TBMM (AA) - Deloitte Yapay Zeka ve Veri Hizmetlerinden Sorumlu Şirket Ortağı Barış Yenidünya, bölgesel yapay zeka merkezleri veya yapay zeka veri merkezi, işlem gücü merkezleri veya dijital büyüme bölgelerinin iyi bir seçenek olduğunu belirterek bunların İstanbul'da, Ankara'da olmasının şart olmadığını, enerjiye yakın ve soğutması kolay bir ilin bu açıdan faydalı olabileceğini, buralara teşvikler verilebileceğini söyledi.

TBMM Yapay Zeka Araştırma Komisyonu, AK Parti Eskişehir Milletvekili Fatih Dönmez başkanlığında toplandı.

Dönmez, küresel ölçekte birçok denetim ve danışmanlık hizmeti veren Deloitte, Ernst & Young, KPMG ve PwC danışmanlık firmalarının Türkiye temsilcileri ve partnerlerinin Komisyona sunum yapacağını ifade etti.

Yapay zekanın baş döndürücü hızla geliştiğini ve sadece şirketleri değil herkesi etkileyeceğini dile getiren Dönmez, "Burada sadece izleyici olmak istemiyoruz, sadece kullanıcı da olmak istemiyoruz." diye konuştu.

Dönmez, toplantıya katılan bu 4 firmanın, yapay zeka ekosisteminin Türkiye'de nasıl oluşturulabileceğini dünyadaki iyi uygulama örnekleriyle mukayese ederek anlatacağını belirtti.

Dönmez, toplantıya Hazine ve Maliye Bakan Yardımcısı Abdullah Erdem Cantimur ile Hazine ve Maliye Bakanlığı, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ve TÜBİTAK'tan yetkililerin katıldığını açıkladı.

Dönmez, konuşmasının ardından Deloitte Yapay Zeka ve Veri Hizmetlerinden Sorumlu Şirket Ortağı Yenidünya'ya söz verdi.

- "Dijital evrime genç nüfusumuz uyum sağlayabilir"

Barış Yenidünya, küresel yapay zeka yatırımlarının 2024'te 100,4 milyar dolar olduğunu, yatırımların ABD'de 38 milyar dolarken Avrupa'da 2,5 milyar dolar, Asya'da ise 2 milyar dolar olduğunu, ABD'den 40, Çin'den 15 başarılı model çıktığını söyledi.

Türkiye'nin bu alanda büyük bir fırsatı olduğunu dile getiren Yenidünya, "Dijital evrime genç nüfusumuz uyum sağlayabilir. Diğer ülkelere baktığımız zaman STEM mezunu yani bilim, teknoloji, mühendislik, matematik mezunu aslında çok büyük bir genç nüfusumuz var. Eğer doğru yetkinlikleri burada sağlayabilirsek, doğru yönlendirebilirsek etkisinin büyük olacağını düşünüyoruz." değerlendirmesinde bulundu.

Yenidünya, küresel yetenek rekabet endeksinde Türkiye'nin 81'inci sırada yer aldığını anlatarak "Otomasyon riskinin yapay zekayla beraber çok etkilediği bir ülke durumundayız, bu da bize şunu gösteriyor; bu otomasyon riskine karşı iş gücümüzü eğitmeli, kendimizi dönüştürmeliyiz." ifadelerini kullandı.

Türkiye'deki oyun sektörüne değinen Yenidünya, "Bulut servis sağlayıcılar üstünde son beş yılda 2,5 milyar doları geçen bir satışa ulaşmışlar yani şirketlerin değeri ve araştırmalar da gösteriyor ki genel verimlilik büyümeye de katkısı var." dedi.

Yerli veri merkezlerine yönelik yatırım stratejilerine ilişkin Yenidünya, şunları kaydetti:

"Megavat başına yaklaşık 13, 14 milyon dolar bir veri merkezinin maliyeti var. Türkiye'de bütün veri merkezi kapasitemiz 300, 350 megavat ama dünyada kurulan yeni veri merkezleri yaklaşık 200 megavat yani çok çok büyük veri merkezleri kuruluyor. Şimdi, 200 megavat bir veri merkezi kurmak için megavatının 13, 14 milyon dolar olduğunu düşünürsek büyük bir maliyetle karşı karşıya kalıyoruz. Dolayısıyla, mevcut tesislerin dönüşmesi gerekir, bu da maliyet."

- İngiltere'nin "Yapay Zeka Eylem Planı"

İngiltere'nin çok başarılı bir "Yapay Zeka Eylem Planı" yayınladığını aktaran Yenidünya, şöyle devam etti:

"Devlet, süper bilgisayar kapasitesini 2030'a kadar 20 kat büyütmeyi hedeflemiş ve özel sektörün de 25 milyar pound kadar yatırım yapmasını öngörmüş. Yapay zeka büyüme alanları, herhalde, bizim teknokentler gibi veya daha geniş ölçekli bölgeler kurmak planı var."

Ankara'da Temelli semtinde veri merkezleri kurulduğunu anlatan Yenidünya, Türkiye'de de benzer düzenlemelerin olabileceğini söyledi.

Bölgesel yapay zeka merkezleri veya yapay zeka veri merkezi, işlem gücü merkezleri veya dijital büyüme bölgelerinin iyi bir seçenek olduğunu vurgulayan Yenidünya, "Özellikle, bunların İstanbul'da, Ankara'da olması o kadar da şart değil. Enerjiye yakın ve soğutması kolay bir ilimiz bu açıdan faydalı olabilir ve aslında buralara teşvikler verilebilir." dedi.

