Öngörünün neresindeyiz?

Gelecek de bir gün gelecek hocam, bu kadar düşünmeye gerek var mı diye bana soran kişilerle eğitimlerimde karşılaşıyorum bazen. Çok doğru; gelecek de bir gün gelecek, bununla birlikte kendimize soralım: bizim şekillendirdiğimiz bir geleceği mi yoksa birilerinin kurguladığı bir geleceği mi yaşayacağız?

“Öngörü, yüksek kaliteli, tutarlı ve işlevsel bir ileri görüş oluşturma ve sürdürme ve içgörüleri örgütsel olarak yararlı şekillerde kullanma yeteneğidir.” der Slaughter. Hatta stratejik planlamadan önce yaptığımız her şey olarak da ifade edilir. Gelecek sürekli değişme eğilimindedir ve geleceği yönetmenin ötesine geçip geleceği şekillendirebilmek için yapılandırılmış düşünmeye ve strateji geliştirmeye ihtiyaç duyarız. Bu da öngörü becerisi gerektirir. Geleceği şekillendirme kısmında durmamız, işte tam bu noktada kendimize sormamız gerekiyor. Biz geleceği şekillendirmenin bir parçası mıyız?

Gelecek için düşünülür, öngörü geliştirilir ve ileride bunlar gerçekleşecek denilir. Kafamızda oluşması gereken soru, gelecek düşünülerek, bilimsel temelli çalışmalar yapılarak mı gerçekten olacaklar bizlere sunuluyor yoksa birileri kendi istedikleri geleceği bize öngörü olarak mı sunuyor?

Öngörü kavramı eski bir kavram, 1900’lerin başında bile sosyal değişim için profesörlerin düşünmeleri ve fikir geliştirmeleri istenmiştir. 2000’lerin başına kadar öngörü geliştirmeyi üstlenen kurumlar listesine baktığımızda aşağıdaki 12 kurumun öne çıktığını görüyoruz.

  • US Army Environmental Policy Institute
  • National Institute of Science and Technology Policy, Japan
  • Fraunhofer Institute for Systems and Innovation Research, Germany
  • Royal Dutch/Shell, Netherlands
  • Central Planning Bureau, Netherlands
  • European Union Frameworks Programme
  • European Planning Commission
  • French Ministry for Higher Education and Research
  • Scottish Enterprise Institute
  • Interdepartmental Committee for Futures, Canada
  • World Bank — Environmental Foresighting Project
  • Japanese Futures Society

Şimdilerde ise öngörü merkezleri kuruluyor ve öngörüler dizayn ediliyor. Evet gelecek de gelecek, bize sunulan hangi gelecek?

Bireysel olarak öngörü geliştirebilmek ve bu çalıştığımız kurumların geleceğini şekillendirebilmek için yapmamız gerekenleri hızlıca özetlersek:

  • Meraklı olmak
  • Ne olduğunu anlamak için araçları çeşitlendirmek
  • Geçmiş ve bugünü analiz etmek
  • Geniş bir bakış açısına sahip olmak
  • Güçlü sinyalleri yakalamak ve ötesine geçmek
  • Fikirler üretmek
  • Ve tabi ki stratejiler belirlemek ve harekete geçmek…

Çok yakın bir zamanda hepimiz için, öngörü işin bir parçası haline gelecektir. Çünkü çağ hem geçmişten öğrenmeyi hem de gelecekten öğrenmeyi mecbur kılmaktadır. Geleceğin ne getireceğini keşfetme ve ona göre hareket eden kurum yapılarından geleceğini tasarlayan kurum yapılarına geçmenin tam zamanıdır. Çünkü gelecek, geliyor…

M.Efsun Yüksel Tunç

Eğitmen ve Yönetim Danışmanı

Yaşam ve Yönetici Koçu

efsun@indus.com.tr

https://www.linkedin.com/in/efsunyukseltunc/

@indusefsun

#gelecek #future #öngörü # foresight #indusglobal #indusconsulting