İngiltere’de aşırı sağcı Reform UK partisi lideri Nigel Farage’nin hedef göstermesi üzerine polis baskınlarına hedef olan ‘Türk Berberler yaşadıkları haksızlığı tepkilerini dile getirdiler.
Londra’da ‘Academy By Nico’ berber okulunun kurucu ve yöneticisi Nihat Tohumcu, doğrudan ‘Türk Berberleri’ adı kullanılarak hedef gösterildiklerini belirterek bunun kabul edilemez olduğunu ifade etti.
İngiltere’de yaklaşık 15 yıldır berberlik sektöründe hizmet verdiklerini hatırlatan Tohumcu, Akademi olarak Türk berberlerine eleman yetiştirerek gençleri meslek ve iş sahibi yaptıklarını kaydetti.
Son zamanlarda çıkan olumsuz haberleri hem yersiz ve ırkçılık olarak değerlendiren Tohumcu, “Çünkü herkesi aynı kefeye koyamazsınız. Aynı kefeye koyarsanız, işini düzgün yapan, vergisini ödeyen dürüst insanlara haksızlık yapmış olursunuz. İngiltere’de yüklüşok 100 binden fazla bu sektörde geçimini sağlayan insan var. Bunların yüzde 90’ı da, kurallara, kanunlara uyarak helal bir şekilde ekmek parasını kazanıyorlar.” Dedi.
TÜRK BERBER İMAJI SARSILDI, EKONOMİK DARBE VURDU
Son zamanlarda çıkan haberler hem Türk berberlerinin hem imajını sarstığını hem de yüzde 20’ye yakın iş kaybına sebep olduğunun altını çizen Nihat Tohumcu, böyle bir şeye kimsenin hakkı olmadığını vurguladı.
Birleşik Krallık’ta, birçok ülkeden insanların bu mesleği icra ettiğina işaret eden Tohumcu şöyle konuştu:
“Bu ülkede sadece Türk berberler yok, birçok ülkeden bu işi yapanlar var. Hiç bir ciddi dayanağı olmadan Türk berbberleri suçlamak haksızlıktır, yanlıştır ve ırkçılıktır.
Bir mahallede 5 berber dükkanı varsa bunların en az 2’si İngiliz, Irak, Pakistan, Hindistan, Arnavutluk veya İtalya’nlar tarafından işletiliyor. Bir konuda açık varsa, bir toplumu baz alıp karalamamak lazım. Bu haberleri ortaya çıkaran bir kişi var. -Reform UK partisi lideri Nigel Farage-
Ben Nihat Tohumcu olarak bu şahısla aynı masaya oturup, bu topluma hangimizin daha faydalı olduğunu ortaya koymaya hazırım. Kim daha fazla vergi ödemiş bu vatandaşla karşılıklı masaya koymak istiyorum.
Görelim bakalım, dışardan gelmiş vu bu ülkede hayatını kurmuş biri olarak ben mi, yoksa bu şahıs mı ülkeye daha faydalı olmuş? Bunu bir masaya yatırmak isterdim.
Bu suçlamalar sadece bu vatandaşla sınırlı da değil! Parlamentoda bu konuya sessiz kalan bütün milletvekilleri ve yerel yönetimlerde görev yapan Türk kökenli belediye meclis üyelerinin de sorumlu olduğuna dikkat çekmek isterim.
Birleşik Krallık’ta polikada veya yerel yönetimlerde farklı mevkileri işgal eden Türk kökenlilerin bu olaylara sessiz kalmaları, dolaylı olarak desteklemeleri anlamına gelir.
GEREKİRSE MAHKEME ÖNÜNDE HESAPLAŞALIM
Biz, Türk Berberler olarak bu suçlamaları reddediyoruz ve üzerine gitmek istiyoruz. Zedelenen imajımızın düzeltilmesi için elimizden gelen her şeyi yapmak istiyoruz.
Bu suçlamaları bir üst seviyeye taşımamız gerekiyorsu bunu da yapmak ve bize böyle bir suçlama yönelten palitikacıdan davacı olmak istiyoruz. Gerekirse ben kendi şahsım olarak, bu adamdan davacı olurum, hakim karşısına çıkarız ve eğer varsa bu ülkede adalet yerini bulur.
Bu suçlamalar, daha çok bizi karalamaya çalışanların işine yarıyor. Bilinç altını hedef alıyorlar, algı oluşturmaya çalışıyorlar. Türk berberlerinin başarısını, sektörde büyümesini engellemeye çalışıyorlar. Çünkü Türk berberler işini düzgün yapıyor. Her biri başarılı ve kazanç elde ettiği için kıskançlık ve Irkçılık sözkonusu. Çünkü özellikle Türk berberlerini hedef almak, Türk işletmelerine balta vurulmak istenmesini, Irkçılık dışında hiç bir şekilde ifade edemiyorum.
