Türkiye ´´Gezi Parkı´´yla başlayan olaylar 10. gününü aştı, hala devam ediyor. Devam ediyor etmesine de çıktığı noktadan geldiği noktaya kadar aldığı yol mantksızlık boyutunda kendini aşmış durumda. İzleyebildiğim Türk kanallarından pek çoğu şu sıralar tartışma programlarına ´´entellektüel´´zatları çağırarak; işin incir çekirdeğinde saçma fırtınalar koparma irdemeleri yapmaktalar. Bugün itibariyle takip edebildiğim bazı programlardan, aklımda kalan noktalardan bazılarını biraz mercek altına almak isterim. Kanalın birinde bir hanım, bunun günümüz gençliğinin bir hareketi olduğunu onların bizim jenerasyonumuz gibi apolitik olmadığını, demokrasi direnişi gösterdiğini ve bu gençlerle gurur duyduğunu söylüyordu... İlginç insan düşünmeden sorgulamadan edemiyor ve akla şöyle demek geliyor ´´keşke zamanında o kadar apolitik olmasaymışsınız da çocuklarınız bu kadar abuk-politik yetişmeseymiş´´.
Neyin peşinde olduğunun tam olarak kimsenin tanımlayamadığı, amacın ne olduğunun kesinlikle akılcı kelimelerle belirlenemediği bir olaydır gidiyor. Kimilerinin direnişçi, kimilerinin eylemci, kimilerinin protestocu ve kimilerinin de ilginç bir gururla kendilerini çapulcu olarak tanımladığı insan güruhu; adeta macera ve oyun arayan çocuklar gibi adrenalin peşinde. İnsanlar bu olaylar sebebiyle toplum genelinde olduğu kadar arkadaş akraba eş dost çevresinde de ikiye bölünmüş durumda. Neden; çünkü başta eş dost akrabayı -sanal ortamda-bir araya getiren sosyal medya sayesinde. İnsanların, birbirlerinin; beğenip beğenmediği her iletisine, resmine, yağcılık için gereksiz beğeni desteği verdiği facebook kullanıcıları birbirlerini galiyana getirmekte de aynı dengesizliğe devam ettiler. E tabi tweeter da bu konuda kendi rekorunu kırmış durumda. Reklamı olsun isteyen ´´sanatçı´´lar nereden ne destek aldığı ciddi şekilde araştırılması gereken ünlüler, tanınmış entellektüel etiketi taşıyan kişiler, yalan haber ve abuk tweet atmak konusunda epey yol aldılar. Olan Türkiye ekonomisine oldu.. Şükür ki o fütursuzca sövdükleri iktidar hükümetin Türkiye ekonomisini getirdiği noktada, bu kaos sebebiyle ekonomide çöküntü olmadı, ama malesef sarsıntı oldu.
Geçenlerde attığım bir tweet´le bu yazımı toplarlamak isterim: ´´İnsanın yiğidi böyle günde belli oluyor´´ bu nedenle olayların ekonomik ve dış provakasyon boyutunu Yiğit Bulut´un program ve makalelerinde takip etmenizi şiddetle tavsiye ederim. Benim bu yazıda kısaca dikkat çekmeye çalıştığım noktaları, bilimsel bir biçimde, ekonomi uzmanı bir vatansever duruşuyla çok ayrıntılı açıklıyor ve irdeliyor.
Gelinen bu noktada, eylem katılımcılarını daha geniş bir perspektiften düşünmeye ve ön yargılarından arınmaya davet ediyorum.