EKONOMİ

Küresel piyasalarda gözler ABD'de açıklanacak istihdam verilerine çevrildi

- ABD'de yeniden başkan seçilen Donald Trump'ın izleyeceği politikaların ekonomi üzerindeki olası etkilerine ilişkin soru işaretleri varlığını korurken, Trump'ın kabinede görev vereceği isimleri açıklamaya başlaması, siyasi belirsizliklerin azalmasını sağladı - Gelecek hafta yurt içinde kasım ayına ilişkin enflasyon verileri takip edilecek

İSTANBUL (AA) - MAHMUT ÇİL - Küresel piyasalarda, ABD'nin seçilmiş başkanı Donald Trump'ın gelecek dönemde uygulaması beklenen tarifelere yönelik söylemleri ve jeopolitik risklerin etkisiyle geçen hafta karışık bir seyir izlenirken, gelecek hafta gözler ABD'de açıklanacak istihdam verileri başta olmak üzere yoğun veri gündemine çevrildi.

ABD'de yeniden başkan seçilen Trump'ın izleyeceği politikaların ekonomi üzerindeki olası etkilerine ilişkin soru işaretleri varlığını korurken, Trump'ın kabinede görev vereceği isimleri açıklamaya başlaması, siyasi belirsizliklerin sınırlı da olsa giderilmesine yardımcı oldu.

Trump, Hazine Bakanlığı için Amerikalı yatırımcı ve hedge fon yöneticisi Scott Bessent'i aday gösterdi. Bessent'in dünyanın önde gelen uluslararası yatırımcılarından, jeopolitik ve ekonomik stratejistlerinden biri olarak büyük saygı gördüğünü belirten Trump, Bessent'in hikayesinin "Amerikan Rüyası"nın bir örneği olduğunu aktardı.

Senatonun onayını alarak göreve başlaması beklenen Bessent, yaptığı açıklamada doların dünya rezerv para birimi statüsünü korumaya odaklanacağını söyledi.

Trump, Önce Amerika Politika Enstitüsü Başkanı Brooke Rollins'i de Tarım Bakanlığına aday gösterdiğini bildirdi.

Bununla birlikte, Rusya ile Ukrayna arasındaki gerilimle artan jeopolitik risklerin güç kazanmaya devam etmesi, savaşın gıda ve enerji başta olmak üzere sektörel yansımaları enflasyonist baskıları canlı tutarak risk algısının yükselmesine neden oluyor.

Geçen hafta ABD'de açıklanan makroekonomik verilere göre, ABD ekonomisi, tüketici harcamalarındaki artışın da etkisiyle yılın üçüncü çeyreğinde yüzde 2,8 ile tahminlere paralel büyürken, ülkede kişisel tüketim harcamaları, ekimde aylık yüzde 0,4 arttı.

ABD Merkez Bankasının (Fed) enflasyon göstergesi olarak dikkate aldığı, gıda ve enerji kalemlerinin hesaplama dışı tutulduğu çekirdek kişisel tüketim harcamaları fiyat endeksi de ekimde aylık bazda yüzde 0,3 artarken, yıllık bazda yüzde 2,8 ile 6 ayın en yüksek artışını gösterdi.

Bu dönemde çekirdek kişisel tüketim harcamaları fiyat endeksindeki artış aylık ve yıllık bazda piyasa beklentilerine paralel bir seyir izledi.

Öte yandan, geçen hafta açıklanan Federal Açık Piyasa Komitesi'nin (FOMC) 6-7 Kasım'da düzenlenen toplantısına ilişkin tutanakları para politikasında ihtiyatlı bir yaklaşımın sürdürüleceğini ortaya koyarken, Fed'in gelecek dönemde faiz oranları düşürmede acele etmeyeceğini ve veri merkezli karar almanın uygun olacağının düşünüldüğünü gösterdi.

Politika faizinin beklentiler dahilinde 25 baz puan düşürülerek yüzde 4,50-4,75 aralığına indirildiği son toplantının tutanakları, yetkililerin enflasyonu düşürmede kaydedilen ilerlemenin sekteye uğraması durumunda faiz indirimlerine ara verilmesi olasılığını ele aldığını ortaya koydu.

Analistler, bir yandan Fed'in para politikasında ihtiyatlı duruşu sürdüreceği, bir taraftan da ABD'de ikinci kez başkan seçilen Trump'ın uygulamayı planladığı tarifelerin ekonomiye yansımalarına ilişkin belirsizliklerin risk iştahını etkilediğini kaydetti.

Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Standard & Poor's (S&P) küresel ekonomik görünüme ilişkin geçen hafta yayımladığı raporunda, küresel ekonominin 2025 yılına nispeten iyi bir konumda başlayacağını bildirdi. Raporda, dünya ekonomisinin bu yıl yüzde 3,3 ve gelecek yıl yüzde 3 büyümesinin beklendiği kaydedilirken, ABD ekonomisinin bu yıl yüzde 2,7 ve gelecek yıl yüzde 2 büyümesinin tahmin edildiği vurgulandı.

