İngiltere Sağlık Bakanı Grant Shapps’ın açıklamasına göre, koronavirüs önlemleri kapsamında yabancı ülkelere uygulanan seyahat düzenlemesinde, bilimsel kriterler dikkate alınıyor.

Bakan Shapp, Türkiye’nin ‘kırmızı liste’de tutulmasınnın gerekçesini de, “verileri doğru olarak yüklememekten” kaynaklandığını savunuyor.

İngiliz bakan, en bulaşıcı olduğu bilinen Delta varyantının kaynağı Hindistan’ın bile turuncu listeye alınmasına rağmen Türkiye’nin kırmızı listede kalma sebebine insanların inanmasını bekliyor.

Hatırlarsanız aşının ilk çıktığı dönemlerde bazı Avrupa ülkeleri arasında aşı krizi meydana gelmişti. Kimi ülkeler, aşı satın alamadığı bazı ülkelerin ürettiği aşıları bilimsel gerekçeler göstererek kullanmayı durdurmuş, hatta hava sahasından geçen aşı yüklü uçaklara bile müdahele etmişti.

O günlerde bu durum ‘Aşı Savaşı’ olarak medyaya yansımıştı.

Yani alınan kararların hemen tamanının bilimsel gerekçelerden kaynaklandığını her kim söylüyorsa, bunun inandırıcı olmayacağını da çok iyi bilmesi gerekir.

Geçmiş dönemlerde olduğu gibi, koronavirüs salgını sürecinde de ülke ekonomilerini doğrudan ilgilendiren dev bir ilaç endüstrisi ortaya çıktı.

Halkın anlayacağı dille söylersek, salgınla savaş aslında bir ‘ticari savaş’ halini aldı.

Dolayısıyla, salgın dönemi boyunca ciddi ekonomik kayıplar yaşayan ülkelerin yönetimlerinin, yeni kararlarında sadece tıbbî ve bilimsel verilerle hareket etmedikleri bir gerçek.

Ülkelerarası diplomatik ilişkilerin üst seviyede olması, söz konusu ülkeler arasındaki ekonomik bağların yüksekliği ile doğrudan alakalı olduğu bir diğer gerçek.

İngiltere’nin bilimsel kriterlere dayandırdığı “kırmızı liste” savunmasının altında aşı ticaretinin olmadığını söyleyebilir miyiz?

Mesela Türkiye, İngiltere’den aşı ithal etmek için girişimde bulunmuş mu?

Bu ülkenin geliştirdiği Oxford Astra-Zeneca aşısının alınması ve Türkiye’de üretilmesi için temaslar olmuş mu?

Ya da İngiltere’den ne kadar aşı ithal etmiş?

Bu soruları not edelim...

Ayrıca...

Londra’nın dünyaca ünlü Heathrow havalimanının büyük zarara uğramasının, İstanbul Uluslararası Havalimanı’nın faaliyete geçmesinin çok etkili olduğu haberlerinin daha geçen haftalarda medyada yer aldığını da hatırlayalım.

Bütün bunlardan sonra hala İngiltere’nin ‘kırmızı liste’ kararını tıbbî ve bilimsel gerekçelerle aldığına inanalım mı?

Bana göre, İngiltere hükümeti, çocuklu ailelerin okul tatili döneminde Türkiye’ye gitmelerini engellemek için turizm sezonun sonuna kadar kırmızı listede tuttu.

Dolayısıyla İngiltere’nin, kırmızı liste ısrarını, sadece virüs yayılması gibi bilimsel verilerle açıklaması hiç inandırıcı değil.

Öyle sanıyorum ki, okulların açılmasına birkaç gün gibi kısa süre kalınca; yani Ağustos ayının son günlerinde İngiltere hükümeti Türkiye’yi kırmızı listeden çıkaracak.

Böylece, turizm gelirinden mahrum ederek, her ne sebepten cezalandırdıysa Türkiye’ye kendince bir ders vermiş olacak.

Bu yapılmış olan da bal gibi siyasi ve ekonomik bir karar olarak kayıtlara geçecek.