Sabancı suikastı çözülürse Ergenekon da çözülür


Bir holding patronunu öldürmekle görevlendirilmiş bir sol örgüt militanı...
Eylemcilerden birini holdingde işe yerleştiren polis şefi...
Suikastçının teslim olduktan sonra basına konuşmasını engelleyen ve onu infazcılarıyla buluşturan yargı bürokrasisi...
Ve onu içerde öldürten, sonra da “Bize onu bir komutan öldürttü” diyen mafya örgütü...

* * *

Önceki gün Ergenekon davasında ifade veren bir gizli tanık, defalarca yazdığım manzarayı daha net görmemizi sağladı.
“Dilovası” kod adlı tanık, duruşma salonunun yanındaki bir odaya alındı. Kimliği açıklanmadı. Sesi ve görüntüsü, deforme edilerek salona yansıtıldı. Yine de sanırım benim gibi dosyayı yakından izleyenlerin çoğuna tanıdık geldi.
“Dilovası”, Sabancı’nın infazcısı Mustafa Duyar’la aynı örgütten olduğunu ve aynı cezaevinde birlikte kaldığını söyledi.
“Örgüt mensupları, yaptıkları eylemlerden pişmanlık duymaz. Duyar gibiler ise örgüte ajan olarak sokulmuş ve kullanılmış oldukları için genellikle pişman olurlar” dedi.
Duyar’ın cezaevinde “Ben bunu niye yaptım” diye pişmanlık içinde ağladığını belirtti.
“Duyar, cezaevinde MİT ve Jandarma ile görüşüyordu. Ve cezaevinden çıkacağını söylüyordu. Bu, bir yerlerden güvence aldığının göstergesidir” dedi.

* * *

Bu köşeyi izleyenler hatırlar:
Duyar’la cezaevinde görüşmek üzere Adalet Bakanı’ndan izin almıştım. Bu görüşme, son anda Bakanlık bürokrasisi tarafından engellenmişti. Aynı sırada bazı mafya üyelerinin apar topar Duyar’ın cezaevine sevk edildiği ortaya çıkmıştı.
Duyar cezaevinde öldürülerek susturuldu.
Daha sonra infaz emrini verenler “Biz de emri Veli Küçük’ten aldık” dediler.
“Dilovası”, bu konuyu da açıklıyor:
“Duyar, yaşananları Can Dündar’a açıklayacaktı. Bu istek, dönemin Cezaevleri Tevkif Kurulu Başkanı’nca engellendi” diyor.
Aynı dönemde bir albayın cezaevinde Duyar’la görüşerek “Ayağını denk al. Yoksa kimse sana sahip çıkmaz” dediğine şahit olduğunu söylüyor.

* * *

“Dilovası”nın verdiği bilgiye göre, bu olaydan sonra Duyar’a hücresinde başarısız bir suikast girişimi olmuş.
Duyar hemen nakil için cezaevi yönetimine başvurmuş.
Onu örgüt mensuplarının yattığı, tehlikeli bir cezaevine göndermişler. Daha sonra da infazcılarını oraya sevk ederek işi bitirmişler.
Dedim ya:
Sabancı suikastı, derin devlet yapılanmasını çözecek laboratuardır.
O suikast çözülürse, Ergenekon da çözülür.

 
Düzeltme ve teşekkür

Önceki günkü yazımda 1867 ile 1876 rakamları karıştı.1867’deki kararnameyi çıkaran Sultan, Abdülaziz olacaktı.
Aynı yazıda, ırkçı bir kitabın Kartal’daki okullarda Milli Eğitim Müdürlüğü’nce bedava dağıtılmasına sessiz kalan Milli Eğitim Bakanı’nı eleştirmiş, “Susmayın! Ya sahiplenin ya gereğini yapın” demiştim.
Bakan Ömer Dinçer, talimat vererek kitabı aldırttığını, dağıtımını durdurttuğunu ve inceleme başlattığını söyledi.
Teşekkür ediyor ve aynı duyarlılığı Bakanlık tarafından yasaklanan internet sitelerine de göstermesini bekliyoruz.

(Milliyet)