Çocuğu ile misafirliğe giden anne, eğer çocuğu sıra dışı bir kirlilik yarattıysa, ev sahibi istediği kadar “Önemli değil” dese de çocuğunun pisliğini temizlemeden oradan ayrılmamalı.

Ya da çocuğu oynarken komşunun vazosunu, heykelciğini kırdıysa, önce özür diler, sonra makul süre içinde gidip yenisini alıp getirir.

Densiz çocuk her tarafı kırıp, döküp, kirletecek, sonra da anası, LTB’de yapılmak istendiği şekilde hiçbir şey olmamış gibi çocuğunu kucağına alıp gidecek...

Olmaz böyle karagözlük...

 

 

Eğer sorunun kaynağından, çözüm için medet umulursa söylenen ünlü bir söz var... O söz bilindiği için anımsatmayacağım.

Halimizi Kadı efendilere anlatmaya kalkmak, Kadı efendilerden medet ummak, boş yere kürek çekmektir.

Öncelikle herkes bunu bir kenara not edecek.

***

Lefkoşa Türk Belediyesi (LTB)’nde sorunlar akşamdan sabaha olmadı.

Başta UBP Hükümeti olmak üzere herkesin gözleri önünde oldu.

Sustular seyrettiler.

Adam dama çıkıp, “İşim yok, intihar edeceğim” dedi.

Anında Cemal başkan, “Yarın gelsin işe başlasın” deyip kendince çare buldu.

Bunu yaparken ertesi gün beşi yüz kişi dama çıkarsa ne yapacağını düşünmedi. Cemal başkanın duygusallığına kimse müdahale etmedi.

***

Şimdi uzun uzun LTB’nin bu duruma nasıl düştüğünü anlatmaya hiç gerek yok.

Bilmeyen yok.

Gelirler artırılamadı.

Giderler artırıldı.

Kaynak sıkıntısı çekilince piyasanın çok üzerinde faizle para borçlanıldı. Belediyenin aylık faiz ödeme yükümlülüğü LTB’nin aylık personel giderleriyle yarışı hale geldi.

***

Hizmet alımı çağdaş yöntemlerden biridir.

Bugün en başarılı belediye olan Mağusa Belediyesi de hizmet alır.

Önemli olan hizmet almak değil, alınan hizmetin astarının yüzünden pahalı olmamasıdır.

Örneğin Mağusa Belediyesi, gece bekçisi istihdam edeceğine özel güvenlik şirketlerinden hizmet satın alıyor.

Ödenen para belediye istihdam yapsa ödeyeceği paranın yarısından da az.

Çöplerin gömülme işleminde de özel sektörden Mağusa Belediyesi’nin daha doğrusu Mağusa halkının kazançlı çıkacağı bir ödemeyle hizmet alıyor.

Lefkoşa’da öyle mi oldu?

Öyle olmadığını başta Kemal Deniz Dana olmak üzere herkes söylüyor.

Surlariçi’nin temizlik ihalesi iptal edildiği zaman kimse çıkıp, “Siz bu ihaleyi iptal ederek LTB’yi zarara sokuyorsunuz” demedi, diyemedi.

***

Dün sabah kendi adıma da keyifli ve de verimli bulduğum uzunca bir sohbet yaptım.

Her konu sohbetin akışında yer aldı.

Elbette LTB’yi de konuştuk.

Sohbet için karşımda oturan meselelere oldukça vakıftı.

Dedikodu yerine prensipleri ortaya koyuyordu.

“Lefkoşa Türk Belediyesi’nde çare bulunmasının önünde hangi engeller var?”

Soruyu sordu yanıtını da verdi.

“Lefkoşa Türk Belediyesi’ndeki bozuk yapıdan kimlerin çıkarı varsa, onlar her türlü çıkış yolunun önünü tıkamak isteyecektir. Kimlerin çıkarı varsa onlar engeldir.”

Bir an düşündüm.

