S&P'den döviz cinsinden "not artışı" bekliyorduk. Sıfırcı hocanın yaptığına bakar mısınız?.. Ödemelerini yapamayan Yunanistan'ın uzun vadeli kredi notunu yükseltirken, Türkiye'nin pozitif olan görünümünü negatife çevirdi. Sağ gösterip soldan çaktı bize!
Başbakan Erdoğan haklı olarak küplere bindi.
Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, "Rapor yanlışlarla dolu, kaale almayın" dedi.
Tartışma büyüdükçe büyüdü.
İş, "Özür dile" meselesine gelip dayandı.
S&P, "Özür yok" dedi. Ama dün Edition Otel'de Global Operasyonlar ve Analizlerden Sorumlu Başkan Yardımcısı Paul A Coughlin, Türkiye Bölge Müdürü Zeynep Holmes ile Türkiye Baş Analisti Eileen Zhang medyanın karşısına çıktı.
S&P yönetimi yine raporunu savundu! "Bir yıl not artırımı yok" dedi. Başbakan'ın tepkisini, "Biz bu reaksiyonlara alışkınız. Geçen yıl ABD'de, üç buçuk yıl önce İspanya ve İrlanda"da benzeri süreci yaşadık. Asya'daki finansal krizde de tam anlamadığımız suçlamalara alıştık" diye ortaya koydu.
Ekonomi sayfasında haberin detaylarını okuyacaksınız! Lafı, biraz da pişkinliğe vurarak "Not verdiğimiz ülkeler bizi sevmez, bu tip sorunlar yaşamaya alışkınız" demeye getirdi.
Sorumuz şu: Acaba beklentiye dayalı not düşer, görünüm değişir mi?
Kurumsal yatırımcılar, riskin somutlaşmasını görmeden not düşürmenin kumar olduğunu gayet iyi bilir.
S&P'nin Türkiye Baş Analisti Zhang, kumar mı oynuyor?
Zhang, "Göreceli yüksek dış borçlar ve devlet bütçesinin dolaylı vergi gelirlerine bağlılığı neticesinde Türkiye'nin kredibilitesinin aşağı yönlü riskinin arttığını" söylüyor.
Yani, "Avrupa'da sıkıntı var. Sizin hem ihracatınız hem de finansmanınız daralacak" diyor.
Doğru ama S&P Türkiye'yi tanımıyor ki!
Türk ihracatçısı boş durmuyor, çözüm arayışında. Euro Bölgesi'ndeki sıkıntıyı yakından izleyen Türkiye, ihracatını ve finansmanını doğuya kaydırmaya başladı. TEPAV'ın dediği gibi 7.5 trilyon doların döndüğü üç saatlik uçuş ekonomisinin göbeğine oturduk biz.
Böyle bir detay nasıl atlanır?
(Sabah gazetesinden alınmıştır)