İngiltere’de, Muhafazakar Parti hükümeti yeni vize düzenlemesi kapsamında, AB üyesi olmayan ülkelerden gelen 500 binden fazla göçmene “dijital vize”ye geçmeleri için yıl sonuna kadar süre verdi. Ancak İçişleri Bakanlığı’nın ilgili uyarı mektubunun çoğu doğrudan göçmenlere ulaşmayıp, avukatlarına gitti.
Hukukçular ve göçmen hakları savunucuları, göçmenlerin yeni dijital vizelere geçmeleri için son tarih koyan hükümetin, yeni bir skandala yolaçabileceği uyarısında bulundu.
Birleşik Krallık’ta kalma izni olan tahminen 500.000 veya daha fazla AB üyesi olmayan göçmenin, ikamet etme, kira, çalışma ve sosyal yardım talep etme haklarının kanıtı olan fiziksel biyometrik ikamet izinlerini (BRP’ler) dijital e-vizelerle yılın sonuna kadar değiştirmeleri gerekecek.
Bunun için de, E-vizelerine erişebilmek için kişilerin bir Birleşik Krallık Vize ve Göçmenlik Bürosu (UKVI) dijital hesabı açmaları gerekecek.
İçişleri Bakanlığı kısa bir süre önce BRP sahiplerinden oluşan bir deneme grubuna dijital hesap açmaları için e-posta yoluyla davetiye gönderdi, ancak birçok göçmen İçişleri Bakanlığı irtibatlı avukatlarının e-posta adresini kullandığından bu e-postaların birçoğu göçmenlerin kendileri yerine avukatlarına gitti.
Buna ek olarak, veri güvenliği nedeniyle kişisel bilgiler davetiyelerden çıkarıldığı için, avukatlar e-postaların potansiyel olarak binlerce müvekkilinden hangisine gönderildiğini bilemeyecek, bu da onları iletemeyecekleri anlamına geliyor.
The Guardian’da yer alan habere göre, Göçmenlik Hukuku Uygulayıcıları Derneği Hukuk Direktörü Zoe Bantleman, “31 Aralık’tan sonra e-vizesine erişimi olmayan bir kişi Birleşik Krallık’taki statüsünü kanıtlayamayacak. İçişleri Bakanlığı bu kişileri ‘Windrush’ kuşağı üyeleriyle benzer bir duruma soktu. Statüleri var ama bunu kanıtlayamıyorlar. İçişleri Bakanlığı’nın konuyla ilgili iletişiminin yetersizliği göz önüne alındığında, 2024 yılı sonuna kadar e-vize başvurusunda bulunmayan binlerce insan olacağını varsaymak doğru olacaktır” dedi.
Bu yazdan itibaren herhangi bir BRP sahibi davetiye olmadan UKVI dijital hesabı açabilir. Ancak göçmenlik avukatları hükümetin planladığı tanıtım hamlesinin, İngilizceyi ana dili olarak konuşamayan ya da internete hazır erişimi olmayan yaşlı ya da yoksul pek çok kişiyi gözden kaçıracağından korkuyor.
İnsan hakları yardım kuruluşu Helen Bamber Vakfı’nda konut ve refah müdürü olan Zoe Dexter, hükümetin planlarını kaotik olarak nitelendirdi. Dexter şunları söyledi:
“İçişleri Bakanlığı’nın kimlik belgelerini dijital ortama aktarma hamlesi, aralarında mülteciler ile insan ticareti ve işkence mağdurlarının da bulunduğu ve kimlik belgeleri aldıkları yardımlarla bağlantılı olan yüz binlerce kişiye büyük bir mali yük getirecektir.”