(Bu yazıdaki iddianın doğru mu yanlış mı olduğu konusunda tereddütte kaldım. Ancak 12 mart akşam haberlerinde Fox televizyonunda aynı iddia ,yani başkan adayı senatörün Türkiye aleyhindeki söylemi haber olarak verildiği için ve bu saate kadar ABD yetkililerinden herhangi bir yalanlama geldiği bildirilmediği için, takip eden satırlardaki yazımda söz konusu duygularımda ve düşüncelerimde bir fark olmamıştır)
Odatv.com haberine göre ABD senatörü Rand Paul 2016 yılı başkanlık seçimleri için aday olmuş ve kampanyalarına, propagandalarına çok yüksek dağlardan başlamış.
“Kürtler’e, radikal cihatçılara karşı savunmak için kendi ülkelerinin verilmesi gerekiyor. Ancak ben bir adım daha ileri gideceğim. Ben Kürdistan için yeni sınırlar çizeceğim ve onlara yeni bir ülkenin sözünü veriyorum.
İnanıyorum ki eğer onlara kendi ülkelerini vaat edersek onlar ölümüne savaşırlar. Bunu söylemek elbette gerçekleştirmekten daha kolaydır. Çünkü yeni bir ülkenin sınırlarını çizmek için Türkiye, Irak ve Suriye’den toprak alınması gerekecek.”
Böyle diyor ABD başkan adayı. Elbette diyecektir. Dilin kemiği yoktur. Ama senatörün tarih, coğrafya, psikoloji, sosyoloji, felsefe, mantık, strateji bilgileri gerçekten çok zayıf ve danışmanları, ona yön veren kampanya uzmanları, sosyoloji mühendisleri sıfır.
Nedenlerini açıklayayım. Irak ve Suriye’yi bilemem. Ama Türkiye’den toprak alabileceğini düşünecek kadar özgüven patlaması yaşayan bu adamın ve danışmanlarının Türk tarihi hakkında hiçbir şey okumadığına eminim.
Eminim ki ABD büyükelçisi Türk Dış işleri makamlarınca çağrılır ve başkan adayının biraz diline hakim olması için kendisinin ikaz edilmesi önerilir veya müzik notası değil de uluslararası ilişkilerde geçerli olan devlet notası verilir.
Amerika Birleşik Devletleri vatandaşları sanırım beni okumaya vakit bulamazlar. Ama beni okuyan Türkiye dışındaki Türklerin, özellikle ABD vatandaşı olan Türklerin, Türk diasporasının, diasporalarının hemen şimdi, bugünden itibaren müthiş bir kampanyaya başlamaları için kendilerine çok ciddi çağrıda bulunuyorum.
Çünkü bu adam ABD Başkanı seçilirse, belli ki üçüncü dünya savaşı çıkartmaya niyetli. Belli ki Hitler’e, Sezar’a, Büyük İskender’e falan özenmiş. Ama bu çağda çıkacak üçünü dünya savaşının ABD toprakları başta olma üzere, dünyanın tüm ülkelerini, tüm kıtalarını ölümüne etkileyeceğini hiç hesaba katmadığı anlaşılmaktadır.
ABD yapımcıları ABD ordusunun, askerlerinin sadece filmlerini yaparlar. Uydurma senaryolarla, ABD askerleri hep dünyayı kurtarır. Ama gerçek kahramanlarının filmleri pek yapılmaz. Çünkü onların hayatları da pek bilinmez. Türk askerleri süper sömürgeci güçlerden emir alan paralel çetelerle birlikte kumpaslar, tuzaklar, hileler ile Ergenekon, Balyoz, askeri casusluk, amirallere ve bakanlara suikast gibi isimler verilen palavra suçlamalarla hapishanelere atılıp etkisiz hale getirilmeye çalışıldı ise bile, Türk askeri yok edilemez. Çünkü Türk milletinde eli silah tutan, tetiğe basacak parmakları olan her Türk askerdir ve vatanını, ailesini, milletini, devletini müdafaa için yapamayacağı hiçbir çılgınlık yoktur. Bu asla bir tehdit değildir. Bu asla bir kehanet değildir.
Bakınız! Batı kaynaklarına göre 4000 yıllık, doğu kaynaklarına göre 6000 yıllık Türk tarihine bakınız!
Ve lütfen son liderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘’ Yurtta sulh dünyada sulh!’’ sözünün anlamını çok derin düşününüz
Bu sözü tersinden okursanız eğer; ‘’ benim yurdumda savaş olursa eğer, bütün dünyada savaş olur ‘’ anlamını idrak ediniz!
Ve senatör Mr. Ruth! Sen kimsen be kardeşim! Kumaşçıdan 4 metre kumaş mı alıyorsun veya tapuya gidip Marmaris’te kendine ev yaptırmak için arsa mı alıyorsun?
Seçim kampanyalarında bazı politikacıların çöllere deniz getireceğini, okyanusların ortasına villa yaptıracaklarını, her vatandaşa bir ev, bir araba, bir de bol maaş tahsis edileceğini duyduk ama Türk milletinden toprak gasp edilip başka bir devlet kurulacağını hiç duymadık!
Bunu da sayende duymuş olduk! Dikkat et lütfen! Biz yüreği saf bir milletiz! Her duyduğumuza inanırız ama duyduklarımız bizi sinirlendirirse eğer, aslını astarını bile anlamadan, yani senin seçimler öncesi oradaki bazı vatandaşlarını memnun etmek için salladığın palavraları gerçek sanabiliriz ve sen savaşı başlatmadan biz nefsi müdafaaya başlayabiliriz!
Biz vatanı için ölenlerin ruhlarının cennetin asli kahramanları olacağına inanırız!
Ve cennetin kahramanı olmak için adeta Azrail’e cilveler yaparız!