GAZZE (AA) - Gazze'deki hükümet, İsrail ve ABD'nin Gazze Şeridi'nde sivillere açlık ve gıdadan mahrum bırakma politikasını açıkça siyasi baskı aracı olarak kullandığını belirtti.
Hükümete bağlı Medya Ofisi, ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken'ın Tel Aviv ziyareti sırasındaki "Gazze Şeridi'ne insani yardım ulaştırmanın en hızlı yolu ateşkes anlaşmasına varmak" şeklinde ifadesine ilişkin yazılı açıklama yaptı.
Açıklamada, "İsrail işgali ve ABD yönetimi, Gazze Şeridi'ndeki sivillere açlık ve gıdadan mahrum bırakma politikasını açıkça siyasi baskı aracı olarak kullanıyor. Bu bir savaş suçu ve insanlığa karşı suç teşkil ediyor." ifadesine yer verildi.
Hükümet, sivillere, çocuklara ve kadınlara yardım ve yiyecek sağlanmasının, İsrail'in aylardır uygulamayı reddettiği ateşkes kararına bağlanmasını kesinlikle reddettiğini; iki meselenin birbiriyle iliştirilmesinin kınanması gereken bir suç olduğunu kaydetti.
İsrail ordusunun ABD'nin yeşil ışığıyla yakıp, buldozerlerle yıkıp hizmet dışı bıraktığı Refah Sınır Kapısını 105 gündür kapalı tutmaya devam ettiğine vurgu yapıldı.
Bu eylemin, İsrail ve ABD'nin Gazze'deki siviller aleyhinde yürüttüğü "soykırım suçunun" mühendisliğine dahil olduğu ifade edildi.
Refah Sınır Kapısının kapatılmasının "insani felaketi benzeri görülmemiş bir şekilde daha da kötüleştirdiği" kaydedilen açıklamada, bunun "uluslararası ve insani hukuk ile tüm uluslararası anlaşmaları ihlal eden bir suç" olduğu aktarıldı.
Yardım, ilaç, tıbbi malzeme ve sağlık heyetinin bölgeye girişinin engellenmesinin Gazze'deki sağlık ve insani krizi daha da kötüleştirdiği vurgulandı.
Blinken, esir takası ve ateşkes müzakerelerini görüşmek için gerçekleştirdiği bölge turu kapsamında ilk durağı İsrail'e gitmişti. 7 Ekim'den bu yana bölgeye 9. ziyaretini gerçekleştiren Blinken bugün de Mısır'a geçmişti.
ABD Başkanı'nın ziyareti, Katar'ın başkenti Doha'da 15-16 Ağustos'ta İsrail ile Hamas arasında esir takası yapılması ve Gazze'de ateşkes sağlanması yürütülen müzakerelerden birkaç gün sonra gerçekleşti.
Hamas, ABD, Mısır ve Katar'ın arabuluculuğunda yürütülen müzakerelerde Netanyahu'nun yeni şartlar sürerek anlaşmaya varılmasını engellediğini belirtmişti.