Ünlü sanatçı İzel, çok sevdiği müziği, özel hayatını ve yaşadığı büyük acıyı BUGÜN'e anlattı..
O, Türk pop müziğinin hanımefendi sanatçısı ve duygusal sesi... ‘Kızımız Olacaktı’, ‘Ah Yandım’, ‘Bir Dilek Tut Benim İçin’, ‘Gurur’ İzel’in dillere dolanan şarkılarından sadece birkaçı. Son 5 yıldır pop müzikten uzak duran İzel’le, Bugün gazetesinden Şebnem Özcan, 1,5 yıl önce kaybettiği babasını müziği ve hayatı konuştu.
Yeni albümünüz hayırlı olsun, nasıl bir çalışma temposu içine girdiniz?
Ooff of... Çok uzun, çok meşakkatli ama çok güzeldi. İlk albümümde ne hissediyorsambugündeaynı duyguyu hissediyorum. Birdebirazuzunbirara verdiğim için çok da dikkatli olmam gerekiyordu.
Kaç yıllık bir aranız var?
5 yıl.Gerçi o arada ben Türk sanatmüziği albümü yaptım. Pop müzik albümü yapmayalı 5 yıl oldu. Oradaki amacım başkaydı; o albüm annem ve babama verdiğim bir sözdü. İyi ki de yapmışım. Sanki içime doğmuş gibi, çünkü albümü yaptıktan sonra babamı kaybettik. Ama ben en azından albümü ona yetiştirdim, dinletebildim diye rahatladım.
Babanızı kanserden kaybettiniz değil mi?
Evet, akciğer kanseriydi. 5 yıl sürdü. Ama en sonunda kanserden ölmedi biliyormusunuz, zatürreden öldü. 5 yıl tek akciğerle yaşadı.O benim en büyük aşkımdı.
Son zamanlarda kanser vakaları çok arttı. Siz kendinize dikkat ediyor musunuz?
Görmezden geliyorum maalesef. Sigara içiyorum. Ben onu kaybettikten sonra sanki inat yaparmış gibi sigarayı daha çok içmeye başladım. Babamın doktoru beni de uyardı, “Genetik olarak babada varsa dikkat etmeniz gerekir” dedi.Ama insan çok korktuğu şeyden kaçar ya, öyle bir kaçış yaşıyorum. Dikkat etmiyorum artık. Benim babam dünyanın en sakin, en kibar erkeğiydi.Ama hep içine atardı. Erken teşhisti. Eğer babam zatürre olmasaydı, kanserle ilgili sorunu yoktu.O ameliyat sonrasında üşüyor, ameliyattan 20 gün sonra bir anda zatürreden dolayı bütün akciğeri almak zorunda kaldılar.
Günde ne kadar sigara içiyorsunuz?
2 paket sigara içiyorum.
Babanız hayattayken ne kadar içiyordunuz?
1 paket içiyordum.
Niye çoğalttınız?
Bilmiyorum.Kaderimizde ne varsa o olur.Aslında ölmekten çok korkuyordum. Doktora bile gittim. Babam öldükten sonra bendeki ölüm korkusu geçti. Çünkü karşında bir örnek var.Ok işi kötü bir yerde olamaz. O yüzden ölüm bana kötü gelmemeye başladı. İlk defa böyle önemli bir kayıp yaşadım. Bir de baksana hep iyiler gidiyor. Demek ki güzel bir yer orası ya...
Babanızı kaybettikten sonra inat eder gibi sigarayı artırmanız ilginç geldi bana...
Şunu sorguladım aslında; hep derlerdi ki iyi insanlar çekmedengider... Oysa babam iyi insandı çok çekerek gitti. Ölmesi değil, ölüm şekli bana koydu.
Kavga edemem bağırıp çağıramam
Genel olarak erkeklerden çok kazık yediniz mi?
Çok kazık yedim. Bu yüzden o şarkıları acıklı söylüyorum.
Tepkiniz ne oldu?
İçime attım. Aşırı bir tepki veremem.
Kavga edemez misiniz?
Kavga edemem, bağırıp çağıramam. Allah’tan şarkı söylüyorum ki o birikenleri şarkı yoluyla dışarı atıyorum.
Çok yakışıklı ama kafası çalışmayan bir adamla birlikte olabilir misiniz?
Bir süre olabilirim. Önce kafası var zannediyorsun bir şekilde. Sonradan fark ediyorsun kafanın içinde bir şey yok. Sonra ayıp olacak diye bir süre devam ettiriyorum. Bir sene öyle debelenip bitirdiğim oldu.
15 yaş küçük bir sevgiliniz olabilir mi?
