ANKARA (AA) - MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın, "Almanya İçişleri Bakanı Nancy Faeser'ın, milli futbolcumuz Merih Demiral'ın bozkurt işareti yaparak sergilediği masum gol sevincine tepkisi, aşırı sağcılarınkinden de Nazilerinkinden de beter bir tutumdur." ifadesini kullandı.
Yalçın, yaptığı yazılı açıklamada, ırkçılığın ve yabancı düşmanlığının, özellikle Türk düşmanlığının Avusturya'dan sonra öteki AB ülkelerine sıçramasının büyük tehlike olduğunu kaydetti.
Tartışmalara vesile kılınan bozkurtun, Türkler nezdinde cesaretin, bağımsızlık azminin ve özgürlüğün sembolü olduğunu, bu simgeyi Almanya'da yasalar çerçevesinde yıllardır faaliyet gösteren, ülkede toplumsal barış ve huzura katkıda bulunan Türk federasyonlarının da kullandığını ifade eden Yalçın, açıklamasında şu değerlendirmelerde bulundu:
"Milli değerlerimizin bir parçası olan bozkurt motifinin kullanılması nasıl yasaklanabilir? Almanya'da yaşayan Türkler en doğal, demokratik ve yasal haklarından nasıl mahrum bırakılabilir? Bozkurt işaretinin yasaklanması Almanya'nın entegrasyon çabalarını sekteye uğratacak, sosyal barış ve dayanışmayı, bir arada yaşama kültürünü zedeleyecek; ayrımcı, ayrıştırıcı ve kutuplaştırıcı bir adım olacaktır. Nasıl Almanya bayrağında yer alan kartal, Fransızların sembolü olan horoz, İspanyolları temsil eden boğa zararsız milli sembollerse bozkurt da Türklerin en masum remzidir. Bunlar da mı Avrupa'da yasaklanacaktır? Asıl ırkçı olanlar bozkurt işaretini kullananlar değil, yasaklanmasını savunanlardır. Bozkurt üzerinden, Türk ve yabancı düşmanlığı yapılmaktadır.
Almanya İçişleri Bakanı Nancy Faeser'ın, milli futbolcumuz Merih Demiral'ın bozkurt işareti yaparak sergilediği masum gol sevincine tepkisi, aşırı sağcılarınkinden de Nazilerinkinden de beter bir tutumdur."
Türkiye'nin milli sembollerinin kullanılmasına yasak getirilmeye çalışılmasının ardında, esasen Türkiye ve Türk korkusunun yattığını savunan Yalçın, "Türkiye'nin mevcut konumuyla dünyada bir yıldız gibi parlaması, Batılı ülkeleri rahatsız etmektedir. Başta Almanya olmak üzeri AB ülkelerinde yükselen aşırı sağ ve ırkçılığın, futbol sahalarına yansıtılması ise ayrı bir endişe vesilesi olmuştur." görüşünü paylaştı.
Yalçın, "Alman hükümetini, spor kültürünü zehirleyen söylemlerden ve siyasi başarısızlıklarına kılıf uydurmak için Türkleri dışlamaktan vazgeçmeye çağırdıklarını" belirtti.