Halen Türkiye'nin en büyük şirketi olarak Tüpraş'ı gösteriyorduk. İSO 500 listesine göre Tüpraş'ın cirosu 27 milyar lira olarak listenin başında yer alıyor. Açık ara önde bir sanayi kuruluşumuz. Ardından 8,5 milyar lira ile Ford, 7,3 milyar ile Renault takip ediyor.

Hizmet ve ticaret şirketlerini listeye alırsak, ikinci sırada 12 milyar lira ile Türk Telekom ve ardından 8,4 milyar lira ile Turkcell üçüncü sıraya yerleşiyor.

Ancak önümüzdeki yıllara ait yeni bir oluşum sessiz sedasız yapılanmasını tamamlıyor. Sessiz sedasız diyorum, çünkü medyada herhangi bir alkış veya eleştiri okumuyoruz. Türkiye Kamu Hastaneleri Kurumu (TKHK), geleceğin en büyük Türk şirketi olmak için yola çıktı. www.tkhk.gov.tr

Kamuoyu, sağlık çalışanlarının tam gün çalışma konusunu tartıştı. Buna göre yardımcı doçent, doçent ve profesörlerden oluşan öğretim üyelerinin tıp fakültelerinde 'yalnızca eğitim ve araştırma faaliyetlerinde bulunmak ve döner sermaye faaliyetleri kapsamında gelir elde edilen hizmetlerde çalışmamak kaydıyla' mesai sonrası sağlık kuruluşlarında ya da muayenehanelerinde çalışabilecekleri hükmü getirildi.

Aslında o geleceğin yeni devinin insan kaynaklarını düzenleyen bir işlemdi. 663 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile 81 ildeki 800 civarındaki hastanenin tek bir yönetim çatısı altında yapılandırıldı.


6 ay evvel kurumun başına başkan atandı: Uzm. Dr. Hasan ÇAĞIL. Teşkilatın yeniden yapılandırılması hız kazandı. İhaleler, personel seçimi, organizasyonlar, tedarikçilerin belirlenmesi, taşra organizasyonu vs.


Düşünün, kamu hastaneleri sağlık hizmetlerinin yüzde 80 civarında bir ağırlığı var. Özel hastaneler bu kadar gündemde olmasına karşılık sağlık pastasından aldıkları pay ancak yüzde 20 civarında. Yine Türkiye'de ilaç harcamaları 20 milyar liraya yakın bir büyüklüğe sahip. Bunun anlamı şudur: Kamu Hastaneleri Kurumu, ilaç alımlarında ve pazarlıklarında en az Sosyal Güvenlik Kurumu kadar etkin olacak.


Bugünlerde Kamu Hastaneleri Kurumu'nda büyük bir beklenti var. Bu beklenti sebebiyle uzun dönemli ihaleler yerine kısa dönemli satın almalar yapılıyor. Genel Sekreterin seçilmesi bekleniyor. Aslında genel sekreteri TKHK holdinginin CEO'su olarak düşünebiliriz. Genel sekreterin yetkileri en az CEO kadar etkili ve yetkili.


Genel sekreterin görevleri, 'Birliği belirlenen hedef, politika ve stratejilere, ilgili düzenlemelere ve performans programına göre yönetmek' şeklinde özetlense de yönetmeliğe bakılınca varlığının önemi daha iyi anlaşılır. http://www.tkhk.gov.tr/TR,25/663—sayili-kanun-hukmunde-kararname.html (özellikle madde 29'dan itibaren).


Kulislere göre, genel sekreter belli ancak şimdilik açıklanmıyor. Çünkü taşra teşkilatının yapılanması konusunda birkaç detay daha hazırlanması gerekiyor. Buna göre, 10 ila 30 hastane bir birlik oluşturacak. Yaklaşık olarak 1 milyar lira cirolu alt birlikler kurulacak.


Yine kulislere göre, her alt birliği 3 kişilik icra kurulu yönetecek. Az icra kurulu daha hızlı karar almayı sağladığı için böyle bir tercihte bulunduğu konuşuluyor.


Malum eski yönetim biçiminde hastanelerde başhekim her şeyden sorumluydu. Başhekim ve üniversite hastanelerinde rektör ve dekanların yetkileri kısıtlanıyor. Buna göre başhekim sadece sağlık hizmetlerinden, üniversite yetkilileri sadece eğitimden sorumlu olacak. Hastanenin efektif yönetiminden genel sekreter yani CEO sorumlu durumunda.


Yeni yapı kurulduğunda TKHK'-nın yeni ekibi sadece 20 milyarlık sağlık hizmeti pastasına yönelmeyecek, bir o kadarlık ilaç pastasına ve şimdiye kadar sağlık tedarikçilerinin yeniden yapılandırılmasına ve büyük bir ihale pazarını da etkileyecek. Sağlık sektörünün bütün oyuncuları yapılanmanın tamamlanmasını bekliyor.


Biliyorsunuz, pek çok ilimizde yeni hastane ruhsatı verilmiyor. Yeni duruma göre özel sağlık yatırımı yapacaklar da kendini konumlandıracak.


Aslında sağlık sektörünü anlamak için Sosyal Güvenlik Kurumu'nun 2011 yılı verilerine bakmak gerekiyor. Buna göre SGK, tedavi harcamalarına 21,8 milyar lira harcama yaptı. Bunun 9.5 milyarı devlet hastaneleri, 3.5 milyar lirası üniversite hastaneleri ve 6.4 milyarı ise özel hastaneler için. Ayrıca ilaç ve tıbbi cihaz için yaptığı harcama tutarı 14,5 milyar lira. Yani sadece SGK'nın sağlık harcama tutarı 32,5 milyar lira.


Bundan böyle sağlık sektörünün en güçlü oyuncusu hatta Türkiye'nin en güçlü şirketi TKHK'dır. Türkiye Kamu Hastaneleri Birliği bundan böyle medyanın en çok konuşulacak konularından biridir. Hele şu CEO bir seçilsin. Ya sonrası?


Sağlık olsun.

(Yeni Şafak gazetesinden alınmıştır)