Kişiselleştirilmiş öğrenme algoritmalarından sanal ve artırılmış gerçekliğe kadar, yapay zekâ destekli araçlar ve teknolojiler, öğrenciler için öğrenme deneyimini geliştirmeye yardımcı oluyor. Tüm dünyada etkin bir şekilde kullanılan bu uygulamalar Türkiye’de de yaygınlık kazanıyor.İSTANBUL (İGFA) - Hızla gelişen teknoloji, hayatın pek çok alanında olduğu gibi eğitime de yön veriyor. Öğrenme yönetim sistemleri, oyunlaştırma, video destekli öğrenme, sanal ve artırılmış gerçeklik, eğitin sisteminin bir parçası haline geliyor. Bu teknolojiler arasında özellikle yapay zekâ su8nduğu olanaklarla ön plana çıkıyor.

Kişiselleştirilmiş öğrenme algoritmalarından sanal ve artırılmış gerçekliğe kadar, yapay zekâ destekli araçlar ve teknolojiler, öğrenciler için öğrenme deneyimini mümkün olduğunu hiç düşünmediğimiz şekillerde geliştirmeye yardımcı oluyor

Yapay zekâ şu anda eğitimde, 7/24 öğrenci desteği sağlayan sohbet robotlarından her öğrencinin ihtiyaçlarına uyum sağlayan kişiselleştirilmiş öğrenme algoritmalarına kadar çeşitli şekillerde kullanılıyor.

ÖĞRENME DENEYİMİNİ GELİŞTİRİYOR

Yapay zekâ destekli araçlar ve teknolojiler de öğrenciler için öğrenme deneyimini çeşitli şekillerde geliştirebiliyor. Örneğin, sanal ve artırılmış gerçeklik öğrenmeyi daha etkileşimli ve sürükleyici hale getirebilirken, sohbet robotları ve diğer yapay zekâ destekli araçlar 7/24 öğrenci desteği sağlayabiliyor. Ayrıca yapay zekâ, öğrencilerin materyallerle eğlenceli ve etkileşimli bir şekilde etkileşime girmelerine yardımcı olan kişiselleştirilmiş sınavlar ve oyunlar oluşturmak için kullanılabiliyor.

Yapay zekânın eğitimde en yaygın kullanım alanlarından biri çeviri işlemleri. Yeni dilleri öğrenmek için yapay zekâdan faydalanan çeşitli uygulamalar da bulunuyor. Çeşitli chatbot’lar bu uygulamalar arasında yer alıyor.

Chatbot’lar ve yeni nesil yapay zekâ yazılımları akademik araştırmalardan bireysel metin yazımına kadar çeşitli işlerde avantaj sağlıyor. Üretken yapay zekâ desteği ve gelişmiş yazma önerileri kullanıcıların yazma süreci hızlandırıyor. Yapay zekâ araçları ayrıca yaratıcı yazarlar için yazma ipuçları, hikâye fikirleri, diyalog ve diğer ihtiyaçlar konusunda yardımcı olabiliyor. 

ÖĞRETMENLERİN DE İŞİNİ KOLAYLAŞTIRIYOR

Yapay zekâ öğretmenlerin de işini kolaylaştırıyor. Öğretmenler, yapay zekâ sayesinde öğrencilerin öğrenme süreçlerini daha iyi takip edebiliyor ve öğrencilerin performansını daha doğru bir şekilde değerlendirebiliyor. Ayrıca, yapay zekâ sayesinde öğretmenler, öğrencilerin ihtiyaçlarına daha hızlı yanıt verebiliyor ve öğrenme materyallerini daha iyi bir şekilde sunabiliyor.

Türkiye’nin de aralarında olduğu 40 ülkede 1.000’i aşkın İngilizce öğretmeninin katıldığı bir araştırmaya göre, yapay zekâ ve otomasyon araçları İngilizce öğretmenlerinin yarısından fazlası tarafından (%52) aktif şekilde kullanılıyor. İngilizce eğitiminde yapay zekâ kullanımı açısından liderliği Avustralya (%63) üstlenirken, Avustralya’yı %58 ile ABD izliyor. Türkiye’nin sonucu ise Avrupa ortalaması olan %41’e çok yakın: %40 seviyesinde.

Kaynak: igf