İngiltere  bugünlerde yağmalama sonrası  çocuk adalet sisteminde çocukların cezai sorumluluğunu konuşmakta...  verilen cezaları  hukukçular fazla bulduklarını söylüyorlar. Herkes, suç işleyen çocuklar  için  ‘Anti sosyal davranış gösteren çocuklar ‘ başlığı altında yeni çözümler ve yeni tedbirler arayışı içinde. Televizyon ve radyolar gençlerin düştüğü durumun nasıl düzelebileceğini tartışmaktalar. Benim konuştuğum herkes çocuk ve gençlerin bu kadar çaresiz bırakılmasına üzülmekte ve siyasetçileri suçlamaktalar. Zaten yağmalanan binaların dışındaki suntalara yazılan ‘looted by bankers : bankacılar tarafından yağmalandı’ konuyu özetliyor.

Önce 10 yaşından küçük çocukların cezai sorumluluğu olmadığını yazayım.  Bir çocuğun suçlu sayılabilmesi ve ceza verilebilmesi için 10 yaş ile 18 yaş gurubu arasında olması dikkate alınır. Aslında 16 yaşı geçince yetişkinler gurubuna girdiklerinden cezaları 10 yaş ile 16 yaş arasındaki çocuklardan farklı uygulanmaktadır.

Suç işleyen çocuklar hakkında verilen cezalar arasında hapis cezası 2 yıldır. Çocuklara genelde yarı hapis ile cezalandırma ve yarı eğitim verme ve bir sürede çocuğu denetim adı altında göz altında tutma cezası verilmekteydi. Yani 2 yıl verilsede yarısı uygulanılır öbür yarısıda eğitimle geçer 6 ayda biterdi. Yağmalama olayı ile cezaları caydırma amacı  ve korkutma , örnek teşkil etmesi  için hakimlerden full ceza yağdırılması istendi  gençlere. Başbakanlıktan çıkan bu karara eğitimciler, hukukçular, psikologlar karşı çıksa bile cezalar full kesilmeye devam edilmekte. Çünkü polisden, başbakanlığa, belediye yetkililerine kadar herkes çok korktu çocuklardan.

Yağmalama olayından önce, İngiltere çocuk yargılama temel sisteminde çocuğun çıkarları ilkesine önem verirdi. Çocuğa verilen ceza, suçun derecesi ile orantılı olması dikkate alınırdı. Şimdi , çocuklara verilen cezalara ailelerin cezalandırılması da ekleniyor. Çocuk tek başına yaptıklarından sorumlu tutulmuyor ve  tek başına cezalandırılmıyor. Çocuğun yaptıklarından  ailede sorumlu tutuluyor  ve cezayı birlikte çekiyorlar. Yani aileye çocuğunu başıboş bırakmasaydin iyi çocuk olurdu deniyor. Mesela, Belediye evinde oturan çocuklar eğer yağmalamaya katıldıkları tespit edilmişse aile evden çıkartılıyor.

Polis, uzun süredir çetelerle mücadele, silah ve şiddet olaylarının azaltılması  ile ilgili çalışan guruplarlarla  gençlerin yoğun olduğu bölgelerde ortak çalışmalar yapmaktalar. Aynı zamanda suça sürüklenen çocuklar ile ilgili raporlar hazırlamaktalar. Bu gurupların amacı  aynı zamanda , Suç işleme potansiyeli yüksek çocukları takip ederek suç işlemelerini engellemek  cocukları spor ve eğitime yönlendirmeye çalışmaktadırlar.

Bu gurubun çalışma programı ve raporları sayesinde çocukların çevreye zarar verme riski ve tekrar suç işleme riskleri değerlendirilerek suç işleme nedenleri tespit edilmektedir.

Ayrıca ingiltere’de OASys sistemi kullanmaktadır. OASys kişinin ilk defa tutuklanması ile başlayıp biten  süreçin değerlendirilme sistemidir. İlk polis istasyonuna geliş, tutuklanma, mahkemeye çıkartılma, ve cezaevine gönderilme ve  özgürlüğe kavuşana kadar geçen sürenin raporlanması durumudur. Polis çocuk ve gençlerin , hangi bölgeden daha çok hangi suçları işlemekte olduklarının istatistiklerini bu sistem aracılığı ile takip etmektedirler.

Çocuklarınızı spora, müziğe, sanata yönlendirin, eğer yönlendirmezseniz sokak çeteleri, uyuşturucu gurupları ailelerin ilgilenmediği çocukları yakalamak için fırsat kolluyorlar. Çocuklarınızı bu zehirli insanların tuzaklarına düşürmemek için çok dikkatli olun ve çocuklarınızın arkadaşlarını, nerelere gittiğini mutlaka bilin.

Sevgiler,