ABD Başkan Yardımcısı, tam adı ile "Joseph Robinette Biden"in çantası boş mu, dolu mu açıp bakmadım ama kafasında neler olabileceğini tahmin edebilirim. Daha doğrusu neler olduğunu.

 

Joe Biden'i tanıyorsanız, geçmişini biliyorsanız, ABD Senatosunda kimler için çalıştığını, hangi ülkenin lobiciliğini yaptığını ve hangi ülkeyi kayıtsız şartsız desteklediğini biliyorsanız niye geldiğini de kolayca tahmin edebilirsiniz.

 

Ayağının tozu ile uçağından daha inerken merdivenin son basamağında "ABD adada bir tek yasal devlet tanıyor o da Kıbrıs Cumhuriyeti"dir demesi boşuna değil. Niye boşuna olmadığını da ilerleyen satırlarda çok daha iyi göreceksiniz.

 

Gerçekte Biden yalan söylüyor. Tanıdıkları bir başka devlet daha var adada, "Akrotiri Devleti." Kendi elleri ile 1960 yılında kurdukları Akrotiri devletini, ne vakit Ortadoğu'da bir sorun olsa tepe tepe kullanıyorlar. Hangarlarında nükleer silahtan tutun da, en gelişmiş casus uçaklara kadar her tür silah var.

 

Joe Biden, 20 Temmuz 1974 Mutlu Barış Harekatından sonra 1975 yılında ABD'nin Türkiye'ye haksızca ve kalleşçe uyguladığı silah ambargosunun mimarlarından ve can siperane destekleyicilerinden birisi.  John Brademas, Paul Sarbanes, Thomas Eagleton, Benjamin Rosenthal ve Joseph Biden 1975 yılında yaptıkları çalışma ve öneriyle ABD'nin Türkiye'ye ambargo uygulamasını sağlamışlardı. 

 

Joe Biden ABD Senatosuna girdiği 1973 yılından itibaren kendini Temsilciler Meclisi ve Senato'da o dönemde yavaş yavaş politikacılardan oluşmakta olan Yunan lobisinin içinde buldu ve o günden sonra da Yunanistan'ı destekleyen bu lobinin veya "Yunanistan'ı kayıtsız şartsız destekleyen politikacılar grubunun" önde gelen ismi oldu. Ege sorunu, Patrikhane ve Ruhban okulunun açılması konusunda hep Yunanistan'ı destekledi.  Türkiye ve Yunanistan arasında ABD'nin yapay ve dengesiz olarak oluşturduğu 7/10 oranında silah satışının da baş mimarıdır.  

   

Amerikan Kongresinin 5 Şubat 1975’te Türkiye’ye karşı uygulanmak üzere aldığı silah ambargosu, Türkiye'nin kararlı tutumu nedeni ile çok uzun ömürlü olmadı. Türkiye, ambargo kararının hemen ardından 25 Temmuz 1975 tarihinde ABD'ye verdiği nota ile 1969 tarihli Türkiye-ABD Savunma İşbirliği Anlaşması’nı askıya aldığını ve Türkiye sınırları içindeki tüm ABD üs ve tesislerini millileştirdiğini açıklayınca, ABD geri adım atmak zorunda kaldı ve yüzkarası silah ambargosu, Başkan Jimmy Carter’in girişimleri sonucu 1978’de kaldırıldı.

 

1974 Barış harekatından hemen sonra Türkiye'ye ambargo uygulayan ABD, 1963-1974 yılları arasında Kıbrıslı Türkler soykırıma uğratılırken, yollardan tarlalardan Rumlar tarafından toplanıp öldürülürken ağzını açmamış, müdahale etmemiş ve Yunanistan ile Kıbrıslı Rumları uyarmamıştı ama Barış Harekatından hemen sonra da Rumlara 400 milyon Dolarlık yardım yapmış, Türklere de silah ambargosu uygulamıştı.  Bu tavrın arkasında kimlerin bulunduğunu yazmama gerek yok. Yukarıdaki isimler zaten yeterli, kimlerin nasıl bu kararı aldığı ile ilgili olarak.  

 

Amerika'nın 1975 yılında Türkiye'ye uyguladığı silah ambargosu ne ilkti ne de sonuncu oldu. Tarihimiz ABD'nin Türklere karşı taraflı tutumu ve silah ambargoları ile dolu.

 

1912 yılında yer alan Osmanlı Devleti ile İtalya arasındaki Trablus savaşında, ABD Osmanlı Devletine silah ambargosu uygulamış ve elde yeterli silah olmaması nedeni ile de bu savaş kaybedilmişti. Barış görüşmesi İsviçre"nin Ouchy kentinde yapılmış ve Trablus İtalyanlara bırakılmıştı. ABD'den gerekli silahları alınabilseydi, savaşın sonucu farklı olacaktı ama kasten yendirildik..... (Devam Edecek)

 

Ata ATUN

e-mail: [email protected]

http://www.twitter.com/ataatun

http://www.ataatun.com 

23 Mayıs 2014