Komadaki KKTC ve Türkiyeli yetkililer

“KKTC kamu yönetiminin en temel eksikliği devletin merkezinde politika oluşturacak, öncelikleri belirleyecek, oluşturulan politikaların uygulanmasını koordine edecek, izleyecek ve denetleyecek bir kapasitenin olmaması.”

Bu ifade Türkiye ile KKTC arasında imzalanan ekonomik paketle ilgili değerlendirme raporunda yer aldı.
Demokrat Parti bu ifadeye sert hatta siyasal pozisyonuna bakıldığında çok sert  denilebilecek bir tepki gösterdi.
DP Genel Sekreteri Bengü Şonya  bu ifadeyi “büyük bir aşağılama” olarak niteledi ve Başbakan irsen Küçük’ü istifaya davet etti.
Bir adım öteye geçerek Türkiye hükümetini de eleştirdi.
Hem de ne eleştiri; Kullanılan ifade şu;
Ülkemizin tüm ekonomik değerleri yabancılara peşkeş çekilirken bu peşkeşi talep edenler peşkeşi kabul edenler hakkındaki düşüncelerini aşağılayıcı bir şekilde ve çekinmeden rapora döktükleri bir döneme şahit oluyoruz.
DP,  “ekonomik değerlerimiz yabancılara peşkeş çekiliyor” derken KKTC’de yatırım yapan Türkiye sermayesini kastediyor.
Peşkeş çektiren de UBP Hükümeti.
Meseleyi DP açısından değerlendirirsek,  DP, Genel Sekreteri eliyle bazı kesimlerin bir süredir yüksek sesle dile getirdikleri çizgiye geldi.
Bu çizgi de şudur; “Kıbrıs Türkü hem kültürel hem de ekonomik açıdan günden güne eriyor, tüm değerlerini kaybediyor.”
Üstelik sürekli olarak hakarete de maruz kalıyor.
UBP hükümetinin tavırları da buna çanak tutuyor.
DP’nin de dillendirdiği bu noktayı bir kenara koyarak meselenin özüne bakalım;

      ***

Raporda yer alan görüşleri tek tek ele alacak olursak;
“KKTC kamu yönetiminin en temel eksikliği devletin merkezinde politika oluşturacak…”
Kamu yönetiminin devletin merkezinde politikalar oluşturulamadığından bahsediyor.
Şimdi çıkıp biri söylesin;  Devlet merkezli hangi politikalar var?
“Öncelikleri belirleyecek, oluşturulan politikaların uygulanmasını koordine edecek, izleyecek ve denetleyecek bir kapasitenin olmaması…”
Olmayan politikaların zaten önceliği, uygulanması, koordinasyonu ve denetlenmesi de olamaz.
Kamu yönetimi eskilerin deyimi ile “kişisel ikbal peşinde koşan” politikacıların eliyle çökertildi.
Parti kurultayları ile de ortadan kaldırıldı.
Kamu yönetimi unsuru bürokrasinin önemli bir bölümünü de kapsar.
Bu memleket “başbakan istifa” diye alkış tutan müsteşarlar ve daire müdürlerini de gördükten sonra hangi kamu yönetiminden bahsedilebilir?
KKTC Kamu Yönetimi çoktan çöktü.
KKTC’nin kendisi de ağır yaralı olarak komadadır.
Herkesin bunu anladığı gün sil baştan yeni bir yönetim oluşturulabilecek.
Gücümüze giden de şudur;
Bu gerçeği Türkiye’den bir yetkilinin dile getirmesi.
Haklı bir gücengenlik olabilir.
Ama yaşadığımız korkunç gerçeği asla değiştirmez…

(Havadis'ten)