Tek kelimeyle, “Katılıyorum” dedim.

***

LTB’de hep Cemal Bulutoğluları’nı suçladık.

Cemal başkan, masum mu?

Kendisi de, “Benim suçum yok” demiyor zaten.

Ancak bir yerden sonra LTB’de ipler Cemal Bulutoğluları’nın elinden kaçtı.

Birkaç kişinin değil yüzlerce belediye çalışanının gözleri önünde yaşandı her şey.

Öyle bir düzen kuruldu ki LTB iniş aşağı giderken birileri neredeyse belediyenin giderlerine değil ama gelirlerine ortak oldu.

***

Aslında LTB’de yaşananlar KKTC genelinde yıllarca süren haksız ve adaletsiz, bazılarına haksız kazanç sağlayan bir düzenin bire bir benzeridir.

LTB’de yaşananlardan en başta hükümet sorumludur.

Sayıştaylık, zamanında etkin denetim yapmadığı için resmen suçludur.

İçişleri ve Yerel Yönetimler Bakanlığı, Sayıştaylık’ın sorumluluk alanı dışındaki denetim görevini hiç yapmadı.

Bu nedenle İçişleri ve Yerel Yönetimler Bakanlığı da suçludur.

***

Şimdi çare diye ortaya konulan reçeteye bakınız...

LTB’nin yeniden yapılandırılmasının özeti LTB’nin en az 15 senesinin resmen ipotek altına alınmasıdır.

LTB’nin 15 senesinin ipotek altına alınması LTB’de demokrasinin askıya alınmasıdır.

Seçim yapılacak, yeni seçilecek başkan ve belediye meclis üyeleri belirlenecek ama belediyenin en önemli gelir kaynağı olan bütçeden aldığı pay bilmem kaç yıl daha bu dönemin borçlarının ödenmesi için kullanılacak.

***

Yerel yönetimlerde bir kuraldır.

Her başkan kendi görev süresi sonunda ödenmesi tamamlanacak kadar borçlanabilir.

Zamanında yasal düzenleme yapılırken bu iyi düşünülmüş.

Böylece o yerel yönetimin geleceğinin ipotek altına alınması önlenmiş olacaktı.

Bakanlar Kurulu kararıyla bu kural çiğnenebiliyor.

Bakanlar Kurulu, kendi partisinden olmayan bir belediye başkanı için bu sıra dışı kararı üretir mi?

Tabii ki üretmez.

Üretirse belediye başkanı ile birlikte elini taşın altına sokmuş olur.

***

LTB için hükümet çare mi üretecek?

Üreteceği çarenin birinci koşulu, Lefkoşa’nın geleceğini ipotek altına almamak olmalı.

Basit bir anlatımla söyleyeyim.

UBP’den Lefkoşa Belediye Başkanı seçilen Cemal başkanın görev süresince oluşan borçlar, görev süresi tamamlanmadan temizlenmeli.

Seçimle yeni gelecek başkan ve meclis üyelerinin geçmişten kalan borçları önünde ciddi bir engel olarak bulması demokrasiye bir tecavüzdür.

***

Dün bir başka sohbet sırasında da söyledi...

Çocuğu ile misafirliğe giden anne, eğer çocuğu sıra dışı bir kirlilik yarattıysa, ev sahibi istediği kadar “Önemli değil” dese de çocuğunun pisliğini temizlemeden oradan ayrılmamalı.

Ya da çocuğu oynarken komşunun vazosunu, heykelciğini kırdıysa, önce özür diler, sonra makul süre içinde gidip yenisini alıp getirir.

Densiz çocuk her tarafı kırıp, döküp, kirletecek, sonra da anası, LTB’de yapılmak istendiği şekilde hiç bir şey olmamış gibi çocuğunu kucağına alıp gidecek...

Olmaz böyle karagözlük...

 

Günün sözü:

 

Suçlu kimse, cezayı da o ödemeli.


(Havadis gazetesinden alınmıştır)