Büyük konuşmamayı anladım. Ben hep şunu dedim; “Yaşı yaşına, başı başına denk olacak” sonra gidip kendimden küçük birine aşık oldum. O yüzden büyük konuşmamak lazım. Sorunun cevabı; olabilir. Tabii çok da abartmamak lazım. 15 yaş değil de 10 yaş iyidir.
Hiçbir adama el kaldırdınız mı?
Bir kere el kaldırdım. Bir kere sıkı bir şaplak attım.
Neden?
Canımı yakmış ki ben de onun canını yakmak istedim.
Aldatıldınız mı?
Evet, aldatıldım.
Bomba gibi dönüş yaptım
Zaman zaman hayatla bir erkek gibimücadele ettiğiniz oluyor mu?
Babamda şunu anladım: Allah bize baş edemeyeceğimiz hiçbir sorun vermiyor. Gücüyle birlikte veriyor. Ben babamın ölümünü kaldırabileceğime, şu albümü yapacağıma inanmazdım. Demek ki öyle bir gücüm de varmış. Annem hep şunu der: “Benim kızım tırnaklarıyla kazıya kazıya bu noktaya geldi. Hiç önüne hazır bir şey düşmedi.” Bulunduğum noktaya zorlayarak, hepmücadele ederek geldim. Bir de iyi şarkılar yaptım. Her şey şarkılarda bitiyor. Bizi kalıcı yapan şarkılardır.
Şimdiye kadar yaptıklarınız size “Vayy be ben neler yapmışım” hissi veriyor mu?
Veriyor. Geçmişte yaptıklarıma baktığımda “Oh be güzel şeyler yapmışım” diyorum. Bu son albüm için de “İzel, yine yapacağını yaptın. Bomba gibi bir dönüş yaptın” diyorum.
Sanatçı halkın kahramanıdır
Son yıllarda sanatçılar halkın gözündeki değerlerini kaybettiler mi?
Bir gün Muazzez Abacı’yla aynı ortamdaydık. Bana çok zavallı zavallı baktı. Dedim ‘Niye öyle bakıyorsunuz?’ ‘Ahh bitanem size çok üzülüyorum’ dedi. ‘Niye’ dedim. ‘Asıl starlığı biz yaşadık. Siz starlık falan yaşayamıyorsunuz. Bize taparlardı. Bir elimiz yağda bir elimiz baldaydı. Bize hürmet başkaydı. Yine de sen kıyısından köşesinden yakaladın o dönemi’ dedi. Hakikaten doğru. Ben de yakaladım o dönemi. O zamanın star anlayışıyla şimdiki ayrı. O zaman daha azdı. Bir de daha saygılı davranıyorlardı. Sanatçılar halkın kahramanlarıdır.
Cildim bana karizma sağlıyor
Hadi saplantılarınızdan bahsedelim?
Alışkanlıklarımdan vazgeçemem. Korkularım var. Uçaktan korkarım. Trafikten korkarım. Yalnız kalmaktan korkarım. Her dönem kendime korkacak bir şeyler bulurum. Batıl inançlarım var. Anneannemden geçmiş şeyler var ‘Gece tırnak kesilmez’, ‘gece sakız çiğnenmez’ gibi...
Çok para harcar mısınız?
Cebimde para durmaz, geldiği gibi gider; parayı çok çabuk harcarım. Para harcamayı çok seviyorum. En çok kıyafete para harcıyorum. Bir de kozmetik malzemelerine takıntım var. Evimde bir sürü kozmetik malzemem bir, sürü kremim var.
Aynaya baktığınızda kendinizde beğenmediğiniz yerleriniz var mı?
Hı hı... Son döneme kadar cildime çok takıktım. Bu konuda bana bir arkadaşım çok yardımcı oldu. Sohbetlerimizde beni rahatlattı. Aslında cildim için boşuna uğraştığımı gördüm, benim işaretim o. Bana karizma sağlıyor. Cildim belki böyle olmasaydı, beni bu kadar beğenen olmayacaktı.
Jennifer Lopez mi olacaksın dediler
Bir ara “Müziği bıraktım” dediniz, sonra müziğe geri döndünüz. Sizi bu kararsızlığa iten şey neydi?
Demek ki bir şeylere takılmışım. O zamanlar dansı getirmiştim bu ülkeye. Bir şarkıcının dans etmesi gerektiğine inandım. Yurtdışına gittim, Jennifer Lopez’in dans hocasını buldum. Ondan dansdersleri aldım. Hem zamanımı hem de paramı harcadım bunun için. Buraya geldiğimdeyse eleştirildim. “Jennifer Lopez mi olacaksın? Ne gerek vardı” diye eleştirildim. Ben iyi ve yeni bir şeyler yapmaya çalışırken beni ezmeye çalıştıklarında da müziğe küstüm. Şu anda herkesdansediyor. Bir öncülük yapmıştım aslında.