Aklıma ne takıldı! Bir ay öncesi Tr’de iken çok ağır bir grip geçirmiştim. Bodrum devlet hastanesinde “Domuz gribi, herkeste var bu aralar. Endişelenmeyin, gidin dinlenin .“ demişler, antibiyotik ve öksürük için şurup vermişlerdi. Çekilen x-rayda de, ciğerler temiz, kan testinde herşey normal çıkmıştı. Ama “Corona virüs” testi, yurtdışından geldiğimi söylememe rağmen yapılmadı. “Çok olmuş geleli.”dediler. Ve ben, yaşamımda geçirmediğim en kötü grib’i geçirdim. Bir hafta süren boğaz ağrısının ardından, ardı arkası kesilmeyen öksürük ve yüksek ateş...Daha öncesinde de,  Bodrum’daki bir çok danışanım da, daha hiç görüşmeden, aynı virüs yüzünden seansları iki hafta iptal etmek zorunda kalmışlardı.

Ben İngiltere’ye geri döndüğümde de, bu vires’ü birlikte getirmiş olmalıyım ki,  oğlum’a da geçirdim. (İyileştim sanıyordum oysa) Oğlum 15 yaşında. Üç gün yüksek ateş ve öksürük devam etti. Soğuk duş ve ateş düşürücüler işe yaradı. Üç gün sonra ayağa kalktığında  tamamiyle iyileşmişti. Benim gibi üç hafta sürdürmedi.Ne de olsa genç ve vücut direnci fazla.

Diyeceğim, aslında bizi böylesine çarpan, günlerce yakamı bırakmayan, üstelik, Tr’den dönen herkesin, sonrasında, aynı tip bir grip geçirdiğini bilmem, bu virüsün “Corona” olma olasalığı inancımın altını çizdi. Buradaki doktor da test yapılmasına gerek görmedi. Çünkü o sıralar, sözde Tr de hiç kimsede görülmemişti. “Türkiye’de  henüz yok. Test yapmıyorlar.” dedi.

Uzun lafın kısası, sanırım ben dahil, Tr’deki bir çok danışanım, Tr’den dönenler, oğlum, Corona virüs’ü ile çoktan tanıştık ve onu yendik. Bağışıklık kazandık. Bu kesin olmamakla birlikte, olmayacak bir şey değil. Biliyorsunuz, Tr’de ilk virüs’ün olduğu açıklaması, “Dünya sağlık örgütü’’nün, bu salgından etkilen ülkeler için ayırdığı önemli bir bütçe olduğunun açıkladığı günün akşamında, tek bir kişi’nin virüs’ü kaptığı ile açıklandı. Ardından da, inanılmaz önlemler gelmeye başladı. Bir kaç sağlık kuruluşunda çalışan arkadaşım da olayın gizlendiğini fısıldamıştı. Deve kuşu misali, kafa kuma gömülmüş, görülmez, sanılmıştı. Para’nın kokusu kafayı kumdan çıkarttı. Yani aslında Corona bizim ülkeye çoktan uğramış, yayılmıştı bile de, herşey’de olduğu gibi, bu olay da gizlenmişti. Hatta, olayı Türk kanına kadar dayatanlar olmuştu. İşte bu yüzden, kendinize dikkat edin. Açıklandığı gibi virüs’den ölen, ya da etkilenenlerin açıkladıkları kadar olmadığını bilin. Elbette bu bir varsayım. Fakat, görünen köy kılavuz istemez, derler. Gördük ve yaşadık.

Hepinize sağlık dolu, “Coronasız” günler diliyorum.

Uzman Psikolog & Hipnoterapist

Sezer Ergör