ANKARA (AA) - Yapay Zeka Politikaları Derneği (AIPA) Başkanı Zafer Küçükşabanoğlu, hazırladıkları rapora göre toplumun yüzde 41'inin yapay zekanın bilgi güvenliğini azalttığını düşündüğünü bildirerek, "Yapay zeka, kişiselleştirilmiş içerik ve global kaynaklara ulaşma ile hız gibi konularda toplumu olumlu, güven konusunda tam tersi yönde olumsuz etkiliyor." ifadesini kullandı.
Küçükşabanoğlu, derneğin yayımladığı "Medya ve Yapay Zeka Araştırma Raporu"na ilişkin yazılı açıklama yaptı.
Medya içeriklerinin üretilmesi, dağıtılması ve tüketilmesinde yapay zekanın rolünün giderek arttığına işaret eden Küçükşabanoğlu, bunun, medya sektöründeki yenilikçi uygulamalar gibi çeşitli alanlarda kendini gösterdiğini aktardı.
Küçükşabanoğlu, iletişim teknolojisindeki değişikliklerin, medya biçiminin ve iletişim tarzının değişimini de beraberinde getirdiğini belirterek, yapay zekanın medya sektörüne etkisinin bu değişime örnek olduğuna dikkati çekti.
Dernek olarak yapay zekanın medyaya etkilerini saptamak için bir rapor hazırladıklarını aktaran Küçükşabanoğlu, rapor için yapılan araştırmaya göre medya tüketicilerinin yüzde 52'sini erkeklerin, yüzde 42'sini de kadınların oluşturduğunu bildirdi.
- Yapay zekanın medya sektörüne etkileri
Küçükşabanoğlu, raporda elde edilen bulgulara dikkati çekerek, "Toplumun yüzde 41'i yapay zekanın haber ve bilginin güvenilirliğini azalttığını, yüzde 19,4'ü ise artırdığını düşünüyor. Toplumun yüzde 47'si yapay zeka teknolojilerinin gelişmesinin medya sektörüne olumlu, yüzde 27,9'u olumsuz etkisi olduğunu, yüzde 25,1'i ise kararsız olduğunu belirtmiştir." ifadesini kullandı.
Olumlu etki olduğunu ifade edenlerin yoğunlukla iki unsur üzerinde durduğuna işaret eden Küçükşabanoğlu, bunlardan birinin sosyal medyada daha fazla zaman geçirilmesi için kullanılan öneri algoritmaları diğerinin ise dil bariyerini ortadan kaldırması olduğunu belirtti.
Küçükşabanoğlu, olumsuz etkisi olduğunu belirtenlerin, özellikle yapay zekanın sahte haberleri ve yanlış bilgileri yaymak amacıyla kullanıldığına, bu içeriklerin bazen gerçek gibi gösterildiğine işaret ettiğini aktardı.
- Toplumun yüzde 60,6'sı endişe duyuyor
Toplumun yüzde 60,6'sının internetteki gerçek ile sahte haberler arasındaki farkı belirleme konusunda endişe duyduğunu, yüzde 15,2'sinin ise endişe duymadığını bildiren Küçükşabanoğlu, "Endişe seviyesinin ebeveynlerde daha yüksek olduğu görülmektedir. Bu endişelere neden olan yapay zeka teknolojileri aynı zamanda bu endişeleri gidermek için de kullanılabilir." değerlendirmesinde bulundu.
Küçükşabanoğlu, teknolojinin, zararlı içeriklerin tespit edilmesi ve filtrelenmesi gibi işlevlerle çocukların ve gençlerin güvenli ortamda bilgi edinmelerini sağlayabileceğine dikkati çekerek, şunları kaydetti:
"Yapay zeka tabanlı sistemler ile haberlerin doğruluğu ve güvenilirliği denetlenerek sadece ebeveynlerin değil toplumun geneli için de daha güvenilir bir ortam oluşturulabilir. Yapay zeka, kişiselleştirilmiş içerik ve global kaynaklara ulaşma ile hız gibi konularda toplumu olumlu, güven konusunda tam tersi yönde olumsuz etkiliyor. Raporun bulgularına göre, toplum özellikle dijital mecralardaki haber ve bilgilerin güvenilir olması konusunda endişe duymaktadır. Kanun koyucuların ve ilgili kurumların güvenilirlikle ilgili düzenlemelerle bu konulara müdahale etmesi, toplumun talep ettiği konuların başında geliyor. Bu noktada toplumsal güven duygusunu artırmak, bilgi ve haber kaynaklarının denetimlerini hızlıca gerçekleştirmek adına ilgili kurumların yapay zeka teknolojilerini denetim mekanizmalarına entegre etmeleri çok önemlidir."