Sivil kıyafetli, diplomat gibi davranan siyah papyonlu adam masada önüne konulan tüm yemekleri gurme edası ile önce gözlerini kapatıp ve ağzını şaplatıp ‘’ Allah’ım çok nefis olmuş, böyle bir lezzet olamaz!’’ diyerek tadan sonra da bir porsiyonu silip süpürdükten sonra ikinci porsiyonu isteyen esir tutulan Türk’e baktı ve O’na ;
-Çok garip adamsın! Buradan büyük ihtimalle sağ çıkmayabilirsin ama sanki daha yüz sene yaşayacakmışsın gibi önüne geleni midene indiriyorsun ve bize Türklük dersleri veriyorsun
Dedi. Adam diplomat havalarında konuşan Bulgar’a baktı ve küçük bir çocuk gibi naz yaparak konuştu
-Beni günlerdir aç karnıma dövüyorsunuz! Omuzlarımı kül tablası niyetine kullanıp sigaranızı söndürüyorsunuz. Hatta sizin manyak işkencecilerden birisi üstüme, suratıma işedi! Sonra güzel bir banyo ve temiz kıyafetlerden sonra şimdi de böyle bir ziyafet sofrasına konmuşum , yemekleri seyretmekle mi yetineyim! Hem ben daha nerede olduğumu bilmiyorum yahu!
Siyah papyonlu adamın yanındaki sarışın, ela gözlü güzel kadın kocasının yerine cevap verdi!
-Beyefendi! Bulgaristan’da üst düzey bir bürokratın özel çiftliğindeyiz. Sofya il sınırları içinde bulunuyorsunuz. Aslında siz kimsiniz? Üstünüzden 3 ateşli silah ve iki tane de bıçak ve sekiz ayrı pasaport çıktı. Sekiz ayrı kimlikte sekiz ayrı pasaportu ateşli ve kesici beş silahla birlikte kim taşır! Öncelikle bize gerçek isminizi söyleyin!
-Size binlerce defa söyledim. Buraya Razgrat’a atalarımın geçmişini araştırmak için gelmiştim. İmam Türkçe bildiği için Onunla bir kahve içmek, Ona Razgrat tarihi hakkında bazı sorular sormak istedim. Sonra kafama nereden geldiği belli olmayan ağır bir darbe aldım. Uyandığımda benim burnuma bu pasaportları ve bu silahları dayayarak nereden bulduğumu sordunuz. Bunlardan haberim yok. Silahım yok. Tek pasaportum var ve O da gerçek ismim olan Namık Delikanlı ismine çıkartılmış pasaporttur. 1958 Türkiye Bilecik doğumluyum.
Kadın alay edercesine yapmacık bir kahkaha attı ve adama sinirli şekilde baktı;
Sen burada Bulgarların Türk oldukları masalları ile kafamızı şişireceğine, git de kendi ülkende önce kendi Türklük onurunu kurtar! Resmi devlet dairelerinden T.C. harflerini siliyorsunuz! Atatürk’e düşman nesillerin yetişmesine göz yumuyorsunuz! Atatürk’e bizim duyduğumuz saygıyı duymuyorsunuz! Atatürk’ün bütün dünyada kabul gören sözlerine tahammül edemeyip o sözleri teşhir edildikleri kamu ve kurum binalarından söküp atıyorsunuz! Bölücü teröristlerle Türklük üzerine pazarlık yapıyorsunuz! Anayasanızdan Türk kavramını çıkartmayı planlıyorsunuz! Hatta birkaç sene önce sizin üniversitelerinizde yetişmiş ve mazisinin ülkücü olduğu biline bir profesör ‘’ Aslında Türk diye bir millet’’ yoktur diye iddiada bulundu ve bölücü olduğu bilinen bir siyasetçiniz bile böyle bir iddiaya tahammül edemedi ve ‘’ O kadar da değil! Türkiye’de elbette Türk vardır, Türkler vardır! Türkleri yok sayamayız! Anadolu’da Türk gerçeği de Kürt gerçeği de vardır’’ deyip sizin profesörün saçmalığını temizleme konusunda o bile kendisini sorumlu ya da borçlu hissetti. Siz gelmişsiniz buraya Bulgarları Türk yapmaya mı kalkışıyorsunuz! Biz Bulgar olmaktan memnunuz ama sizin ülkenizde milyonlarca Türk Türklükten memnun değil ki, ilk öğretim çağındaki çocuklarınızın geleneksel andınızı bile yasakladınız! Halbuki bizim Bulgar çocuklarına da buna benzer bir andı her sabah söyletmek ve onlara Bulgar olma bilinci vermek için bizim sosyologlar planlama yapıyor! Biz her şeyin farkındayız! Ben uluslararası ilişkiler ve halkla ilişkiler bitirdim ve şimdi Türkiye’deki milli kimlik üstüne lisans yapıyorum. Lütfen bizi Türkleştirme gibi saçmalıktan vazgeçin ve bize hakiki kimliğinizi ve yayıncıların korktuğu romanı açıklayın!
Adam önüne konulan fıstıklı baklavayı silip süpürdükten sonra garsondan bir porsiyon daha istedi ve kadına gülümsedi;
-Abidik kubidik işler bunlar
Kadın anlamadı ve sordu
-O ne demek? Abidik kubidik sözünün anlamı nedir?
Adam önündeki şarabı fondip yaptı ve gürültülü bir kahkaha patlattı
-Türkçeniz ala! Türkiye’de milli kimlik üstüne yüksek lisans ,doktora falan yapıyorsunuz ama abidik kubidik ne demek bilmiyorsunuz! Abidik kubidik ne demek bunu bilmeden o yüksek lisansı yapmışsınız veya yapmamışsınız fark etmez! Bu araba buraya park etmez!
Sarışın ela gözlü kadın yanındaki siyah papyonlu adamın yüzüne şaşkınlıkla ve soru sorar gibi baktı
(Devam edecek)