İngiltere'nin Luton şehrinde British Turkish Assocation'ın (BTA) ev sahipliğinde "15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü" dolayısıyla anma programı ve panel düzenlendi.
Panele, Türkiye'nin Londra Büyükelçisi Ümit Yalçın, AK Parti Rize Milletvekili ve NATO Parlamenter Asamblesi Türk Grubu Başkanı Osman Aşkın Bak, Lordlar Kamarası Üyesi Hüseyin Kurban, AK Parti İstanbul Milletvekili Zafer Sırakaya ile Luton Türk Eğitim ve Kültür Merkezi Başkanı Atilla Üstün'ün yanı sıra çok sayıda Türk ve İngiliz davetli katıldı.
Kur'an tilavetiyle başlayan programda, 15 Temmuz darbe girişiminde hayatını kaybedenler anısına saygı duruşunda bulunuldu ve İstiklal Marşı okundu.
"HALKIN FEDAKARLIĞI VE MÜCADELESİ DAİMA HATIRLANMALI"
Luton Türk Eğitim ve Kültür Merkezi Başkanı Atilla Üstün, panelin açılışında yaptığı konuşmada, 15 Temmuz darbe girişiminde hayatını kaybedenlerin ve yaralananların ortaya koyduğu fedakarlığın ve mücadelenin daima hatırlanması gerektiğini dile getirdi.
"Bu fedakarlık, ülkenin birliği ve bütünlüğünü, demokrasinin ana unsurlarını korumak içindi." diyen Üstün, Filistin ve Ukrayna'da olduğu gibi dünyanın dört bir yanında halkların, ülkelerini ve demokrasilerini korumak için halen mücadeleye devam ettiğini dile getirdi.
"TÜRK MİLLETİ 15 TEMMUZ GÜNÜ DEMOKRASİSİNİ SAVUNDU"
Büyükelçi Ümit Yalçın da Türkiye'nin tarihinde oldukça önemli birçok kırılma anı olduğuna dikkati çekerek, 15 Temmuz darbe girişiminin de Türkiye ve Türk halkı için bu anlardan biri olduğuna değindi.
Darbe girişimi vahşeti ve ihanetini anlatacak uygun kelimeleri bulmanın imkansız olduğunu söyleyen Yalçın, şunları kaydetti:
"Bu girişim, temel olarak, iktidarı demokratik olarak seçilmiş hükümetten almak için son çabalarıydı. Parlamentoya, istihbarat karargahına, polis merkezine ve özel kuvvetler karargahına ulaşmaya çalıştılar. Bütün bu yerler ordu, hava kuvvetleri ve polis bünyesinde yer alan FETÖ unsurlarının saldırısına uğradı."
Türk milletinin 15 Temmuz günü demokrasisini savunduğunun altını çizen Yalçın, Türk halkının, demokratik süreçle seçilmiş hükümetine ve kendi iradesine sahip çıktığını belirtti.
"15 TEMMUZ TÜRK HALKININ DİRENCİYDİ"
Pakistan asıllı Lordlar Kamarası üyesi Hüseyin Kurban da uzun yıllardan bu yana Türkiye'ye büyük sevgi ve ilgi duyduğunu belirterek, 15 Temmuz darbe girişiminden çok kısa bir süre sonra Türkiye'yi ziyaret ettiğini ve darbe girişiminin izlerini gözlemlediğini anlattı.
Hüseyin Kurban, "Orada gördüğüm, sorunsuz, demokratik ve millete en zor zamanlarda liderlik eden güçlü bir lider, ekonomik, politik ve uluslararası olarak tanınan, ülke için en iyi lider. Ayrıca, demokrasi de tüm hızıyla işlemeye devam ediyordu." ifadelerini kullandı.
Kurban, darbe girişimine kalkışanların halkın iradesini yok saydığını belirterek, "15 Temmuz, demokrasinin zorla raydan çıkmasına izin vermeyen Türk halkının direnciydi." değerlendirmesinde bulundu.
"TÜRK MEDYASI DARBE GİRİŞİMİNİN BAŞARISIZLIĞA UĞRAMASINDA KİLİT ROL OYNADI"
AK Parti İstanbul Milletvekili Zafer Sırakaya da 15 Temmuz 2016 günü her kesimden insanın tankların önünde cesurca durarak, tarihi dayanışmayı sergilediğini ve demokrasisini savunduğunu dile getirdi.
Türk halkının, 15 Temmuz 2016'da bu vahşi komploya karşı birlikte mücadele verdiğini belirten Sarıkaya, Türk medyasının da darbe girişiminin başarısızlığa uğramasında kilit rol oynadığını vurguladı.
Sarıkaya, "Fetullah Gülen, küresel ölçekte, vizyon ve yöntemleriyle eşi benzeri olmayan FETÖ adlı suç ve terör örgütünün elebaşıdır. Bu örgüt sadece burada değil, faaliyet gösterdiği her ülke için güvenlik sorunudur." ifadelerini kullandı.
"TÜRK HALKI, 'BENİ YÖNETECEK KİŞİYE KARAR VERECEK GÜÇ BENİM' DEDİ"
Osman Aşkın Bak da 15 Temmuz günü halkın, korkusuzca darbecilerin kullandığı tanklara karşı koyarak, İngiliz medyasında o dönem kullanılan "Halkın gücü tankları eziyor" başlıklı haberini anımsattı.
Türk halkının 15 Temmuz gecesi demokrasisini, seçimle başa gelmiş cumhurbaşkanını ve ülkesini koruduğunu dile getiren Bak, şunları söyledi:
"Halkın gücüne, demokrasiye inanıyoruz. Türk halkı demokrasiye inanıyor. Türk halkı, o gece 'beni yönetecek kişiye karar verecek güç benim' dedi. Halk ben seçerim, içeriden ya da dışarıdan kimsenin müdahalesine izin vermem, dedi."
Panel, konuşmaların ardından çekilen toplu fotoğrafla sona erdi.