Söz konusu gelişmelerle para piyasalarındaki fiyatlamalarda Fed'in yılının son toplantısında yüzde 66 ihtimalle 25 baz puan faiz indirimi yapacağı öngörülürken, yüzde 34 ihtimalle politika faizini sabit tutacağı fiyatlanıyor.

ABD 10 yıllık tahvil faizi geçen hafta yüzde 4,18 seviyesine gerilerken, altının ons fiyatı haftalık bazda yaklaşık yüzde 2,4 azalışla 2 bin 650 seviyesine düştü.

Emtia tarafında Brent petrolün varil fiyatı geçen hafta yüzde 3 azalışla 72,3 dolara düşerken, dolar endeksi de 105,7 seviyesine geriledi.

- New York borsası pozitif seyretti

ABD'de Şükran Günü nedeniyle perşembe günü kapalı olan, dün ise yarım gün işlem görülen pay piyasalarında geçen hafta pozitif bir seyir izlendi.

ABD'de indirimli alışverişlerin tüm ülkeye yayıldığı Efsane Cuma (Black Friday) nedeniyle perakende satışların ve perakende şirketlerin hisselerinin yatırımcıların odağında olduğunu belirten analistler, ABD Ulusal Perakendeciler Birliği'nin (NRF) verilerine göre bu yıl Şükran Günü'nden Siber Pazartesi'ye kadar 183,4 milyon kişinin alışveriş yapmasının beklendiğini kaydetti.

Haftanın son işlem gününde Lam Research'ün hisseleri yüzde 3,2, KLA'nın hisseleri yüzde 2,3, Nvidia'nın hisseleri yüzde 2,2 ve Applied Materials'ın hisseleri yüzde 2 değer kazandı.

ABD'li perakende zincirlerinden Target'ın hisseleri yüzde 1,7 Walmart'ın hisseleri yüzde 0,7 ve Macy's'in hisseleri yüzde 1,8 yükseldi.

Bu gelişmelerle, haftalık bazda S&P 500 endeksi yüzde 1,06, Nasdaq endeksi yüzde 1,13 ve Dow Jones endeksi de yüzde 0,96 yükseldi.

Gelecek hafta pazartesi imalat sanayi Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI), salı günü JOLTS açık iş sayısı, çarşamba ADP özel sektör istihdamı, Fed Başkanı Jerome Powell'ın konuşması, hizmet sektörü PMI, Fed'in Bej Kitap raporu, perşembe dış ticaret dengesi ile haftalık işsizlik maaşı başvuruları, cuma günü ise istihdam raporu verileri takip edilecek.

- Avro Bölgesi'nde gözler büyüme verisinde

Avrupa borsalarında, Rusya ile Ukrayna arasında gerilimin devam etmesiyle geçen hafta karışık bir seyir izlenirken, yeni haftada gözler Avro Bölgesi'nde büyüme ve Avrupa Merkez Bankası (ECB) Başkanı Christine Lagarde'ın konuşmasına çevrildi.

Geçen hafta açıklamalarda bulunan Lagarde, Avrupa'nın siyasi liderlerine gümrük vergileri konusunda Donald Trump'la iş birliği yapma ve ABD'de üretilen daha fazla ürünü satın alma çağrısında bulundu. Lagarde, sert bir ticaret savaşının küresel ekonomik büyümeyi yok etme riski taşıdığı uyarısında bulundu.

Öte yandan, bölge genelinde resesyon endişeleri varlığını korumaya devam ederken, bu hafta açıklanacak verilerden alınacak sinyallerin ECB'nin gelecek dönemde izleyeceği patika hakkında bilgi vermesi bekleniyor.

ECB Başekonomisti Philip Lane hafta içinde yaptığı konuşmada, ekonomiyi desteklemek için para politikasının çok uzun süre kısıtlayıcı kalmaması gerektiğini ifade ederek, aksi takdirde ekonominin yeterince büyüyemeyeceğine ve bu kez de düşük enflasyon sorununun ortaya çıkabileceğine işaret etti.

ECB üyesi ve Fransa Merkez Bankası Başkanı Francois Villeroy de Galhau ise bankanın aralık ayında daha büyük bir faiz indirimi için seçeneklerini açık tutması gerektiğini ve politika faizinin büyümeyi teşvik edecek bir seviyeye düşebileceğini söyledi.

Makroekonomik veri tarafında ise Almanya'da ekimde yüzde 2 olan yıllık Tüketici Fiyat Endeksi(TÜFE), kasımda beklentilerin altında artarak yüzde 2,2'ye yükseldi. Avro Bölgesi'nde ekimde yüzde 2 olan yıllık TÜFE, kasımda öngörülere paralel olarak yüzde 2,3'e yükseldi.

Bu gelişmelerle İngiltere'de FTSE 100 endeksi yüzde 0,31 ve Almanya'da DAX 40 endeksi yüzde 1,57 yükselirken, Fransa'da CAC 40 endeksi yüzde 0,27 ve İtalya'da MIB 30 endeksi yüzde 0,24 geriledi.

