“İdeal erkek” tanımı değişmiş.
Değiştiren kim?
Kadınlar...
Yapılan bir araştırmada, kadınların doğru erkekten beklentilerinin ortalama özellikleri geçmediği ortaya çıkmış.
Hâle bakın! Vasat erkek, ideal erkeğe dönüşmüş!
E, mecburen!
Çıtayı düşürmek zorunda kaldılar...
“Kaldılar” diyorum çünkü ne yazık ki hâlâ “arayış” içinde olanlar var aramızda! “Ya, tamam biraz yalan söylüyor olabilir ama sonuçta iyi çocuk!” diyerekten...
Ne yani?
Kötü olması için ille de çocuk tacizcisi mi olması gerekiyor?
Neyse, yine de şu araştırma sonuçlarına bakalım; hâlâ umutlu kadınların tercihlerine...
“Kadınlar, 30 ila 45 yaş arasında, 1.77 metre boyunda, koyu saçlı, iyi yemek yapan, tam zamanlı çalışan ve sanatın bir alanıyla da ilgilenen bir erkeği ideal olarak tanımlamış.”
Bir dakika!
Bakın, şimdi işin rengi değişti!
Bir kere bu adam hiç de öyle sıradan falan değil!
Ne yani?
Sağımız solumuz böyle adamlarla mı dolu? Ki sıradan olsun!
Kim görmüş?
Nerede görülmüş bu adam?
Gidelim, bakalım; koluna falan dokunalım!
Zira bizim sıradanımız şu:
30 ile 65 yaş arasında, en fazla 1.75 boyunda, saçları... Yani kalan saçları kahverengi, yemek yapmayı bırak iyi yemekten bile anlamayan, sevmediği bir işte zar zor tutunan ve sanatın hiçbir alanından hoşlanmadığı gibi hoşlananı da aşağılayan adamlar...
Elimizdekiler bunlar...
Çok mu ileri gittim?
Ne kadar ileri gitmiş olabilirim ki?
Yüzde 80’i böyle.
Daha beterlerini saymıyorum bile...
Ortalıkta, “iyi bir danayım“ edasıyla volta atanlardan bahsediyorum.
İkincisi... Diyelim ki, böyle bir adam ya da adamlar var!
45 yaşında, esmer, 1.77 boyunda, iyi yemek yapan, iyi işi olan, sanatın bir alanıyla ilgilenen adamlar...
Şimdi bunlardan ideal erkek olur mu?
Olur da...
Ondan sana yâr olur mu?
O da olabilir de...
“İdeal” anlayışına bakar!
Onunla ne yapmak istediğine bakar!
Daha doğrusu onun seninle ne yapmak istediğine...