2008 yılında bir yazılım proğramı sonucu oluşturularak, Satoshi Nakamoto adını kullanmış bilinmeyen bir kişi veya grup tarafından çıkarılmış, başlangıç olarak bir pizza siparişinde para yerine kabul edilerek dolaşıma çıkarılan Bitcoin, son 16 yıl içinde yüz bin kata kadar değer kazanmış Sanal Dijital bir paradır. Ülkelerin Merkez Bankaları gibi bir Merkezi Otoriteye bağlı olmayan Cripto Elektronik Paralar, Dijital Teknolojinin avantajlarını kullanarak gelişmiş ve büğün Dünya ülkelerini ve bankacılık sistemini etkileyen bir yapı meydana getirmiştir.
İnsanlar yıllardan beri ödemelerini para yerine dijital sistemle yapabilmektedir. Bankalar tarafından swiftle yapılan yabancı para Transferleri, müşterilerine günlük alışverişleri için kullandırdıkları Banka ve Kredi Kartları Dijital Para Transferi sisteminin bir parçasıdır. Bankaların müşterilerine verdiği bu hizmetler, müşterilere tahsis edilmiş klasik paralara bağlı bir kredi çerçevesinde yapılmaktadır. Müşterinin ay boyunca kullandığı kredi, ay sonunda hesabında bulunan para ile kapatılmaktadır. Merkez Bankalarında ve bankalar arasında da Digital Transfer sistemi zaten yıllardan beri uygulanmaktadır.
Yanlız bankaların klasik paraya bağlı olan transferlerinde kullandıkları Dijital Transfer Sistemi ile, bazı ülke Merkez Bankalarının son zamanlarda çıkardığı CBDC (Central Bank Digital Currency-Merkez Bankası Dijital Para Birimi) Dijital paraları farklı enstrümanlardır.
CBDC ler bazı ülkelerin Merkez Bankaları tarafından çıkarılan Dijital Para birimidr. Merkez bankalarının mevduat toplamak için çıkardıkları tahvil görevi yapacak bir enstrümandır ve Merkez bankalarının teminatı altındadır. Bitcoin ve Alt Coin gibi Dijital Sanal Para sisteminden farklıdır.
Reel Ekonomiye hiçbir katkısı olmayan Coinler, üretme zahmetine girmeden para kazanma hayali olan insanları peşinden koşturmaktadır. Coinler sanal paradır. Coinlerin Dijital bir ödeme ve dolaşım aracı olarak genele yayılarak kullanılması ekonomilere felaketler getirir. Kağıt üzerinde yüz bin kat değer kazanmış ve bir maddi değere sahip olmayan bir enstrüman ancak kumar aracı olarak değerlendirilir. Kaldıraçlı işlemlerle oynanan Coinlerin fiziki varlıkları yoktur. Altın da kaldıraçlı işlemlerle alınıp satılabilmektedir, fakat Altın’ın arka planında büyük emeklerle toprak altından çıkarılmış fiziki bir varlığı ve mali değeri vardır.
Her ülkenin kendisine mahsus, Merkez Bankaları kanalıyla çıkardığı ve kullandıkları para birimleri vardır. Bu paralar Forex piyasasında oluşan parite değerleriyle alınıp satılmakta ve uluslararası ticarette kullanılmaktadır. Ülkelerin paraları, Uluslararası Piyasalarda sahip oldukları ekonomik büyüklüklerine göre bir değerle işlem görmektedir. Kısacası her ülkenin parasının değeri, sahip olduğu ekonomik gücüyle orantılı olarak başka paralara karşı yükselmekte veya düşmektedir. Dünyada hiç bir ülkenin parası, çok kısa bir zaman periyodunda hiçbir ekonomik veriye dayanmadan yüzbinlerce defa değer kazandığı görülmemiştir. Fakat, 2008 yılında ilk çıktığı periyotda 60 dolar değeri olan Bitcoin yüz bin Dolarlık bir değere ulaşmıştır. Bugün Dünya piyasasında işlem gören irili ufaklı Cripto paraların sayısı 21.000’i aşmıştır.
