kurşunu yiyecek!
Yeni müdür, Gaffar Okkan deyip duruyor. Onun gibi olamam, o başkaydı, demeye getiriyor, aslında onu geçmek istediğini söylemek istiyor.
Gaffar Okkan meselesini yazmak istemiyorum. G. Okkan’a kimler ağıt düzüyor, önce onu görün, sonra düşünün.
Yeni Diyarbakır Emniyet Müdürü, dağdakilerle zamanında fazla karşı karşıya, yan yana gelince bayağı “kanka” olmuş! Safı kesin hatlarla belli Hasan Cemal nam kişinin kitabını referans gösteren birinden ne hayır gelecek!
Eğer, PKK ile ciddî mücadele yürütecekseniz, PKK ile mücadele edenleri insan yerine koymayanı o vazifede tutamazsınız!

(yeni Çağ gazetesinden alınmıştır)