GENEL

Trakya Yarımadası'nda 2100'de deniz seviyesinin 1 metreden fazla yükseleceği öngörülüyor

- Tekirdağ NKÜ Coğrafya Bölümü Başkanı Prof. Dr. Emre Özşahin: - "Trakya'da yaptığımız çalışmalar önemli miktarda kara alanının sular altında kalacağını gösteriyor"

TEKİRDAĞ (AA) - Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi (NKÜ) Coğrafya Bölümü Başkanı Prof. Dr. Emre Özşahin, yaptıkları çalışmalara göre Trakya Yarımadası'nda 2100'de deniz seviyesinin 1 metrenin üzerinde yükselmesinin beklendiğini belirtti.

Özşahin, AA muhabirine, son yüzyılın en önemli sorunlarından birinin iklim değişikliği olduğunu söyledi.

İklim değişikliğinin buzulların erimesine neden olarak deniz suyu seviyelerini de etkilediğini belirten Özşahin, "Yaptığımız çalışmalara göre Trakya'da, dünyadaki deniz seviyesindeki yükselmeden daha hızlı bir yükselme yaşanıyor. Bu yükselmenin etkili olduğu yerler de alçak kıyılar. Tekirdağ şehir merkezinde özellikle plajların olduğu yerler alçak kıyılara karşılık geliyor. Buralarda beklenenin üzerinde yükselmeler var." dedi.

Özşahin, yükselme nedeniyle olumsuz sonuçların ortaya çıkacağı kıyı şeridinde, kıyı ve arazi yönetiminin entegre bir biçimde planlaması gerektiğini dile getirdi.

Deniz seviyesinde beklenen yükselme için önlemler alınması gerektiğini vurgulayan Özşahin, "2100'de deniz seviyesinin 1 metrenin üzerinde yükseleceğini yaptığımız araştırma sonuçları verdi. Burun kuralına göre, deniz seviyesindeki bir santimetrelik yükseliş karada bir metrelik alanın su tarafından işgal edilmesine neden oluyor. Trakya'da yaptığımız çalışmalar deniz seviyesinin 1 metrenin üzerinde yükseleceğini ve önemli miktarda kara alanının sular altında kalacağını gösteriyor." diye konuştu.

Özşahin, Tekirdağ'daki plajların temiz tutularak gelecek kuşaklara aktarılmasının sürdürülebilirlik bakımından önemli olduğunu ifade etti.

Deniz seviyesindeki yükselmenin kıyılardaki verimli tarım arazilerinde kayıplara neden olacağını belirten Özşahin, deniz suyunun işgaline uğrayacak hassas alanların belirlenerek bu arazileri korumaya yönelik sürdürülebilir politikalar geliştirilmesi gerektiğini kaydetti.