Günümüzde yaşanan süreç içinde KKTC Dışişleri Bakanının ABD'ye, ABD'nin Lefkoşa Büyükelçisi ile birlikte gitmesi ve ABD yönetiminin üst düzey yetkilileri tarafından kabul edilip görüşmeler yapması iyi bir gelişme.
Bu ziyarette nelerin konuşulduğu ise çok daha önemli. Bilgi mi verdi, talimat mı aldı eğer tutanak tutulduysa, ortaya çıkar, yok tutanak tutulmadan görüşmeler yapıldıysa zaten hiçbir siyasi değeri ve geçerliliği yoktur bu "resmi" görüşmelerin. Ya Kahve içilmeye gidilmiştir ya da talimat almaya… Gerçekte nelerin olduğunu ve nelerin konuşulduğunu zaman gösterecek.
Rum basınında geçmiş aylarda yer alan bir yazı içerisindeki kelimelerin arasında, KKTC bakanlarından birinin Rum lider Anastasiadis ile "KKTC'de mevcut bir siyasi partinin üst düzey yöneticisi" sıfatı ile görüştüğü ve kendisinden KKTC Cumhurbaşkanı "Eroğlu'nun Müzakere ekibinde yer almasına itirazının olmadığını" iletmesini rica ettiği yazıyordu. Bugüne değin bir yalanlama veya tekzip çıkmadığına göre bu satır araları içindeki bilgide doğruluk payının bulunduğu yüksek bir olasılık.
Sayın Dışişleri Bakanının ABD'nin Lefkoşa Büyükelçisi ile ABD'ye gitmesi ve görüşmeler yapması, bana yukarıdaki paragrafta belirttiğim olayı hatırlattı. Basında yer alan bilgilere göre, şimdiye kadar KKTC Dışişleri Bakanı veya herhangi bir Bakan, yabancı bir ülkenin Lefkoşa Büyükelçisi ile birlikte söz konusu elçinin ülkesine giderek resmi sayılabilecek görüşmeler yapmamıştı.
Ne var ki, resmi olarak tanımlanan bu görüşmenin Beyaz Saray'da yapılan kısmının bir ilk olarak tanıtılıp pazarlanmaya çalışılması ise pek de doğruları yansıtmıyor.
20 Ocak 2001 ve 20 Ocak 2009 tarihleri arasında Amerika Birleşik Devletleri'nin 43. başkanı olarak görev yapan George Walker Bush (Oğul Bush) döneminde, 2002 ile 2007 tarihleri arasında Washington'da KKTC Temsilcisi olarak görev yapan Osman Ertuğ, Beyaz Saray'da, dönemin Başkan Yardımcısı Dick Cheney'in odasının hemen bitişiğindeki odada bulunan Ulusal Güvenlik Konseyi Avrupa ve Avrasya Direktörü Matthew Bryza ile resmi bir görüşme yapmıştı. Matthew Bryza o dönemde özellikle Türkiye, Yunanistan ve Kıbrıs'tan sorumlu kişiydi.
Ulusal Güvenlik Ajansı, ABD hükümet sisteminde son derce önemli bir birim. Savunma Bakanlığından çok daha ileri konumda. Yönetim yeri Beyaz Saray'da ve hemen ABD Başkanının yanı başında.
Cumhuriyetçi olan Matthew Bryza, 2005 yılında İngilizce adı "Deputy Assistant Secretary of State for ve European and Eurasian Affairs" olan "Dışişleri Bakanı Avrupa ve Avrasya Konuları Vekil Yardımcısı" görevine getirildi.
2004 yılında Osman Ertuğ ile Matthew Bryza arasında gerçekleşen bu resmi toplantıya, Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı'ndan da iki seçkin subayımız katılmıştı. Subaylarımızın resmi elbiseli olup olmadıkları hakkında bir bilgim yok ama genelde bu tür resmi görüşmelerde resmi elbiseler giyilmekte.
KKTC Washington Temsilciliğinin İngilizce resmi tanımlaması "Representative of the Turkish Cypriot Community in Washington DC", yani "Kıbrıs Türk Toplumunun Washington'daki Temsilcisi" şeklinde. ABD Dışişleri Bakanlığı Temsilciliğimize ve Temsilcimize diplomatik statü vermemiş olmasına rağmen resmi bilgi alış verişlerini Washington Temsilcimiz ile yapmakta ve iletişim kurmakta herhangi bir sakınca görmemekte.
Sayın Dışişleri Bakanı Nami, bu nedenle hem Beyaz Saray'a resmi olarak giren ilk Kıbrıslı Türk diplomat değil, hem de ABD'li siyasiler ve üst düzey bürokratlar ile resmi görüşme yapmış ilk Kıbrıslı Türk siyasetçi de değil. Sayın Bakandan önce en az iki tane resmi sıfata sahip diplomatımız ve bürokratımız ABD üst düzey siyasi ve bürokratları ile resmi görüşmeler yapmıştır.
Siyasi tarihimizi iyi bilmekte fayda var...
e-mail: [email protected]
http://www.twitter.com/ataatun
http://www.ataatun.com