Çünkü ülke genelinde sadece Türk berberleri çalışmıyor. Birçok milletten berberlik yapıldığı halde özellikle yükselen ‘Türk Berberi’ imajını kıskanan ırkçılara hedef olduğunu düşünüyorum.
Her meslekte, her sektörde işini düzgün yapmayanlar olduğu gibi berberler arasında da vardır. Ama bunu genellemek mümkün değildir.
Biz, Türk berberler olarak kural dışı iş yapanlara karşı devletin, hükümetin uygulamalarını destekliyoruz. Çürük yumurtaların ayıklanması gerekiyor ama ‘Türk Berberler’ diye doğrudan hedef göstermek kasıtlıdır, Irkçılıktır.
İşini düzgün yapmayan herkes için gereken yapılsın ama düsüt çalışan insanları hedef tahtasına oturtamazsınız.”
“GENÇLERİ MESLEK SAHİPİ YAPIP KÖTÜ ALIŞKANLIKLARDAN UZAKLAŞTIRIYORUZ”
Nihat Tohumcu, Academy By Nico olarak bu ülkede, gençleri meslek sahibi yapmak, onları uyuşturucu gibi kötü alışkanlıklardan uzak tutmak gibi iyi iş yapmaya çalışırken, doğrudan hedef alınmasını, İngiltere İçişleri Bakanlığı ve İngiliz polisinin de bu suçlamalara destek vermesinin kasıtlı olduğunu kaydetti.
Tohumcu, özellikle ‘Türk Berberi’ tabelası taşıyan bütün işletmelere operasyon yapmak için 4 bin polis görevlendirildiğine dikkat çekerek sözlerini, “Bu tamamen bizim meslektaşlarımıza saldırıdır. Hükümet konuyla ilgili kayıtlarına göre, 18 bin Türk Berber işletmecisinden bahsediliyor.
Berber işyeri açmak için bir sertifika zorunluluğu olmadığı için bu rakamın 20 binden fazla olduğu tahmin ediliyor. Bu da yaklaşık 100 bin çalışan anlamına geliyor. Birleşik Krallık ekenomisine katkıda bulunan önemli bir sektördür berberlik.
Birleşik Krallık’ta Irkçı saldırıların hedefi olduğumuz için her türlü hukuki haklarımızı takipçisi olacağız. Bütün berberlere de birlikte hareket etmek için çağrı yapıyorum.”
KURAL, KAİDE YOK! HERKES BERBER AÇABİLİYOR
Durumun buralara gelmesinden nedenlerinin başında, İngiltere’de berberlere yeterli denetim yapılmaması olduğunu söyleyen Tohumcu, sözlerini şöyle tamamladı:
“Bisikletle kahve satana bile ‘Food Hygiene Certificate’ sorulan bu ülkede önüne gelen herkes berber işyeri açabiliyor.
Hiyjen ve sağlığın en riskli olduğu sektörde, diplomasız ruhsatsız izinsiz dükkan acıp işlete imkanı verildiği için illegal yapıların sektöre girmesini sağlamış olabilir. Bu zamanda çocuklarla ilgili her hangi bir iş sektöründe ‘DBS Check’ yapılması zorunlu iken, berberlerde bunu bırak, diploma bile sorulmuyor. Bu da berberliğin vizesiz en kolay meslek dalı olmasını sağlıyor.
Covid 19 salgınından sonra aşırı göç ile paralel sürekli olarak berberler açıldı. Bu da tesadüf değil. Bizim buradaki mağduriyetimiz, bu illegal işlerde neredeyse hiç Türk yok iken bütün ihalenin bize yıkılması.
İnsanlar ne iş yapıyorsun dendiğinde ‘Berberim’ demeye çekinir olduk.. Nigel Farageı’in bir kelime hatası, doğrudan bizim gibi dürüst esnafları etkiledi. ‘Türk Berberi’ yazıp o işlere girenler tabelasına 'Authentic Berber' yazarak mevcut yaptığı işi sürdürür, umurlarında olmaz ama bu yafta bizde yapışıp kalır. Ve işlerine gelince toplumla yakınlaşan, Türk toplumundan oy isteyen politikacıların ya da iş insanlarının bu konuya, sessiz kalması çok üzücü.
Türk Berberi deyip geçmeyin burada gercek berber esnaf ile müşterileri arasında inanılmaz bir bağ var. Berber arkadaşlarımızın, omuzunda ‘Türkiye’ye tatile gitmem’ diyen İngilizleri, Türkiye hayranı yapanlar var. Biz burada memleketimizin en iyi temsilcileriyiz. Çünkü o koltukta 30 dakika oturan bir İngiliz müşteri zamanla artık aile gibi oluyor. Hayatı boyunca Türkiye’ye gitmemiş İngilizler, Türk berberlerin sayesinde, çay alıp evinde demlikle çay demliyor. Çok geç olmadan büyüklerimizin bize öncü olması ve bu yanlış anlaşılmasın düzeltilmesi lazım.”