Kovid karantinası sırasında Londra’ya gelerek görevine başlayan KKTC temsilcisi Büyükelçi Çimen Keskin, ada dışında en fazla Kıbrıs kökenli Türkün yaşadığı İngiltere’deki vatandaşlarının refah, sağlık ve huzurunun öncelikleri olduğunu belirterek, “Herkesin vatanını sevdiğine inanıyorum” dedi.
Çimen Keskin, göreve başladığı Ağustos 2021’den bu yana geçen süreyi değerlendiren Çimen Keskin, “İngiltere’deki Kıbrıs Türk toplumunun dinamizminin, memleket sevgisinin kendisini çok etkilediğini” ifade etti.
Görevin, Brexit ve covid sonrası travmatik bir ortamda devraldığını belirten Büyükelçi Çimen Keskin, şunları söyledi:
“Pandeminin gölgesinde tüm sektörler etkilenmişti. Göreve geldiğimden bu yana ülkede 3 Başbakan, 3 Dışişleri Bakanı, iki hükümdar gördük. Bu dördüncü dış görevim, iki ayrı dönem toplamda 9 yıl İtalya, bir dönem Bahreyn’den sonra, ada dışında en çok vatandaşımızın yaşadığı İngiltere. Genelde dış görevde alışmak için kendimize ortalama 6 ile 12 ay zaman tanırız. Kovid bu süreci zorlaştırdı.
İngiltere Kıbrıs adasıyla tarihten gelen bağları olan bir ülke. Hem buradaki gerçekten hatırı sayılır yoğun Kıbrıs Türk nüfusunun oluşu... Bir de tabi tarihten gelen bağımızdan dolayı Kıbrıs sorununu en iyi bilen ülkelerden bir olması açısından İngiltere ile ilişkilerimiz çok önemli.”
TOPLUMUN DİNAMİZMİ BENİ ÇOK ETKİLEDİ
“İngiltere ile mevcut siyasi ilişkilerimizin sürdürülmesi,geliştirilmesi. İngiliz Dışişleri ve İngiltere Parlamentosuyla ilişkileri geliştirme temsilciliğimizin misyonlarından.
Konsolosluk işleri ve toplum ilişkilerimiz de misyonlarımızdan. Burada ilk kez görev yaptığım için hiç bir önyargıyla gelmedim. Gördüm ki farkındalık ve algılar daha güçlü. Toplumun dinamizmi, ülke sevgisi beni çok etkiledi.
3’üncü, 4’üncü nesle geçmiş Kıbrıs Türkünün her alanda hukuk, sanat, sivil toplum dallarında gurur kaynağı olmaları, her alanda başarılı olmaları, ülkelerine olan bağlılıklarını görmek beni çok umutlandırdı ve sevindirdi.
Genç, iyi eğitilmiş ve sosyal medyayı çok aktif kullanan bir nesil geliyor. Her görüşten, arka plandan vatandaşımız var. Herkesin vatanını sevdiğine inanıyorum.”
FESTİVAL
Geçtiğimiz yıllarda yapılan Kıbrıs Türk festivallerine ilişkin sorumuza Büyükelçi Keskin şu yanıtı verdi:
“Böyle demokratik ülkede, sivil toplumun gücü büyük, her görüşten insanımız var . Kıbrıs Türk sivil toplumu kişilik sahibi, bağımsız, özgür bir toplumdur. Gücü bağımsızlığındadır, rüştünü ispatlamıştır. Gönül ister ki ortak paydayı unutmadan, yapılacak bir faaliyet olsun. Bunlar Kıbrıs Türk halkının bir parçası olan toplumumuza mal edilecektir. Ülkemizi tanıtacaksak, Kıbrıs Türküne zarar vermeden yapılsın. Festivallerin amacı da kamu oyu yaratmak, ülkeyi tanıtmaktır. Festivaller Kıbrıs Türk toplumunun gücü ve dinamizmini yansıtsın. Birbirlerine zarar vermeden, destekleyerek yapılsın.”
İngiltere’deki yeni nesil Kıbrıslı Türklerle ilgili “ siyaset için de geliyorlar” diyen KKTC Büyükelçisi, “ Gençlerimizi belki toplantılarda görmüyoruz. Ancak siyasi etkinlik ve sivil toplum aktivizmine katılımları var. Sosyal medyada çok yaygın ve faaller. Avrupa’daki ilk Türk toplumsal oluşumlar, sivil toplumsal birliktelikler Kıbrıslı Türkler tarafından başlatıldı. Şimdi mecralar değişti, Kıbrıs Türk gençliği geliyor.”
VATANDAŞLARIMIZIN SAĞLIK, REFAH ve HUZURU ÖNCELİĞİMİZ
Görüşmemize Misyon Şefi Yardımcısı Tahir Tahir, Konsolos Namık Cafer, Konsolos Yardımcısı İsmail Şahinoğlu ve Basın Ataşesi Esra Emin ile katılan Çimen Keskin, Birleşik Krallık’taki Kıbrıs Türk toplumuna da mesaj verdi:
“Vatandaşlarımızın sağlığı, refahı, huzuru bizim en öncelikli sorumluluğumuz. Temsilciliğimiz ikinci evleridir. Kapımız herkese açıktır. Çok uyumlu, canla başla 7/24 çalışan bir ekibimiz var.
Buradaki Kıbrıslı Türk kardeşlerimiz, ülkemizin asli temsilcileridir. Bunu akılda tutmak lazım. Ülkemizin yararına olan her konudaki çalışmada temsilciliğimize destek olsunlar. Görüş ve çalışmaları çok önemlidir. Ülkemizin yararına olan faaliyetlere görüş ve tecrübeleriyle destek versinler. Kollektif akılla. Onlarla gurur duyuyoruz. Ülkeleriyle olan gönül bağlarının hala canlı olduğunu, takdirle görüyoruz. Dilimizi ve kültürümüzü çocuklarını okullarımıza göndererek devam ettirsinler. Kuzey Kıbrıs’tan 12 öğretmenimiz var. Onları 9 okula gönderiyoruz. Tüm vatandaşlarımıza sevgi ve saygılarımızı sunuyoruz.”