Bazı insanlarla ünsiyet kurmanız için onları fiziki olarak sık sık görmeniz gerekmiyor. Gönülden gönüle uzanan rabıta, esasen bu dünyaya gelmeden önceki alemlerde bir şekilde tanışmış olmanın bir izahı olmalıdır. Bu durumlarda karşılıklı muhabbet, daha ilk karşılaşmanızda kendini gösterir. Hemen bir sıcaklık duyarsınız.
İşte bu isimlerden birisi de, yarım yüz yıla yakın Türk düşünce hayatında yazdıklarıyla, savunduklarıyla, duruşuyla, verdiği mücadeleyle önemli bir yere sahip olan D. Mehmed Doğan ağabeydi. Burada, kısaca şahsi tanışıklığımız ve ilişkilerimizden ziyade, D. Mehmed Doğan’ın bizim kuşak ve Avrupa Türkleri düşünürleri ile olan ilişkileri ve etkileri üzerinde kısaca durmak istiyor ve kendisini hayırla yad etmek istiyorum.
Anadolu’dan Türk dünyasına uzanan ses
Ağustos ayında bu dünyadan göçünü toplayan D. Mehmed Doğan ağabeyle tanışıklığımız bir çok Anadolu delikanlısı gibi kitaplarını ve dergilerde yayınlanan makalelerini okumakla başladı. Henüz liseli yıllarımızda okuduğumuz eserlerinde Anadoluculuktan Türk dünyasına uzanan görüşleri bizi etkiliyor ve ziyadesiyle memnun ediyordu. Kişiliğimizin gelişmesinde, dünya görüşümüzün şekillenmesinde ağabeylerimizin görüşleri bize yol göstermişti adeta.
Avrupa’da Müslüman Türk olarak varlık göstermek
D. Mehmed Doğan’ın, Avrupa’daki Türklerle özel bir ilişkisi ve ilgisi vardı. Avrupa’ya, başta merkezi Köln’de olan Türk İslam Birliği ve Milli Görüş teşkilatları olmak üzere, diğer kuruluşlar tarafından, davet edilen D. Mehmed Doğan ve diğer bir çok Türk aydının benliğimizi, kültürümüzü, dilimizi, inançlarımızı kaybetmeden varlığımızı sürdürme mücadelesinde yanımızda olduklarını itiraf etmemiz gerekiyor.
Türkçe sevdamız
D. Mehmed Doğan ağabeyin Türkçe sevdası ve davası Avrupa Türklerinin de davasıydı. Zira Türkçe bizim için, Avrupa’da var olmanın olmazsa olmazlarındandı. Doğan’ın tarifi zor Türkçe hassasiyeti, tek başına, Avrupa Türkleri düşünürlerinin muhabbetini kazanmasına yetiyordu. 1980 ve 1990 yıllarda, Avrupa’nın farklı kentlerinde organize edilen Türkçe kitap fuarlarında okurların, D. Mehmed Doğan’a kitap imzalatmak için kuyruk oluşturduklarını belirtmek durumundayım.
Avrupa’daki yazar ve şairler
Avrupa’daki Türklerin, Türk dünyasının önemli bir parçası olduğuna yürekten inanan D. Mehmed Doğan, Yazarlar Birliği’nin Türkistan’a düzenlediği eğitim ve gezi programlarına Avrupa’daki yazarları ve şairleri de davet ediyor, onları da “Uluslararası Türkçenin Şiir Günleri" etkinliğine dahil ediyordu. Avrupa Türklerinin Kazakistan, Özbekistan, Kırgızistan, Kırım, Azerbaycan ve Özbekistan’la ilişki ve iletişim içinde olmasını arzu ediyordu D. Mehmed Doğan. Brüksel başta olmak üzere, farklı Avrupa kentlerinde kültürel programlar düzenlenmesi de ayrı bir etkinlikti.
Piri Türkistan Hoca Ahmed Yesevi
D. Mehmed Doğan’ın Piri Türkistan Hoca Ahmed Yesevi’ye muhabbeti ve Yazarlar Birliği’nde, ısrarla Dr. Hayati Bice’ye “Divan-ı Hikmet” okumalarını organize ettirmesi de, yeni bir kimlik oluşturmak isteyen Avrupa Türkleri düşünürlerini etkilemeye yetiyordu. Türkistan ve Endülüs düşüncesinin Anadolu’da buluşması ve birlikte oluşturulan Anadolu değerlerine yazılarında atıfta bulunan D. Mehmed Doğan, bu değerlerin güncellenmesi ve çağımıza hitap etmesi için bir ömür harcadığı, Avrupa’daki Türk düşünürler tarafından yakından biliniyordu.
Türk dünyası iş birliği
Diğer taraftan, Anadolu’nun istikbali ve Türk dünyasının işbirliği ve bunun önündeki engelleri açıkça ortaya çıkarması D. Mehmed Doğan’ı, bizim gözümüzde ve gönlümüzde ayrı bir yere koymaktaydı.
Avrupa’da Müslüman Türk olmak
D. Mehmed Doğan’ın bu ve benzeri görüşlerinden de ilham alan Avrupa Türkleri düşünürleri, Avrupa’da Müslüman Türk olarak kalabilmenin formülü üzerinde durdular, düşündüler. Avrupa’da, bundan elli, yüz veya yüz elli yıl sonra insanımız Müslüman Türk olarak kalacaksa bunun yolunun yeni bir kimlik yeni bir insan tipi oluşturmaktan geçtiğine kanaat getirildi.
Yeni kimlik dört ana unsur üzerine kurulacak
Avrupa’da yeni oluşacak kimlik ve insan tipi, dört ana sütun üzerine inşa edilecek. Dört unsur; öncelikle Anadolu’dan getirilerin Türkistan, Endülüs ve Bosna ürünü değerlerin ve tecrübelerin güncellenmesi, içinde yaşanılan Avrupa kültür tarihinin bilinmesi, 60 yıllık göç tecrübemiz ve Avrupa Birliği Türkiye ve akraba topluluklar ilişkilerinden oluşmaktadır.
Böyle bir vizyonun ortaya çıkmasında, başta merhum D. Mehmed Doğan ağabey olmak üzere bir çok değerli şahsiyetin emeği bulunmaktadır. Avrupa Türk düşünürleri bu isimlerden ve onların fikirlerinden cesaret alarak, tarihsel bir özgüvene sahip olmuşlardır. Kendilerine minnettarız. Anadolu’nun bağrı yanık, naif delikanlısı, yakın tarih münevveri ve irfan sahibi D. Mehmed Doğan ağabeye yüce Allah’tan rahmet ve mağfiret dilerken, yeni yetişen nesilden yerlerini dolduracak isimlerin çıkmasını, yetişmesini canı gönülden arzu ederiz. Ruhu şad, mekanı cennet ve mücadelesi örnek olsun.
Veyis Güngör
28 Ağustos 2024