GENEL

TBMM Başkanı Kurtulmuş, Aydın'da STK temsilcileriyle bir araya geldi:

- "(FETÖ elebaşının ölümü) İsterdik ki buraya gelsin ve yaptıklarının hesabını Türk yargı sistemi önünde, adalet önünde versin, ömür boyu hapislerde çürüsün" - "FETÖ'nün kalıntılarıyla mücadele etmeye kararlı bir şekilde devam edeceğiz. Terör örgütlerinin hiçbirine müsaade etmeyeceğiz"

AYDIN (AA) - TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in ölümüne ilişkin, "İsterdik ki buraya gelsin ve yaptıklarının hesabını Türk yargı sistemi önünde, adalet önünde versin, ömür boyu hapislerde çürüsün." dedi.

Kurtulmuş, Aydın Ticaret Odası'nda sivil toplum kuruluşu (STK) temsilcileriyle bir araya geldi.

Yörük Ali Efe'nin, demokrasi kahramanı merhum Başbakan Adnan Menderes'in memleketinde bulunmaktan duyduğu memnuniyeti dile getiren Kurtulmuş, Aydın Adnan Menderes Üniversitesi Akademik Yılı açılışı vesilesiyle geldiği kentte sivil toplum kuruluşlarının taleplerini, görüşlerini dinleme fırsatı bulduğunu belirtti.

FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in ölümüyle ilgili değerlendirmede bulunan Kurtulmuş, "Türkiye'ye ağır bedeller ödettirmiş, manevi ve maddi bakımdan bu milletin geniş kitlelerini yıllarca sömürmüş, devletin içerisine zehirli bir sarmaşık gibi sararak sirayet etmiş ve en son 15 Temmuz darbe teşebbüsünde 252 masum vatandaşımızın şehadetine vesile olan bir kalkışmayla devleti yabancılara teslim etmek için harekete geçmiş olan, kirli bir örgütün kirli sözde liderinin bugün öldüğü haberini aldık." dedi.

FETÖ elebaşının, kendisini maşa gibi bu millete karşı kullanan ellere teslim olduğunu söyleyen Kurtulmuş, şöyle konuştu:

"İsterdim ki bu memlekete gelsin, getirilsin. Defalarca dosyası verilmesine rağmen, kendisini koruyanlar, kollayanlar, bir istihbarat örgütü gibi kullananlar tabii ki böyle bir maşayı vermek istemediler ve orada gitti. İsterdik ki buraya gelsin ve yaptıklarının hesabını Türk yargı sistemi önünde, adalet önünde versin, ömür boyu hapislerde çürüsün ama bu dünyada belki adaletten kaçtı, inanıyoruz ki öte tarafta bu kadar ağır suçları karşısında ilahi adaletten kaçması mümkün değildir. Bu dünyada adalet tecelli etseydi, ömür boyu hapiste, zindanda kalacaktı. Öbür tarafta ise öyle inanıyorum ki sonsuza kadar ateşler içerisinde, sonsuza kadar azap içerisinde olacaktır ve yaptıklarından duyacağı pişmanlıkların hiçbirisinin de bir faydası olmayacaktır."

- "Sadece şahıslarla değil zihniyetle mücadele"

Kurtulmuş, meselelerinin sadece bir terör örgütü ve o terör örgütünün başındaki kirli şahsiyetle ilgili olmadığını belirterek, "Bizim meselemiz; ülkemizin, milletimizin birliğine, beraberliğine karşı çok terör örgütleri kullanıldı şimdiye kadar, çok teröristler kullanıldı, bunların hepsine karşı uyanık olmak. Bunların hepsine karşı milletimizi, devletimizi, ülkemizi korumak ve bunlara karşı mücadele etmektir." ifadelerini kullandı.

FETÖ'nün kalıntılarının hala bir çok yerde olduğuna dikkati çeken Kurtulmuş, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Yani, 'öldü gitti' diye bakmayın. Öyle görünüyor ki hala birçok yerde var olduğu tahmin edilen, karda yürüyüp ayak izlerini belli etmeyen çok sayıda insan olabilir. Bunlarla mücadele etmek, sadece şahıslarla mücadele değil, bir zihniyetle, Türkiye düşmanlığıyla, vatan düşmanlığıyla, millet düşmanlığıyla, ülke düşmanlığıyla mücadeledir. Bu mücadeleyi Türk devleti sonuna kadar yapacak, FETÖ ve benzeri bütün örgütlenmelerin hakkından gelecektir.

FETÖ'nün kalıntılarıyla mücadele etmeye kararlı bir şekilde devam edeceğiz. Terör örgütlerinin hiçbirine müsaade etmeyeceğiz ve Türkiye'nin birliğini, dirliğini, beraberliğini hiçbir şekilde zedelemeyeceğiz."

Dünyada çok kutuplu bir sistemin olduğunu, yeni güç merkezlerinin ortaya çıktığı bir dönemin yaşanacağını dile getiren Kurtulmuş, Türkiye'nin sadece bir bölgesel güç değil, küresel bir güç olmaya aday en önemli ülkelerden birisi olduğunu ifade etti.

Kurtulmuş, "Onun için Türkiye'nin, bölgesindeki bütün çatışma ve gerilimlerden hiç zarar görmeden yoluna hızlı bir şekilde devam etmesi, bütün bu çatışma alanlarındaki gelişmeleri, mümkün olduğu kadar hızlı bir şekilde diplomatik yollarla, barış içerisinde çözmek için katkıda bulunması ama kendi önüne koyduğu hedeflerden asla vazgeçmeden, devlet ve millet birlikte el ele, kol kola, millet devlet kaynaşmasını sağlayarak yoluna devam etmesi lazım." dedi.