Son yıllarda özellikle 2020 yılı sonunda, pandemiyle başlayan ekonomik değişim çerçevesinde kripto paralar, adeta meydanı boş bulmuş bir şekilde astronomik rakamlara yükselmiştir.
Endişe yaratan durum; son zamanlarda kişiler adına Cripto paralar piyasaya sürülmekte ve bir hafta içinde milyar Dolarlarla ifade edilen değerlere ulaşmaktadırlar. Bu sanal yükselişlerin Ekonomiye bir katkısı ve yararı yoktur. Arkasında teminat olacak bir Devlet gücü de yoktur. Devletler Merkez Bankaları kanalıyla paralarının değerini korumak için fiziki altın almakta ve kasalarında saklamaktadırlar. Cripto paranın sanal piyasada oluşmuş bir değeri vardır, fakat Ekonomik bir değeri yoktur. Bir hafta içinde on misli değer kazanan sanal bir enstrümanın Ekonomiye katkısı olamaz. Çünkü bir süre sonra kazandırdığının tersi değer kaybedebilmektedir.
Yukarıda değindiğimiz gibi, son zamanlarda Coinlerin bankalar tarafından Diğital Transfer sistemine dahil edilmesi için bazı ülkelerin Merkez Bankaları tarafından CBDC dijital para çalışmaları başlatılmıştır. Bankalar toplumdan para toplar, topladıkları mevduatları üretime kredi olarak verirler. Şurası bilinmelidirki bankalar hiç bir kurum tarafından garantisi olmayan mevcut Coinlere bulaşırsa, bu ülkelerin zaman içinde para sistemleri telafisi olmayacak kayıplarla karşılaşacak ve bankaların para toplama işlemi büyük olumsuzluklarla karşılaşacaktır. Banka sisteminin Coinlere aracılık ederek yaygınlaştırılması, tüm Dünyada Bankacılık sisteminde büyük kaoslar meydana getirecektir.
Bankalar zaman içinde klasik para yerine geçecek Cripto paraları, Mevduat oluşturmada aracı bir enstrüman olarak kabul edeceğini varsayalım. O zaman bankalar mevduat edinmek için Cripto paralar toplama yarışına girerler. Bu durum 21.000’ni aşan Coinlerin değer açısından kendi aralarında da çok farklı stabil olmayan fiyatlar oluşturacak ve arkasında resmi kurum teminatı olmayan sanal Coinlerin, hiç bir kurum tarafından denetimi de mümkün olamayacaktır. Yüzbinlerle ifade edilen değerlere ulaşmış Coin paraların bankalarca alınıp satılmasında, değer oluşturma karmaşasıyla da karşılaşılacaktır. Bu durum, mevduat oluşturmak düşüncesiyle yola çıkılırken, Bankacılık sistemini çok büyük sıkıntılara sokacağı muhakkaktır.
Sanal Coinler kaldıraçlı işlemlerdir. Toplumlarda yüz binlerce insanın ani keskin düşüş veya çıkışlarda sahip oldukları varlıklarını kaybettikleri medya’ya fazla yansıtılmamaktadır. Topluma Coinlerin hep kazançlı oldukları empoze edilmektedir. Ekonomik kurallar çerçevesinde elde edilmemiş sübjektif kazançlar ancak kumar sistemiyle elde edilir.
Sanal kripto paralar Dünyasında aynı anda iki kişi kazançlı çıkamaz, mutlaka bir taraf kaybedecektir. Kumarın kazanan’ı oynayanlar değil oynatanlardır. Bankacılık Sektörü Kumar Dünyasına alet edilmemeli, edilirse tahmin ve telafi edilemez sonuçlarla karşılaşılacağı bilinmelidir.