2 Aralık haftasında, pazartesi Almanya ve Avro Bölgesi'nde imalat sanayi PMI, çarşamba Avro Bölgesi'nde Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE) ve ECB Başkanı Lagarde'ın konuşması, perşembe günü Avro Bölgesinde perakende satışlar ve cuma günü Avro Bölgesi'nde büyüme takip edilecek.

- Asya borsaları karışık seyretti

Asya tarafında da geçen hafta karışık bir seyir izlenirken, Çin'in ABD ile yeni bir ticaret savaşı konusunda isteksiz olabileceği yönündeki beklentiler ülkedeki pay piyasalarını destekledi.

ABD'de başkan seçilen Donald Trump'ın yüksek tarife ve göç kısıtlamaları gibi atacağı korumacı adımların küresel ticarete nasıl bir etki yapacağına ilişkin belirsizlik sürerken, Çin tarafının gerilimi tırmandırmak yerine müzakere yolunu tercih edebileceği tahmin ediliyor

Bununla birlikte Çin'de hükümetin olası tarifelerin etkisini azaltmak için gelecek ay ekonomiyi destekleyici adımlarına devam edeceğine ilişkin haber akışı Çin piyasalarındaki risk iştahını canlı tutuyor.

Bölgede geçen hafta açıklanan verilere göre, Çin'in sanayi şirketlerinin karları ekim ayında iyileşme işaretleri gösterdi. Ulusal İstatistik Bürosu verilerine göre, eylül ayında yüzde 27,1'lik düşüş yaşayan sanayi karları, ekimde bir önceki yıla göre sadece yüzde 10 düştü.

Ayrıca, bu ay Çin'de gösterge faizi işlevini yerine getiren 1 ve 5 yıllık kredi faiz oranlarının (LPR) sabit kalmasının ardından Çin Merkez Bankası (PBoC), ana politika faizi niteliğindeki 1 yıl vadeli borçlanma faizini de değiştirmedi.

PBoC, geride bıraktığımız haftada, "Orta Vadeli Kredi Aracı" (MLF) adı verilen mekanizmayla piyasaya 900 milyar yuan (124,24 milyar dolar) para aktardığını bildirdi. Merkez Bankası piyasaya 1 yıl vadeli yüzde 2 faizle borç verirken politika faizi niteliğindeki borçlanma faizi oranını korudu.

Japonya'da ise TÜFE yıllık yüzde 2,6 ve çekirdek TÜFE yıllık yüzde 2,2 yükselerek beklentileri geride bırakırken, sanayi üretimi aylık yüzde 3 artsa da öngörüleri karşılayamadı.

Bu gelişmelerle haftalık bazda Çin'de Şanghay bileşik endeksi yüzde 1,81 ve Hong Kong'da Hang Seng endeksi yüzde 1,01 yükselirken, Japonya'da Nikkei 225 endeksi yüzde 0,20 ve Güney Kore'de Kospi endeksi yüzde 1,86 düştü.

Gelecek hafta pazartesi Japonya ve Çin'de imalat sanayi PMI, çarşamba Japonya ve Çin'de hizmet sektörü PMI ve cuma günü Japonya'da öncü endeks izlenecek.

- Yurt içinde gözler kasım ayına ilişkin enflasyon verisine çevrildi

Yurt içi piyasalarda geçen hafta alıcı bir seyir öne çıkarken, Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, haftalık bazda yüzde 1,07 değer kazanarak cuma gününü 9.652,00 puandan tamamladı.

Geçtiğimiz hafta yurt içinde açıklanan verilere göre, Gayri Safi Yurt İçi Hasıla (GSYH) 2024 yılı üçüncü çeyrek ilk tahmini, zincirlenmiş hacim endeksi olarak geçen senenin aynı çeyreğine göre yüzde 2,1 arttı.

Buna ek olarak, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulu (PPK) Toplantı Özeti'nde, “Üçüncü çeyreğe ilişkin göstergeler yurt içi talebin yavaşlamaya devam ederek enflasyondaki düşüşü destekleyici seviyelere yaklaştığını ima etmektedir.” denildi.

Bunların yanı sıra, dolar/TL, haftayı bir önceki kapanışın yüzde 0,5 üzerinde 34,6921'den kapattı.

Yeni haftada, pazartesi imalat sanayi PMI, salı günü enflasyon, çarşamba günü dış ticaret dengesi ve perşembe günü haftalık para ve banka istatistikleri takip edilecek.

AA Finans Enflasyon Beklenti Anketi'ne katılan ekonomistler, kasım ayında Tüketici Fiyat Endeksi'nin (TÜFE) yüzde 1,98 arttığını tahmin ediyor.

Ekonomistlerin kasım ayı enflasyon beklentilerinin ortalamasına göre (yüzde 1,98), bir önceki ay yüzde 48,58 olan yıllık enflasyonun yüzde 46,71'e ineceği öngörülüyor.

Öte yandan, ekonomistlerin 2024 sonu enflasyon beklentisi kasımda yüzde 45,07 oldu.

Analistler, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 9.700 ve 9.800 puanın direnç, 9.500 ve 9.450 seviyelerinin destek konumunda olduğunu kaydetti.