EKONOMİ

İSO Meclisi kasım ayı olağan toplantısı

- İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan: - "Bugün ekonomide yaşanılan sıkıntıların, rasyonel bir yol haritasıyla aşılması noktasında çok ciddi ve değerli bir süreçten geçiyoruz" - "Son bir buçuk yıldır adım adım kaybolan kredinin toplanıyor olması hafife alınmamalı ve değeri bilinmeli. Yani veri bazlı olmayan heyecana dayalı hareketlere geçmemek lazım"

İSTANBUL (AA) - İstanbul Sanayi Odası (İSO) Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan, toplumun düşük enflasyona olan güvenini yeniden kazanmak oldukça zorlu bir mücadeleyi gerektirdiğini belirterek, "Bugün ekonomide yaşanılan sıkıntıların, rasyonel bir yol haritasıyla aşılması noktasında çok ciddi ve değerli bir süreçten geçiyoruz." dedi.

İSO Meclisinin, "Merkez Bankası Politikalarının Sanayimiz, Üretim Hayatımız ve Finansal İstikrar Açısından Önemi" ana gündemiyle düzenlenen kasım ayı olağan toplantısı Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Fatih Karahan'ın katılımıyla gerçekleşti.

Toplantıda konuşan Bahçıvan, Avrupa ve küresel ekonomik dengelere değinerek, Avrupa'nın genelinde artan resesyon baskıları ve geri çekilen enflasyon nedeniyle Avrupa Merkez Bankası'nın ABD Merkez Bankasından (Fed) biraz daha erken başlattığı faiz indirimini eylül ve ekim aylarında sürdürdüğünü anımsattı.

Gelecek aylarda da bu eğilimin devam edeceğini aktaran Bahçıvan, "Avro Bölgesi'nde finansal koşullarda beklenen gevşemenin yanı sıra dezenflasyonun reel ücretleri ve dolayısıyla harcamaları desteklemesi gibi etkenlerle belli bir toparlanma bekleniyor. Ancak Avrupa’da yavaşlamanın yapısal tarafına ilişkin endişelerin de her geçen gün daha fazla arttığını görüyoruz." diye konuştu.

- "Toplumun düşük enflasyona olan güvenini yeniden kazanmak oldukça zorlu bir mücadele"

Bahçıvan, "en yumuşak karnımız" olarak nitelediği enflasyonda Merkez Bankası'nın çok net olarak enflasyonu düşürme hedefi koyduğunu ancak enflasyonun direnç gösterdiğini söyledi.

Enflasyonun ana eğilimindeki iyileşmenin halen istenen düzeyde olmadığını dile getiren Bahçıvan, şöyle devam etti:

"Benzer bir durum enflasyon beklentileri için de geçerli. Özellikle de hane halkı ile reel sektörün öngörüleri, sağlıklı fiyatlamayı son derece zorlaştıran seviyelerde. Şu bir gerçek ki toplumun düşük enflasyona olan güvenini yeniden kazanmak oldukça zorlu bir mücadeleyi gerektiriyor. Bugün ekonomide yaşanılan sıkıntıların, rasyonel bir yol haritasıyla aşılması noktasında çok ciddi ve değerli bir süreçten geçiyoruz.

Herkes için her günün kıymeti var. Burada disiplini elden bırakmamalıyız. Eğer, toplumun tüm kesimleri olarak ağır bedeller ödediğimiz ve sabırla beklediğimiz bu tedaviyi, diyeti, somut verilere dayanmadan ve erken bozarsak, bütün bu fedakarlıklarımızın heba olma riski var. Yani kredibilitemizi gün be gün, sabırla toplanmaya başlamışken bunun değerini bilmeliyiz. Son bir buçuk yıldır adım adım kaybolan kredinin toplanıyor olması hafife alınmamalı ve değeri bilinmeli. Yani veri bazlı olmayan heyecana dayalı hareketlere geçmemek lazım."

- "Üretim ve yatırımdan vazgeçme lüksü yok"

İSO Yönetim Kurulu Başkanı Bahçıvan, Türkiye'nin orta ve uzun vadeli hedeflerine ulaşmasının yolunun eğitimden altyapıya, vergi mevzuatından hukuk sistemine kadar tüm unsurlarıyla nitelikli üretim hayatı için seferber olmasından geçtiğinin altını çizdi.

Bahçıvan, "Ülkemizin koşullar ne olursa olsun üretimden ve yatırımdan vazgeçme gibi bir lüksü yok. Sınırlı mali kaynaklarımızı en etkin şekilde kullanarak, üretime, teknolojiye, dijitalleşmeye ve yeşil dönüşüme odaklanmak zorundayız. Bütün sanayi sektörlerimizde bu sürece ilişkin önemli eksikler olduğu kadar, kısa sürede önemli kazanımlar sağlayabilecek fırsatlar var. Ekonomimizde devam eden dengelenme sürecini aksatmaksızın, yüksek katma değerli bir üretim ekosistemini önceliklendiren, teknolojik dönüşümü ve yenilikçiliği ödüllendiren, nitelikli finansman kanallarını genişletmemiz gerektiğinin de altını çizmek istiyorum." diye konuştu.

Bahçıvan, sanayicilerin Merkez Bankası'ndan taleplerine değinerek, reeskont kredilerinin doğrudan Eximbank üzerinden kullandırılmasının faydalı olacağını düşündüklerini belirtti.

Reeskont kredilerinde teminat mektubu şartının kaldırılması veya bu konuda bankalara bir üst limit getirilmesini talep ettiklerini kaydeden Bahçıvan, sözlerini şöyle tamamladı:

"Reeskont kredilerine uygulanan faiz düşürülerek TL kredileri daha cazip hale getirilmelidir. Uzun zamandır gündemden kaldırılan döviz bazlı reeskont kredilerinin tekrar kullandırılmaya başlaması için uygun zaman olduğunu değerlendiriyoruz. Bağımsız denetime tabi şirketlerin TL cinsinden nakdi ticari kredi kullanımlarında uygulanan, '10 milyon lira üzerinde döviz bulundurmama ve döviz varlıklarının aktiflerine oranının yüzde 5'i aşmama' kısıtlamaları esnetilmelidir.

İhracatçı firmalara halen yüzde 30 olan döviz bozdurulma zorunluluğu artık kaldırılmalı veya kademeli olarak azaltılmalıdır. Kredi kullanımını kısıtlayıcı uygulamalar nedeniyle bugün sanayicilerimiz cezai yaptırımlarla karşı karşıya kalabilmektedir. Bu tür düzenlemelerin büyük bölümü kaldırılmış olmakla birlikte halen bir kısmı geçerliliğini korumaktadır. Bu düzenlemelerin tümüyle kaldırılması gerektiği görüşündeyiz. İhracat amacı dışında talep edilen döviz bazlı uzun vadeli krediler bankalar tarafından güçlü projelere verilmektedir. Bu doğrultuda, kredi büyümesindeki kısıtlama döviz bazlı uzun vadeli krediler için esnetilmelidir."