Başbakan İrsen Küçük’ün dün basın toplantısı vardı.
Gittim.
Baştan sona izledim.
Sorumu da sordum.
Basın toplantısının ardından da ayaküstü kısa bir sohbet yaptık.
Başbakan İrsen Küçük, çok rahat.
Başbakanın hiçbir gailesi yok.
Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu ile karşı karşıya geldiği için zerre kadar pişmanlığı da bulunmuyor.
***
İrsen Küçük’e göre Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu ile yollarının ayrılma nedeni, kurultay yaklaşırken, UBP delegeleriyle görüşüp kendisine rakip olacak aday arayışına girmesi.
Yani Cumhurbaşkanı öyle bir arayış içine girmeseydi, ilişkileri ballı börek devam edecekti.
Öyle mi, değil mi?
Cumhurbaşkanı Eroğlu ile Başbakan Küçük arasındaki köprülerin bir kez daha tamir edilmeyecek şekilde yıkılmasının nedeni sadece Başbakan’ın söylediği neden olabilir mi?
Ya da Ankara’nın desteği olmasa Eroğlu’na karşı bu denli kararlı duruş sergileyebilir miydi?
Benzer soruları çoğaltıp, yanıtlarıyla sağlıklı bir sonuca varılabilir aslında.
***
Başbakan İrsen Küçük, Meclis’te nöbetçi bırakılan Dışişleri Bakanı Hüseyin Özgürgün hariç tüm bakanları sağına ve soluna alarak basının, kameraların karşısına geçti.
Fotoğrafla verilmek istenen mesaj belliydi.
“Tüm bakanlar, Başbakan İrsen Küçük’le birliktedir.”
Kabinenin büyük çoğunluğu İrsen Küçük’ün yanındadır.
Açıkça karşısında olan yoktur.
Ancak İrsen Küçük-Ahmet Kaşif yarışında daha özgür olsalar farklı bir tercih içinde olacak olan bakan ya da bakanlar mutlaka var.
Dünkü basın toplantısının fotoğrafı dikkatli incelendiği zaman ne demek istediğim çok kolay anlaşılır.
Bu saptamamı, basın toplantısının ardından bazı arkadaşlarla paylaştığımda, hemfikir olduğumuz ortaya çıktı.
***
Başbakan İrsen Küçük, Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu’nu eleştirirken zerre kadar ikilemi yok.
Dünkü basın toplantısının ana metninde Cumhurbaşkanı’na yönelik fazla bir şey yoktu.
“16.5 dakikalık yazılı metinde sadece 3.5 dakikasını toplantı çağrısının konusuyla ilgili olması dikkatlerden kaçmamıştır. Şahsıma yönelik iddialara, suçlamalara cevap yetiştirme kaygım olmadı, hele de makamlar arası çatışmaların kimseye yarar sağladığına dair en küçük bir inanç taşımadım. Ben siyaset yaşamımda gerçekleri gizlemeyi hiç sevmedim, bu yola da hiç yeltenmedim. Söylemek istediklerimi net, açık bir şekilde dil getirdim. Her zaman inandığım yolda, bedeli de olsa, çekinmeden yürüdüm. Hedefe ulaşmada dolaylı yollar tercihim olmadı” dedikten sonra söyledikleri hükümet icraatlarıyla ilgiliydi.
***
Aslında Başbakan’ın kavga rahatlığına rağmen, son dönemece girerken Cumhurbaşkanı’na karşı daha yumuşak bir duruş mesajı vermeye çalıştığı da azıcık dikkatle fark edilirdi.
Belli ki İrsen Küçük’ün kampanyasına yön verenler ikinci tur oylamaya sayılı günler hatta sayılı saatler kala, Eroğlu’na sempatisi olan delegelere de bu şekilde etkili olmaya çalışıyor.
***
Basın toplantısının ardından Başbakan İrsen Küçük’le ayaküstü sohbet ettik.
“Sonuç için çok emin konuşuyorsunuz. 21 Ekim’deki kurultay öncesinde de çok emindiniz ama yanıldınız... Benzer bir yanılgı yine söz konusu olamaz mı?” sorusunu sordum.
“Haklısın, 21 Ekim’deki sonuç benim için sürprizdi”, deyip ekledi: “21 Ekim Kurultayı’na giderken bire bir çalışma yerine kitlesel etkinliklerle delegelerle, üyelerle buluşma tercih edilmişti. O uygulamanın çok sağlıklı olmadığına kanaat getirip bu defa bire bir yüz yüze çalıştık. Hatta KKTC’nin her yanındaki delegelere bizzat ulaştım. Bu nedenle bu dafa yanılgı payının çok daha az olacağına inanıyorum.”
***
Başbakanlık’ta odalar ve koridorlar insan dolu.
Orada olanların çoğu UBP delegesi…
Hiçbir dönemde UBP; delegeleri bu kadar değere binmedi.
Önceki gün Ankara’ya gidip geldiği iddia edilenlerden biri de Başbakanlık’taydı dün.
Duruşuna baktım.
Ankara’ya gidişinin öncesi ve sonrası gibi duruş farkı yakalamış.
***
Önceki gün Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu’nu, dün Başbakan İrsen Küçük’ü dinledik. Bugün saat 13.00’te de UBP genel başkanlık yarışında İrsen Küçük’le yarışan Ahmet Kaşif’i dinleyeceğiz.
Pazar günü de sandıkları kurulacak ve UBP delegeleri oy kullanacak.
Sonuç kesin olarak ortaya çıktığı zaman UBP Genel Başkanlığı ile ilgili tartışmalar noktalanmış olacak.
Tabii beklenmedik olaylar yaşanmazsa...
Yaşanabilir mi?
Keşke yüzde yüz, “yaşanamaz” diyebilseydim.
Günün sözü:
Gizli hesapların olduğu yerde kimin kazanıp, kimin kaybettiği kolay anlaşılmaz.
(Havadis gazetesinden alınmıştır)
