3 Şubat 2013, 2. tur genel başkanlık seçimi için en uygun tarihtir.
Bu tarih aşılırsa son makul tarih 10 Ocak 2013 Pazar günüdür.
Yargıda artık harcanacak her an resmen kayıp zamandır.
Zaman kaybından medet uman varsa, onlara söyleyecek ne sözüm olabilir ki?
Benim sözüm duyarlılığını yitirmemiş iyi niyetli unsurlaradır.
Onların da gecikmeden elini çabuk tutması gerekir.
Aksi halde, zaman daralacak atılacak yeni adımlar taraf konumuna gelenlerin uzlaşı olasılığını ortadan kaldıracak...
Hukuk matematik değildir.
İki kere iki dört eder kadar açık olmayabilir dava konuları.
Ancak tarafların yaklaşımı kuzeyle güney kutbu kadar bir birinin uzağında da olamaz.
Böylesi uzaklık varsa taraflardan biri adaletin yerini bulması için çaba içinde değil demektir.
***
Dün de işaret ettim.
Alt mahkeme ile Yüksek Mahkeme’nin temelde yaklaşım farkı yok.
Yani yargı 21 Ekim’deki UBP Kurultayı’nda sandıktan çıkan sonucun İrsen Küçük’ü genel başkan yapmadığını ve tamamlanmamış genel başkan seçim sürecinin tüzüğe uygun olarak tamamlanması gerektiğini emretmiştir.
2. tur oylama kurultayının ne zaman yapılacağı, o kurultayda kimlerin oy kullanacağı, divanın yeniden oluşup oluşmayacağı aslında 2. tur işaret edildikten sonra hızla aşılması gereken detaylardır.
***
Böylesi kritik, kıran kırana bir yarış söz konusuysa Başbakan İrsen Küçük’ün etrafında çok güçlü bir hukukçu kadrosunun olması gerekiyordu.
Bakınız, “Gerekiyordu” diye yazdım.
Başbakan’ın etrafındaki hukukçu ekibi güçlü ve etkili bir izlenim verememiştir.
İrsen Bey’i siyasetçidir.
Konulara siyasi pencereden bakıp, hedefine uygun yürüme arzusu içinde de olabilir. Başbakan’ın ısrarı bir yere kadar önemlidir.
Güçlü danışmanlık kadrosu varsa, o ısrarın karşısında doğru yönde ısrarını ortaya koyup, gidilecek yolu işaret etmelidir.
***
Önceki gün Yüksek Mahkeme kararını açıkladı.
Başbakan ne yaptı?
Yüksek Mahkeme’ye teşekkür etti.
Teşekkür ettiği konuşmayı yazılı bir metinden gerçekletirdi.
İkinci tura gidip gitmeme ya da ne zaman gidileceği konusunun UBP yetkili organlarının elinde olduğuna vurgu yaptı.
İrsen Küçük’ün avukatlarından Ergin Ulunay, BRT’de katıldığı bir programda ikinci tur oylamanın erken yerel seçimden sonraya kadar sarkabileceğini söyledi.
***
Yüksek Mahkeme’nin kararını daha dikkatli okudum.
Genel başkan seçiminin kesinleşeceği 2. tur oylamanın ne zaman yapılacağına dair Lefkoşa Kaza Mahkemesi Yargıcı Emine Dizdarlı gibi net bir gün işareti yapılmadı.
Yapılmada ama tüzüğün ilgili maddesine göre işlem yapılmasını yani bir hafta içinde seçime gidilmesi emredildi.
İrsen Bey’in avukatları on gün koşulu kalktı diye neredeyse zil takıp oynayacaklardı.
***
Çok büyük olasılıkla Yüksek Mahkeme, kararının farklı yorumlanmasını bugün ortadan kaldıracak bir tavır somutlaması içine girecek.
Bu gerçekleşirse, önceki gün yargıya teşekkür ettirilen Başbakan İrsen Küçük ne diyecek?
***
İrsen Bey’in avukatları alınganlık göstermesinler ama dıştan bakıldığı zaman bana göre buraya kadar gelinen süreçte İrsen Bey’le neredeyse dalga geçtiler.
İşte tablo ortada...
Başbakanımız “UBP genel başkansız değildir”, diyor da göğsünü gere gere “Ben İrsen Küçük, UBP’nin genel başkanıyım” diyemiyor.
Bu durum sürdürülebilir bir durum asla değildir.
Genel sekreter Fuat Namsoy’a önemli görevler düşüyor.
Eğer 21 Ekim’deki kurultayda tartışmalar bu mahkeme süreçleri yaşanmasaydı, Hüseyin Özgürgün başkanlığındaki divan mı ertesi hafta ikinci tur seçimi yönetecekti?
Eğer bu sorunun yanıtı evetse, divanın da ikinci tur oylamanın bir hafta sonraya en yakın tarihte yapılmasını sağlama görevi var.
Kurultay başkanlık divanı, genel sekreter ve genel yönetim kurulu hiç gecikmesiz bir araya gelip, kişiye özel değil UBP’nin iç hukuku ne derse o yönde gerekli adımların atılmasını sağlamalıdır.
Bunun başka yolu da yoktur.
***
3 Şubat 2013, 2. tur genel başkanlık seçimi için en uygun tarihtir.
Bu tarih aşılırsa son makul tarih 10 Ocak 2013 Pazar günüdür.
Yargıda artık harcanacak her an resmen kayıp zamandır.
Zaman kaybından medet uman varsa, onlara söyleyecek ne sözüm olabilir ki?
Benim sözüm duyarlılığını yitirmemiş iyi niyetli unsurlaradır.
Onların da gecikmeden elini çabuk tutması gerekir.
Aksi halde, zaman daralacak atılacak yeni adımlar taraf konumuna gelenlerin uzlaşı olasılığını ortadan kaldıracak...
Günün sözü:
Gecikme, doğruya ulaşmayı zora sokabilir.
(Havadis gazetesinden alınmıştır)