Köprüler yıkılırken...
Bu kıyıda hüzün...
Karşıda umut...
Yüreği olan geçmek ister...
Ama peş peşe yıkılıyor köprüler...
*
Daha dün...
Medeni dünyaya ulaşmak için seksen yılda zar zor kurulmaya çalışılan çağdaş eğitim köprüsü yıkıldı...
Cumhurbaşkanları 4+4+4 yasasını imzaladı...
Hangi vicdandır?..
Karşıda uygar bir dünya varken... O dünyanın birer uygar bireyi olmak için hevesle koşan çocuklarımızın önündeki köprüleri yıkmak...
Bu kadar mı acımasız ve saygısız olur insan çocuklarına karşı, sırf kendi dinci zihniyeti sürüp gitsin diye?..
*
Azmimizi köprülerimize ayak yaparız...
Tasalarımız kolon, sabrımız kirişler...
Köprüler yıkıldıkça köprüler kurarız...
Karşı kıyıya atmak için kendimizi bir koşu...
Ama...
Bir bir yıkılıyor köprüler...
*
Gazetelerdeki “Yıkılan köprü canları alıp götürdü” haberlerini okurken, son zamanlarda ne çok köprünün yıkıldığını düşündüm...
Hayallerimiz öte yanda...
Karşı kıyıda kaldı; kızlı oğlanlı çocuklarımızın el ele tutuşup güven içinde kutladıkları ulusal bayramlarımız...
Modern eğitim...
Laik, çağdaş bir yurt...
Barış...
Özgürlük...
Güven...
Huzur...
Geçemedik bir türlü...
Bulanık sularda kaybolduk...
Çöktü köprü...
*
Son zamanlarda her gün yüreklerimizde bir köprü çöküyor...
Karanlıktan aydınlığa...
İlkellikten uygarlığa...
Nefretten insanlığa...
Ortaçağdan çağdaşlığa...
Köprüler kurmak isteriz, yüreği olanlar geçmek ister...
Ama azgın bulanık sulara dayanmıyor...
Peş peşe yıkılıyor köprüler...
(Cumhuriyet)