İngiltere’nin güçlü bir ekonomik büyüme kaydetmesinin ardından sterlin bu yıl küresel çapta en güçlü para birimlerinden biri haline gelebilir.
Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) önde gelen yatırım bankalarına göre, bu yılın temmuz ayı başında sandıktan zaferle çıkan, Başbakan Keir Stamer liderliğindeki İşçi Partisi hükümeti de yabancı yatırımcılara güven verme konusunda uzun bir yol kat etti.
Bank of America döviz stratejistleri, sterlinin 2025 yılı sonuna kadar dolar karşısında 1,41 dolara ulaşabileceğini tahmin ediyor. Eğer böyle olursa sterlin, son dört yılın en yüksek seviyesine ulaşacak. Bu yılın sonuna kadar sterlinin dolar karşısında 1,35 dolara yükselmesi de bekleniyor ki bu da iki yılın en yüksek seviyesi olacak.
Sterlin / Dolar paritesi bu yıl şimdiye kadar yüzde 3,19 artarken, son üç ayda yüzde 2,56 ilerleme kaydetti. Parite ayrıca, 27 Ağustos’ta iki buçuk yılın en yüksek seviyesi olan 1,32 dolara ulaştı.
Ballinger Group’ta döviz piyasaları analisti olan Kyle Chapman, Euronews’e yaptığı açıklamada, “Pound’un kaçak performansı büyük ölçüde 2016’daki Brexit referandumundan sonraki yıllarda uzun süren düşük performansın bir toparlanması” dedi.
“Sterlinin bu yılki yükselişini tetikleyen faktörler bir araya geldi: Sürekli şahin eğilimli bir İngiltere Merkez Bankası, daha istikrarlı bir siyaset, Euro Bölgesi’ne karşı ortaya çıkan büyüme avantajı ve İngiltere’deki duyarlılıkta daha geniş bir iyileşme,” diyen Chapman, sözlerini şöyle sürdürdü: “Sterlinin bu yıl G10’da en üst sıradaki yerini koruyabileceğine inanmak için nedenler var.
Yen ve yüksek betalar (örneğin NOK, SEK, AUD) yılın son birkaç ayında, özellikle de faiz oranlarındaki normalleşme dolarda yapısal bir düşüşe yol açmaya devam ederse, muhtemelen daha iyi bir ivmeye sahip olacak ancak sterlin şimdiden onu önde tutacak kadar güçlü bir fark açtı”
“GBP/EUR’nin sterlinde yükseliş görüşünü ifade etmek için iyi bir parite olduğunu düşünüyorum. İngiltere ekonomisi yakın vadede büyüme avantajını koruyacak ve bu da ECB’nin daha hızlı kesintilerini tehdit edecektir” Elverişli faiz oranı ortamı da sterlini destekliyor Şu anda sterlindeki yükselişin en önemli etkenlerinden biri, İngiltere Merkez Bankası’nın daha şahin bir duruş sergilemeye devam etmesi ve faiz oranlarını düşürme konusunda yavaş davranması.
Öte yandan, ABD Merkez Bankası ve Avrupa Merkez Bankası (AMB) gibi diğer büyük merkez bankaları faiz indiriminde nispeten daha hızlı davranıyor. Daha yüksek faiz oranları genellikle daha fazla yabancı yatırım çekiyor ve yatırımcılar, daha güçlü bir para biriminde getiri elde etmeyi dört gözle bekledikleri için ana ülkede ekonomik büyümeyi teşvik ediyor.
ABD Merkez Bankası’nın en az üç faiz indirimi daha açıklaması beklenirken, AMB’nin 2024 sonuna kadar iki faiz indirimine daha gitmesi muhtemel.
Buna karşılık, İngiltere Merkez Bankası’nın bu yılın sonuna kadar faiz oranlarını yalnızca bir kez daha düşürmesi bekleniyor. İşçi Partisi’nin 30 Ekim’deki ilk bütçesi gibi diğer faktörlerin de İngiliz varlıklarının değerini artırması ve yatırımcıların ilgisini çekmesi, hükümetin bütçede belirtilen önlemleri uygulayabilmesi ve İngiltere’nin mali sistemini güçlendirebilmesi halinde epey olası görünüyor.
Güçlü özel sektör performansı da poundun güçlenmesine katkıda bulundu. The Times’ın haberine göre Goldman Sachs, kısa bir süre önce şunları söyledi: “Sağlam faaliyet verileri, İngiltere’ye ilişkin aşırı olumsuz görüşleri ortadan kaldırmaya yardımcı olmalı ve nihayetinde İngiltere Merkez Bankası’nın görünümünü benzerleriyle nispeten uyumlu tutarak sterlini desteklemeli”
“Ekim sonunda yapılacak bütçe açıklamasına doğru ilerlerken maliye politikası odak noktası haline gelecek ancak yeni hükümet kamu yatırımları ile mali güvenilirlik arasındaki dar yolu bulmayı başarırsa, İngiltere, yerel varlıkları iyi desteklenmeye devam edebilir.”