GENEL

Karadağ Cumhurbaşkanı Milatovic, Türkiye'nin Balkanlardaki rolünü "yapıcı" olarak nitelendirdi:

- "Biz Türkiye'yi stratejik bir ortak olarak, güvenilir bir ortak olarak, bir dost olarak görüyoruz" - "Karadağ, dünyanın en iyi 10 destinasyonundan biri. Kendimizi Akdeniz'in bir mücevheri olarak görmeyi seviyoruz"

ANKARA (AA) - SÜMEYYE DİLARA DİNÇER - Karadağ Cumhurbaşkanı Jakov Milatovic Türkiye'nin, Balkan devletlerine yönelik yapıcı rolünü takdir ettiğini ve bölgedeki mevcut politik meselelere "yapıcı" bir şekilde yaklaştığını ifade etti.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın davetlisi olarak Türkiye'ye gelen Milatovic, Karadağ-Türkiye ilişkileri hakkında AA muhabirine konuştu.

Milatovic, Ankara'da bulunmaktan memnuniyet duyduğunu ve ziyaretinin, "mükemmel" olarak nitelendirdiği ikili ilişkilerinin bir yansıması olduğunu söyledi.

İki ülke arasındaki diplomatik ilişkilerin tesisinin bu yıl 145. yılının kutlandığını hatırlatarak, "Karadağ küçük bir Balkan ülkesi ama Türkiye ile kültürel, tarihi ve ekonomik ilişkilerimiz yoğun. Türkiye'yi Karadağ'ın stratejik ortağı olarak görüyoruz. Bunun yanı sıra, biz NATO müttefikiyiz. Ankara ziyaretimin aynı zamanda ilişkilerimizi daha da güçlendirmek adına doğru yönde atılmış bir adım olacağına inanıyorum." diye konuştu.

Milatovic, ikili ilişkilerin iyi olmasının Karadağ halkı ile Türk halkı arasındaki güven ve saygının bir yansıması olduğunu ve bunun tarihi ve kültürel bağlara dayandığını ifade etti.

- Türkiye'nin Balkanlardaki aktif rolü

Türkiye'nin Balkanlardaki rolüne değinen Milatovic, "Dış politikamızın bir boyutu, iyi komşuluk ilişkilerimiz. Bunlar Karadağ ve Türkiye'nin birlikte çalıştığı iki temel husus. Türkiye'nin Balkan devletlerine, Balkan ülkelerine yönelik yapıcı rolünü de çok takdir ediyoruz." diye konuştu.

Milatovic, Karadağ'ın 2017'de NATO'ya katıldığını, ülkesinin dış politikasının temel taşlarından birinin de NATO ittifakı içindeki güvenilir üyeliği olduğunu dile getirdi.

Ülkesinin Balkanlarda iyi bir komşu ülke olarak bilindiğine ve Türkiye açısından da böyle düşünüldüğüne inandığını söyleyerek, "Özellikle son birkaç yıldır, Balkan ulusları arasında güvenilir ve iyi bir komşu olarak algılanan Türkiye'nin rolünün güçlendiğini düşünüyorum ve Türkiye'nin rolünü çok takdir ediyoruz." dedi.

- Türkiye, Balkanlar'daki politik meselelere yapıcı bir şekilde yaklaşıyor

Milatovic, Balkan ülkelerinin ekonomik kalkınması açısından Türkiye'nin rol oynadığını ifade etti ve Türkiye'nin, Karadağ'dakiler de dahil olmak üzere bölge ülkelerindeki yatırımlarına değindi.

"Karadağ da dahil olmak üzere Türkiye ile bölge arasında muazzam bir ikili ticaret var ve bunun daha da güçlendirilebileceğini umuyorum. Türkiye'nin sadece Karadağ'da değil, genel olarak Balkanlar'daki rolünün çok yapıcı bir rol olarak algılandığına inanıyorum." diyen Milatovic, Türkiye'nin bölgedeki mevcut politik meselelere "yapıcı" bir şekilde yaklaştığını ifade etti.

Milatovic, örnek olarak, Türkiye'nin Sırbistan-Kosova arasındaki meselelere Karadağ ile benzer bakış açısıyla yaklaştığını, Bosna Hersek'e tutumunun ülkesiyle aynı olduğunu söyledi.

