İngiltere Kraliçesi II. Elizabeth’in iki doğum günü vardır, herkes gibi bir kere doğmuştur ama Kraliçe olmasından mütevellit ayrıcalıklı bir duruma sahiptir. Kendisi 21 Nisan 1926 yılında o zaman York Düklüğü ünvanını elinde bulunduran Prens Albert ve Elizabeth Bowes-Lyon’un ilk çocuğu Elizabeth Alexandra Mary olarak dünyaya gelir. Bir sarayda doğmaz, Londra’nın en meşhur mahallelerinden biri olan ve mayıs festivallerinin yapıldığı Mayfair’de, 17 Bruton Sokağı’nda doğar. Bu kraliyet mensuplarının görkemli yaşamlarına bakılırsa ziyadesiyle sade hatta sıradan bir durumdur. Doğduğunda kendisi tahtın doğrudan varisi olarak doğmadı ancak babası tahtın ikinci sıradaki varisiydi. Bu nedenle doğduğu bu ev için en fazla bir ikametgah denebilir. İkinci Dünya Savaşı’nda bombalanan bu ikametgah yerine devasa bir bina inşaa edilir ancak cadde adı ve numarası aynı şekilde saklanır. Bugün önünden geçerseniz English Heritage tarafından mavi plaka ile taçlandırılmış olduğunu görürsünüz. Günümüzde burasınının Çin lezzetleri hayranı olan İngilizlere hizmet eden kalbur üstü bir Çin restaurantı olduğunu da belirtmek isterim.
Prenses Elizabeth’in monarşinin başı olmak için doğmadığı ve kendisini kraliçe olmaya götüren şartlar sonradan geliştiği için göreceli olarak rahat bir çocukluk geçirdiği söylenir. Monarşinin belki de evde eğitim gören son bireylerindendir, ağır geleneklerin etkisiyle okula gitmemiştir.
İkinci Dünya Savaşı’nın devam ettiği yıllarda 14 yaşındayken ilk halka sesleniş konuşmasını yapar, soğukkanlılığı ve metin davranışlarıyla dikkat çeker. Savaş boyunca Alman bombalarının altındaki çocukların tahliyesinin ardından yaptığı bu konuşmada ‘…iyi olacağız, Tanrı bizimledir, bize zafer ve barış getirecektir…’ diyerek moral vermeye çalışır. Bunun yanında savaşta gönüllü olarak çalışır, ambulans şoförlüğü yapar, üniforma giyer ve makinist olarak çalışır. Savaş dönemindeki tecrübesinin kendisine önemli kazanımları olduğu ve hanedan mensuplarının yaşadığı saray ortamı dışındaki havayı soluduğu söylenir. Ayrıca hem kendisinin ve hem de annesiyle babasının savaş süresince halkın yanında olması, bombalanan yerlere yürüyerek gidip halkla beraber aynı kaderi paylaşmaları kendilerini gelecek günlerin getireceği zaferin de baş kahramanı yapar. Savaş sonrasında sıradan insanlar için hanedan ve bireyleri daha önemli sembolik anlamlar taşımaya başlar.
Amcasının kalbinin sesini dinleyerek tahttan feragat etmesi sonucu babası Kral olur ve VI. George olarak taç giyer. Kendisi de tahtın ilk sıradaki varisi olur. Babasının erken yaşta vefatı kendisinin ve deniz subayı kocasının hayatını tamamen değiştirir. 1952 yılında kraliçe olur, 1953 yılında taç giyer ve mukaddes kabul edilen bu tören ilk defa BBC tarafından ’nin yayını ile televizyonlara taşınır.
Bu sebatkar ve kararlı kraliçenin biraz da İngiliz Parlementosu üzerindeki etkisi hep yanlış anlaşılır kanaatimce. Komplo teorilerinde kendisinin diğer büyük güçlerle beraber dünya politikasına ve ekonomisine yön verdiği söylenir. Ancak İngiliz Parlementosu üzerinde etkisinin olmadığı, varlığının sembolik olduğu ve her yılın ekim ayında parlementonun açılışındaki konuşmasını bile kendisinin hazırlamaya haiz olmadığını hatırlatmak gerekir. Atalarından Kral I. Charles parlemento kararlarını uygulamaz ve bu sebeple parlemento kararıyla görevden alınıp idam edilir. Hanedanın parlementoya ve kararlarına saygı gösterme gerekliliği bu şekilde her kral ve kraliçeye hatırlatılır. Yine de Kraliçe’nin 2019 yılının ağustos ayında başbakan Boris Johnson’ın Avrupa Birliği’nden çıkış öncesi parlementoyu tatile sokma önerisini onaylaması ‘izinsiz ve gereksiz’ politik bir adım olarak tanımlanmıştır.
Bugün çantaları, inci kolyeleri ve eskimeyen zekası ile özdeşleşen kraliçe II. Elizabeth’in doğum günüdür, boğa burcu olduğu ve bu burcun özelliklerini taşıdığına inanılır. Ancak bu gün sadece aile bireylerine hastır. Kraliçe’nin bir doğum günü daha vardır. Bu gün İngiltere Kilisesi’nin ve Büyük Britanya’nın başı olarak halkı ile kutladığı gündür ki Haziran ayının ikinci cumartesi gününe denk getirilir. Çünkü gerçek doğum günü sokak nümayişlerinin yapılmasına elvermeyecek kadar soğuktur. Kocası Prens Philip’in de doğduğu Haziran ayı münasip görülmüştür. Yani bir nevi Çin Komünist Partisi mensupları gibi, doğdukları tarih ve politik doğum günleri gibi.
Kraliçe, 2015 yılında büyük büyük nenesi Viktoria’nın tahtta rekorunu kırar, 2017 yılında safir jübilesini yapar. 2020 yılı itibariyle ise 67 yıllık saltanatını sürdürmektedir. Ayrıca çikolata tutkusunu, gizem içerikli kitap okuma sevdasını, bulmaca çözme ve güreş maçı seyretme merakını da belirtmek gerekir. Atlara ve at yarışılarına tutkusu ise hepimizin malumudur.