İngiltere'nin önerdiği "Ulusal Veri Kütüphanesine" işaret eden Yenidünya, Türkiye'de de bir benzerinin yapılabileceğini, bir kamu veri bankası olabileceğini söyledi. Yenidünya, burada gerekli kişisel verileri ayıklayarak, anonimleştirerek benzer çalışmalar yapılabileceğini sözlerine ekledi.

İngiltere'nin "hızlandırılmış vize" adını verdiği uygulamaya da değinen Yenidünya, "Türkiye'de biz bunu tersine beyin göçüyle veya bunu teşvik ederek yapabiliriz." diye konuştu.

Türkiye'nin yapay zekada büyük bir hızla ilerlediğini kaydeden Yenidünya, "İhtiyaçlar çok büyük, bunları sağladığımız zaman bizdeki yapay zeka sektörünün de çok hızlı bir şekilde dünyaya uyum sağlayacağını düşünüyoruz." ifadesini kullandı.

- "Maliyet düşüşünden elde edeceğimiz kazanç yaklaşık 801,5 milyon TL"

Komisyon Başkanı Dönmez, Türkiye'nin bu alandaki en güçlü ve en zayıf yönlerini sorması üzerine Yenidünya, Türkiye'de ana güçlü faktörün genç teknik nüfus ve Türkiye'deki şirketlerin Avrupa'ya göre daha atik olması olduğunu söyledi.

Regülasyon veya altyapı yatırımlarıyla ilgili çekincelerin zayıf yönler arasında yer aldığını ifade eden Yenidünya, şirketlerin regülasyonlarla ilgili gerekli bilgi seviyesini sağlayamadığı için tutucu davrandığını belirtti.

Türkiye'nin düzenleyici risklere karşı tutucu olduğunu ileri süren Yenidünya, "Altyapı ihtiyacımız var, altyapımız gerçekten bunu sağlamıyor yani deneyecek bir altyapıya ihtiyacımız var. Her zaman yapay zeka yatırımları başarılı olmuyor. Dolayısıyla ben sunucu satın almamalıyım veya ancak başarılı olduğum zaman almalıyım yani ilk başta kiralamam lazım, bunu sağlamamız lazım, bu bir zayıf yönümüz." değerlendirmesini yaptı.

- "Yapay zeka etik kurulu kurgulanabilir"

EY Türkiye Danışmanlık Hizmetleri Şirket Ortağı Serter Baltacı, bu alanda yabancı yatırımcıların aradığı şeylerden bir tanesinin güvenlik olduğunu vurgulayarak "Güvenliğin altını çizecek yasal ortamın oluşturulması, içinde bulunduğumuz dönemde çok büyük önem taşıyor." dedi.

Baltacı, güven ortamını oluşturulması için fikri mülkiyet haklarının korunması çerçevesinde de patentlerin, standartların ve bunları yönetebilecek kurguların hayata geçirilmesi gerektiğini belirtti.

Herkes tarafından kabul edilmiş bir yapay zeka mevzuatının olmadığını, AB'de, ABD'de ve Uzakdoğu'da bunun farklı örnekleri olduğunu anlatan Baltacı, "Yapay zeka zaten her şeyi değiştirecek şeklinde bir düzenleyici ortam yaratıyor da değil, mevcudun üzerine ne koyabiliriz?" diye konuştu.

Baltacı, bir yapay zeka etik kurulunun kurgulanabileceğini ifade etti.

Ernst & Young Türkiye Yapay Zeka Hizmetleri Lideri Reyzi Devrim Pamir, Türkiye'deki çalışan nüfusun yüzde 55'inin yapay zeka tarafından rahatlıkla yapılabilecek işlerde çalıştığına dikkati çekerek, bu bağlamda yapay zekanın istihdama, sosyal barışa büyük etkisi olacağını belirtti.

Pamir, TÜBİTAK'ın desteklediği yapay zeka projeleri içerisindeki ticarileşme oranının yüzde 14 olduğunu ve her 100 projeden sadece 14'ünün ticarileştiğini kaydetti.

Komisyon Başkanı Dönmez'in "ABD'nin yeni yönetiminin, özellikle son haftalarda almış olduğu gümrük vergisi kararlarının yapay zeka teknolojileri açısından etkisi, özellikle de Türkiye'ye etkisini sormak istiyorum. Bizim için o kararlar fırsat mı olur, tehdit mi olur?" şeklindeki sorusuna Pamir, "Tarife savaşlarının yapay zeka dünyası içerisinde daha da sertleşeceğini, her iki blokun da birbirine karşılıklı hamleler şeklinde devam edeceğini bekliyoruz; bu olay gerilecek daha." yanıtını verdi.

Öte yandan Pamir, "Tarife, gümrük vergisi oranları üzerinden yapılan döngüsel değişim, Türkiye de dahil olmak üzere, Mısır ikinci sırada, İsrail üçüncü sırada; bölge ülkeleri ABD için geçen seneye göre çok daha stratejik bir noktaya gelmiştir." yorumunu yaptı.

- "2030'da makas biraz daha açılacak"

KPMG Türkiye Şirket Ortağı Engin Şayan, yaptıkları bir çalışmaya göre, dünyada 214 milyar dolarlık bir yapay zeka pazarı olduğunu belirterek "2030'da bu rakamın 1,34 trilyon dolara çıkması bekleniyor. Türkiye'de ise şu anda 2,1 milyar dolara, 2030'da ise 7,37 milyar dolara çıkması bekleniyor. Aslında şu anda pazarın yüzde birindeyiz, 2030'da bu makas aleyhimize biraz daha açılacak gibi gözüküyor." diye konuştu.

Kaynak: AA