Milletin ortak aklıyla zaman içinde kalıplaşmış, yüzlerce yılın tecrübesine dayanan atasözleri ve deyimler, dilin hazineleridir ama ustalık ister.
Acemilik başa bela açabilir.
Yerinde ve zamanında kullanmayı bilmeyen, altında ezilir kalır.
Bir sözü söylerken sağını solunu, önünü arkasını iyi hesap etmek gerekir.
Çağrışımlarını ve geri dönüşünü dikkate almadan kullanmak, yanlış anlaşılmayı peşinen göze almak anlamını taşır.
Hazır elbiselerin her biri nasıl uymazsa, ortak hafızanın ürünü olan o sözler de bazen büyük ya da küçük gelebilir.
Kılıçdaroğlu 'Sıçan geçer, yol olur' derken, belli ki bu ince noktaları gözardı etmiş.
Erdoğan'dan hemen cevap geldi:
'Biz sıçandan korkmayız.'
'Sıfır sorun' politikası ile ilgili yapılan eleştiriler de çok yavan kalıyor.
Atatürk'ün 'Yurtta sulh, cihanda sulh' ilkesinin bir başka ifadesiydi sıfır sorun.
Cumhuriyeti kuran parti olmakla övünen CHP yöneticileri, partinin kurucusu Atatürk'ün sözünü de anlamadıklarını belgelemiş oluyorlar farkına varmadan.
Sıfır sorun, tıpkı yurtta sulh, cihanda sulh gibi bir hedeften, bir temenniden ibaret.
Diğer ülkeler bu temenniye aykırı davranıyorsa, ne yapılabilir?
Komşu ülkelerdeki siyasî karışıklıklar, Erdoğan ve Davutoğlu'nun politikaları sebebiyle mi çıkmaktadır?
Irak'ın veya Suriye'nin içindeki karmaşa, Yunanistan'daki ekonomik sorunlar, bizden mi kaynaklanıyor?
'Sıfır sorun dediniz ama geldiğimiz duruma bakın!'
İyi, bakalım.
Suriye ile savaşın eşiğine geldik.
Uçağımızı düşürmelerinin sebebi de Türkiye'nin 'sıfır sorun' politikası demek!
Esed'in halkını katletmesinin sebebi de aynı.
Babası öldükten sonra koltuğuna oturan Beşşar Esed halkına ve tüm dünyaya yeni bir sayfa açtığını ilan etmişti.
Demokratikleşme vaadinde bulunmuş, özgürlüklerin genişleyeceğini söylemişti.
O dönemde ümitli şekilde kurulan dostane ilişkiler yerine tersini mi yapsaydık?
Esed'e 'Sana inanmıyoruz' deyip o gün savaşın eşiğine mi gelmeliydik?
Ya da bugün gelinen noktada şimdiki politikanın zıddı mı daha mantıklıdır?
Kemal Bey olsaydı öyle mi davranırdı?
Yağmur yağar, ıslanırız (vay aman).
Güneşte yanar, soğukta üşürüz.
Hamama girince de terleriz.
Düğün evinde eğlenti olur, ölü evinde ağlantı.
Kemal Bey'in gönlünü hoş tutmak için tersine mi davranalım?
Öyle yapılsa, Kemal Bey mutlu mu olacak?
Tekrar edelim...
Sıfır politikasını bu şekilde eleştirmek, CHP'nin de Türkiye Cumhuriyeti'nin de kuruluş felsefesine aykırıdır.
(Yeni Şafak gazetesinden alınmıştır)