Lefkoşa’daki belediye seçimi Ulusal Birlik Partisi Hükümeti’nin icraat yapmaması için bir gerekçe mi?
Asla olamaz.
Bu vatandaş UBP Kurultayı bitsin, hükümet icraatlarına başlasın diye çok bekledi. Ve beklerken de çok acı çekti.
Şimdi Lefkoşa’daki seçimi mi bekleyecek?
UBP’lilere, yani UBP’yi ve dolayısı ile hükümeti-meclisi yönetenlere birilerinin çıkıp “kurultayınız bitti beyler, kolları sıvayın ve icraata başlayın” demesi gerekir.
Gerekir de ne olur?
Meclis başkanı feryat ediyor; “Bu Meclis misyonunu tamamladı” diye.
Çünkü UBP meclisin yüzde 60’ını kontrol ediyor ama meclisin toplanması için yeter sayıyı bir araya getiremiyor.
Meclisin gündemindeki onlarca yasa tasarısı görüşülmeyi ve yasalaşmayı bekliyor ama UBP’li milletvekillerinin umurunda değil.
Meclis, başkanının dediği gibi misyonunu kaybetti.
Hükümet ise hala kurultay şokundan çıkamadı.
Ve memleket hala icraatı bekliyor.
Çözülmeyen devasa sorunlar vatandaşı her geçen gün daha da eziyor.
***
Peki Meclis’in yüzde altmışını kontrol edecek denli büyük bir gücü ve hükümetin tamamını elinde bulunduran UBP’nin icraat yapma yeteneği kaldı mı?
Esas tartışılması gereken budur.
Bunu sadece muhalefet partilerinin değil bizatihi UBP’lilerin tartışması gerekir.
Parti içi çekişmeler ve kurultay kavgaları nedeniyle Başbakan “erken seçim” sopasını göstermişti.
İsyancı UBP’lilere “oturun oturduğunuz yerde yoksa erken seçim kararı alırım” demişti.
UBP’deki isyancılar oturdukları yerde oturuyorlar.
Peki UBP’deki yönetenler ne yapıyor?
Yaptıkları isyancılardan farklı şeyler değil.
Üstelik onların eleştirilerini haklı kılacak şeyler.
UBP’yi yönetenler kritik bir rol ayrımında bulunuyorlar.
Ya kolları sıvayıp artık icraat yapmaya başlayacaklar ya da kurultay döneminde sık sık dile getirdikleri erken seçim kararı alacaklar.
Bu ülkenin bu tarzla bir yere gitmeyeceği açıktır.
Hatta uçuruma sürükleneceği aşikardır.
13 gün sonra Lefkoşa’daki belediye seçimleri de bitecek.
Tüm mazeretler ortadan kalkacak.
Sonra ne olacak?
Kıbrıs Türkü UBP kamburuyla iki sene daha yaşayamaz.
Bu kesindir…
(Havadis'ten)