Başbakan Boris Johnson, koronavirüs vakalarında görülen artışa önlem olarak pazartesi gününden itibaren bazı istisnalar (önlem alınarak yapılan düğün, cenaze ve organize takım sporları ve ev halkı ile okullar) dışında altı kişiden kalabalık toplanmaların yasaklandığını duyurdu.
Geçen ay restoranlara teşvik olsun diye 20 sterlinlik hesabın yarısını devlet ödeyince restoranlardaki kalabalık “bu ne perhiz bu ne lahana turşusu dedirten cinstendi. Üstelik bu çok istismara açık bir uygulamaydı. Onun yerine restoranların geçen yılki ciroları ve bu yılki salgın düşüşü kıyaslanarak direk maddi destek sunulması daha anlamlı olurdu. Bütün bu garip uygulamaları görünce “başbakanın kafası karışık”, “hükümet ne yaptığını pek bilmiyor” diye düşünüyorsunuz… Bu zorlu süreçte turizmcilerin durumunu öğrenmek için Diplomat Travel Direktörü Özkul Beyzade ile telefonda görüntülü sohbet ettim. Duayen turizmci, turizm sektöründeki krizin söylenenden daha derin olduğunu belirterek “Sektörde dev şirketler bile iflas ediyor. Biz küçükler direniyoruz fakat ekimden sonra büyük iflaslar yaşanacak” diye kaygılarını aktardı.
Toplumda 41 yıl boyunca kesintisiz sektörde olan Beyzade, “İngiltere hükümetinin yardımı çok yetersiz. Kriz iyi yönetilemiyor. Ekime kadar geçici işten çıkarılan personelin yüzde 80 ücretini hükümet ödüyor. Ya sonra? İş kapasitelerimiz yarı yarıya düştü. İşten çıkarmalar başlayacak. İnternet ‘shoping’in dışında bütün sektörler daha da kötüleşecek. İngiltere’den turizm devi Virjin batmamak için 1.5 milyar sterlin istiyor. Gençlik seyahatlerinde uzmanlaşmış 50 yıllık acente STA Travel iflas etti” dedi.
Beyzade masasının yanındaki büyük bir paketi göstererek, “Bunun içinde 5 bin yeniden yazılan bilet var. Sürekli havayollarının uçuş değişikliği ve iptalleriyle uğraşıyoruz. Marttan bu yana sorun çözmek ve müşteri şikayetlerini yanıtlamak işimiz gücümüz oldu. Günah değil mi bize? Gaziantep’ten, Trabzon’a pek çok uçuş iptal edildi. KKTC, geçen gün Ercan’a olan 9 tarifeli uçuşu 6’ya düşürdü. Bu iptal edilen uçakların bağlantılı uçuşları da koptu. Mağdur yolcular da haliyle seyahat acentesi olarak bizlerden çözüm bekliyor” diye yakındı. Salgının başladığı marttan bu yana bilançolarının yarıya düştüğünü belirten usta turizmci, “Bizim toplumda da memleket ziyareti yarıya düştü sayılır. Özellikle yaşlılar seyahat etmekten çekiniyor” diye konuştu. Beyzade ekonominin daha da kötüleşeceğinden kaygı duyduğunu vurgulayarak, turizm sektörünün kısa sürede toparlanması konusunda oldukça karamsar bir tablo çizdi.
Edwin Holidays’in direktörü Uğur Bulut da kötümserdi. Bulut, turizmin salgında en çok darbe yiyen sektörler arasında olduğunu aktararak, “Hükümetin almış olduğu kararlar doğrultusunda 12 Mart’ta ofislerimizi kapatmak zorunda kaldık, bu dönemde evden çalışarak mevcut yapılan rezervasyon ve uçak biletlerini değiştirme çalışmalarını gerçekleştirdik, yasakların hafiflemesi ile birlikte ancak mayıs ayı gibi ofislerimizi açtık. Bu dönemde hükümetten çok cüzzi yardımlar görmüş, Ankara Anlaşmalı biri olarak şirketi kurmamdan ötürü de maaş desteklerine işveren olarak başvuru yapamamanın sıkıntıları ile yolumuza devam etmekteyiz” diye konuştu. “Tüketici biletlerinin sürekli tarih ve saat değişikliği yapılmasına yönelik bir buhran dönem yaşanmıştır. Tüketici gerçek anlamda bir güven bunalımına girmiştir” diyen Bulut’a göre 2020 yılı Turizm sektörü açısından kayıp bir yıl, hatta 2021 yılı bile şu an bir belirsizlik içinde.
Bulut, “Son olarak Hükümet acil olarak acenteleri destekleyici paketler açıklamalı, yoksa bu gidişle gerçekten turizm sektörünün asla eski günlerine geri dönmesi mümkün değildir. Son aylarda İngiltere merkezli bir çok turizm firması batmış bu ağır buhran turizmde ciddi ve köklü hasarlar bırakmıştır” diye devam etti. Bir yanda can derdindeyiz, öte yandan ekonomik olarak ayakta kalmaya çalışıyoruz. Ne yazık Muhafazakar iktidar da kriz yönetiminde. çuvallıyor.
(Olay Gazetesi'nden