İstanbul’daydık… İBB Şehir Tiyatroları Kadıköy Haldun Taner Sahnesi’nde ‘Hayal-i Temsil’ oyununu izledik eşimle… Eşim tarafından Altunizade’liyiz… Yakınlık açısından hem Üsküdarlı hem de Kadıköylü de sayılırız… Tiyatro Kadıköy’ün geleneğinde vardır demek yanlış olmaz. Sokak aralarında da pek çok özel tiyatro var… Değerli bir aile dostumuzun kızı Cansu da özel Şaft Tiyatrosu’nun kurucusu, yönetmeni, oyuncularından… Onlar da genelde Kadıköy’de sergiliyorlar oyunlarını…
Tiyatro eleştirmeni değilim… Bir tiyatro eleştirmenin yapıcı bir değerlendirme yazısı tiyatroyu ileriye taşıdığı tartışılmaz bir gerçek… Ama ben eleştirmen olmadığım için gördüğümü, hissettiğimi yazıyorum… Hani Leyla için mırın kırın etmişler… Mecnun da onlara ‘Leyla’ya bir de benim gözümle bakın’ dediği söylenir hep… Bu yazı da benim gözümle ‘Hayal-i Temsil’ oyunu…
Ahmet Sami Özbudak’ın yazdığı, Yiğit Sertdemir’in yönettiği oyun 135 dakikalık iki perde… Eski makyör Dikran Efendi'nin hayalle hatırayı iç içe geçiren bir oyunu… Yönetmen Sertdemir aynı zamanda Dikran Efendi rolünde… Sahnenin ilk kadın oyuncuları ‘Afife Jale’ ile ‘Bedia Muvahhit’ in çocuklukları, aşkları, tutkuları anlatılıyor… Afife ve Bedia bambaşka karakterlere, dünya görüşlerine sahip… Ortak noktaları sahne… Yaşarken hiçbir arada sahneye çıkmamışlar…
Bu oyun onları ustaca bir araya getiriyor Darülbedayi sahnesinde… Bu yüzden iddialı bir oyun… Darülbedayi adını duymayanlar için… İstanbul Şehir Tiyatrosu'nun ilk adı… Asıl adı Darülbedayi Osmani'dir.
Afife Jale, 1902’de Üsküdar’da doğmuş… 1918’de Darülbedayi’nin açtığı sınava girip kazanmış… Sahneye çıkan ilk Müslüman kadın… Kadıköy’de Apollo Tiyatrosu’nda sahneye çıkar… Jale adıyla oynadığı oyun beğenilir ama kısa sürer… çünkü Müslüman kadınları sahneye çıkması yasaktır… Tiyatroyu sürekli polis basar… Her defasında zor kurtulur…
Afife deyince akla hemen ünlü besteci Selahattin Pınar dagelir… 1929’da evlenip 1935’te ayrılırlar… Eşi için birçok beste yapar Selahattin Pınar... Altunizadeli Pınar’ın Afife için yaptığı ‘Nerden sevdim o zalim kadını’ şarkısı en gözde eserlerinden biridir… Afife’nin hazin bir yaşamı var… Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesine yatırılır… 39 yaşında vefat eder… Her yıl Afife Jale Tiyatro ödülleri verilir adına…
Bedia Muvahhit ise 1897’de Moda’da doğmuş… Darülbedayi aktörlerinden Ahmet Refet Muvahhit ile evlenir. Tiyatroya ilgi duyar ama yasak olduğu için sahneye çıkamaz. Darülbedayi'nin 1923’de İzmir turnesi sırasında İzmir'de bulunan Atatürk, ‘Müslüman Türk kadınları neden sahneye çıkmıyor’ diye sorması üzerine ertesi akşam ‘Ceza Kanunu’ adlı oyunda sahneye çıkar… Böylece Cumhuriyet döneminde sahneye çıkan ilk Müslüman Türk kadını olur… Daha sonra sayısız oyunda rol alır… 20 Ocak 1994 günü 97 yaşında yaşama gözlerini yumar…
Oyunda Şebnem Köstem Afife’yi, Hümay Güldağ ise Bedia’yı canlandırdı… Belgesel gibi bir oyun… Hem keyifli hem de hüzünlü oyunun kurgusu derli toplu bana göre... Seyretmeden önce konuya biraz hakim olmak gerektiğini hatırlatmak isterim keyifle izlemek için… Aksi takdire o neydi, neden derken birçok şey kaçırılabilir…
Tiyatro, sinemanın geniş imkanlarına sahip değil… Bir hikayeyi anlatırken sahnenin kısıtlı imkanları en büyük engeldir… Ama çoğu zaman o kısıtlı imkanlar yaratıcılığı da beraberinde getirir… Oyunda bu başarılmış… Emeği geçenlere teşekkürler…