Askeri vesayet dönemi sona erdi.. Askerin burnundan kıl aldırmadığı, başına buyruk dönemi bitti!.. Asker sivillerin emrine girdi.. Asker hesap verir hale getirildi..
Bu tür sözleri bolca duymuşunuzdur..
Okumuşunuzdur..
İktidarın övündüğü konuların başında gelir..
Gelir ama gerçek öyle midir?
Değil.. Daha iki gün önce CHP milletvekilleri GATA misafirhanesine sokulmadı.. Önce ziyaret izni vermişler, sonra iptal etmişler!..
Eskiden milleti sokmazlardı şimdi milletin vekilini de sokmuyorlar..
İleri mi gitmişiz, geri mi?
Lafta ileri gittik, hakikatte geri..
*
Amaç belli; CHP milletvekillerinin Afyon’da şehit düşen askerlerin yakınlarıyla konuşmasını engellemek..
Başka izahı olabilir mi?
Genelkurmay açıklama yaptı.. Şöyle; ziyaretçi kabulünün nasıl yapılacağı talimatla belirtilmiş, ziyaret talebi de mevcut talimatlar ışığında değerlendirilip ve bu konuda karara bağlandı..
Ne demek bu?.. Tercümesi!..
Şu; gerekçe göstermek zorunda değilim..
Ne oldu askeri vesayet!
Hani atanmışlar seçilmişlerin üstünde olmayacaktı..
*
İşin daha da kötüsü askeri vesayet döneminde bu tür uygulamalar tepki görürdü..
Günlerce konuşulurdu.. İktidara yakın duran medya mesele yapardı.. Şimdi çıt çıkmıyor.. Milletvekilinin GATA’ya sokulmaması doğal karşılanıyor..
Milletvekilleri CHP’li diye mı?
Bunun bir sonraki aşaması milletvekillerinin suçlanmasıdır..
Pardon, o aşamaya da geçildi..
Suriye’den kaçanların kaldığı kampa girmek isteyen milletvekilline kızdılar..
İçeride özel hassasiyeti olan kişiler varmış!..
*
Uludere’ye geçelim.. Köylülerin bombalaması aydınlatıldı mı? Sorumluları yargıya teslim edildi mi?
Yooo..
Durum buysa.. Askeri vesayet kalktı diyebilir miyiz?

 

19.30 geç değil mi?
İlkokul birler bugün başlıyor.. İçlerinde 5 yaşında olan da var, 6.5 yaşında olan da..
Çift tedrisatlı okullarda küçükler öğlenci oluyor..
Sabahın köründe kalkmasınlar diye, uykularını alsınlar diye, sınıfta uyuklamasınlar diye..
Öğlen gidecekler ama bu kez gece yarısı çıkacaklar..
19.30’da..
Beş, beş bucuk yaşındaki çocuk için çok geç değil mi? Hele büyük kentlerde, hele kışın..
Yağmurda, çamurda, karda, kışta!..Hele İstanbul’da..
 

 

Parayla reklam ayıbı
Bir arkadaşım anlattı.. Ahlaki bir durum değil..
Kontörlü hat kullanıyormuş.. Telefonu bip bip demiş, bakmış bir adet sesli mesaj yazıyor..
Açmış..Turkcell’in yeni kampanyasının tanıtımı..
Bedeli; 50 kuruş!..
Nasıl ya demeyin.. Çat diye 50 kuruşunu kesmişler.. Parayla reklam dinletiyorlar.. Açma diyeceksiniz.. Nereden bileceksin..
Bir adet sesli mesaj yazıyor, bir adet reklam yazmıyor ki.. Bu nasıl uygulamadır anlamadım..
Turkcell’in bir cevabı olur herhalde.. İnsanları tuzağa düşürmek hoş değil..  
50 kuruş deyip geçmeyin.. Gazete parası..

(Milliyet gazetesinden alınmıştır)