Karadağ ve Batı Balkanlar'daki ülkelerin çoğunluğunun Avrupa Birliği (AB) üyeliğine aday ülke olduğunu anlatan Milatovic, şöyle devam etti:

"Karadağ bu açıdan öncü bir ülke. AB üye devleti olduğumuzda, Karadağ'ın 2028 itibarıyla 28. üye devlet olabileceğini umuyoruz. Bunun ayrıca, Avrupa Birliği'nin bir parçası olarak iş birliğimizi güçlendirmek için başka bir fırsat yaratacağına inanıyorum. Türkiye ve Avrupa Birliği en büyük ticaret ortakları arasında ve Avrupa Birliği ile Türkiye arasında çok önemli bir ilişki var ve Karadağ da doğal olarak buna bağlı."

- İki ülke arasındaki ekonomik ilişkiler

Milatovic, Türkiye'nin Karadağ'daki en büyük yabancı yatırımcılardan biri olduğunu söyleyerek, konuya ilişkin 2023 verilerine atıfta bulundu ve yatırımların son yıllarda önemli ölçüde arttığını dile getirdi.

Bu artışın, Karadağ'ın Türk yatırımcılar arasında da çok cazip ve güvenilir bir destinasyon olarak iyi bir imaja sahip olduğunu gösterdiğini ve bundan memnuniyet duyduğunu dile getiren Milatovic, Türkiye ziyaretinin de ilişkileri daha iyiye taşıyacağını kaydetti.

Milatovic, ülkesinin Türkiye'den çok sayıda küçük şirkete ev sahipliği yaptığını söyleyerek, Karadağ'da gelişen bir Türk girişimciliği olduğunu anlattı.

Gün sonunda her şeyin güven ve karşılıklı saygıya dayalı olduğunu belirten Milatovic, iki ülke arasındaki ticaret hacminin 250 milyon avro olduğunu kaydetti.

Milatovic, ekonomik işbirliğinin bir diğer yönünde turizm olduğunun altını çizerek, ülkesinin Türk vatandaşları tarafından ziyaret edilen önemli destinasyonlardan biri olduğunu söyledi.

Türkiye'nin küresel turizmin bir güç merkezi olduğunu belirten Milatovic, "Karadağ, dünyanın en iyi 10 destinasyonundan biri. Kendimizi Akdeniz'in bir mücevheri olarak görmeyi seviyoruz. Özellikle son birkaç yıldır iki turizm sektörü arasında çok yoğun bir bağlantı olması bizi çok mutlu ediyor." diye konuştu.

Milatovic, ikili ilişkilerin iyi olmasının güven faktörünün yanı sıra, "iyi hava yolu bağlantısına" da bağlı olduğunu kaydederek Türk Hava Yolları ve Air Karadağ Hava Yolları'nın iki ülkeyi birbirine bağladığını kaydetti.

- Kültürel ilişkiler

Milatovic, iki ülke arasındaki kültürel ilişkilere değinerek, başka bir ilginç hususun da 1905 tarihli anayasaya göre Karadağ'ın, İslam'ı devlet nezdinde tanıyan ilk Avrupa ülkelerinden biri olduğunu söyledi.

"O dönem Karadağ devleti tarafından resmen tanınan dinlerden biriydi, Karadağ krallığının dini İslam'dı. Tüm bunlardan bahsetmemin sebebi, o zamanlar bile üzerine inşa etmeye istekli olduğumuz pek çok güzel şeye sahip olduğumuzu söylemekti." diyen Milatovic, halklar arasındaki diyaloğa işaret etti.

Milatovic, "Kültür demek, temelde insan demek. Karadağ'da yaşayan Türkler, Türkiye'de yaşayan Karadağlılar, bu iki ülke arasındaki doğal bir köprü." ifadesini kullandı.

Türk dizilerinin de kültürel etkileşim için, sadece Karadağ'da değil tüm dünyada başarılı bir elçi görevi gördüğüne işaret eden Milatovic, "Biz Türkiye'yi stratejik bir ortak olarak, güvenilir bir ortak olarak, bir dost olarak görüyoruz." dedi.