Britanya Türk Kadınları Derneği, Lordlar Kamarası'nda, Lord Balfe’nin evsahipliğinde çay düzenledi.
BTKD Başkanı Maviş Fuchs
Derneğin Onursal Başkanı Sefire Esra Bilgiç, etkinliği düzenledikleri ve kendisine konuşma fırsatı verdikleri için Lord Balfe ve BTKD Başkanı Maviş Fuchs’a teşekkür etti. Güçlü bir ekonomiye sahip modern, demokratik ve ilerlemiş bir toplum olmak için, kadınlar ve erkeklerin gerekli sorumluluk ve gelişmeye giden yolda aktif rol üstlenmeleri için gerekenleri üstlenmelerini söyleyen Sefire Esra Bilgiç, “ Türkiye’nin kadınların haklarını ve yaşam şartlarını iyileştirme amacına kendini adadığını “kaydetti. Türkiye Cumhuriyetinin 1923 yılında kurulduğunda, ulu önder Mustafa Kemal Atatürk’ün , cinsiyet eşitliğini, modern, demokratik ve hukuk devletinin temeli olarak kabul ettiğini sözlerine ekleyen Sefire, şöyle devam etti;
“Kadın ve erkek eşitliği, Türk Anayasası ile teminat altına alınmıştır. 1926 yılında uıygulanmaya konan İlk Türk Medeni Kanunu, evlilik ilişkilerinde kadın ve erkeklee eşit hakları vermiştir. Türk kadınları belediye seçimlerinde oy kullanma hakkına 1930’da, birçok batı ülkesinden çok önce 1934 yılında ise Parlamento seçimlerine aday olma hakkına kavuşmuştur. En son 12 Eylül 2010 yılındaki anayasal düzenlemeyle , kadın haklarında kökten hukuksal değişiklikle “pozirif ayrımcılık” getirilmiştir. Türkiye, kadına şiddete karşı hem uygulamada, hem de hukuken önemli adımlar atmıştır. Türkiye’nin Başkanlığında Avrupa Konseyinin İstanbul’da yaptığı toplantıda şu anda 14 ülkenin uyguladığı birinci uluslararası kadına şiddet konvansiyonu gerçekleşmiştir.
Bunun somut sonuçları da Türkiye’de 2011 yılındaki son seçimlerde kadınların parlamentoya katılımıyla sağlanmıştır. Kadınların Türk Parlamentosunda temsiliyeti yüzde 14.4 olmakla birlikte,bu 2002’den bu yana yüzde 70’lik bir artıştır.
Kadınlarımızın politikadan eğitime, kültürden sanat, spor iş sektörüne kadar yurt içi ve yurt dışındaki başarılarından gurur duymaktayız. Kadınların sosyal ve ekonomik güçlerinin, kadın liderlerin inisiyatiflerini artırmasını desteklemekten gururluyuz. Güçlü ve cesur kadınlar bize daha fazla güç , cesaret, ilham verir.. Bu bağlamda, Birleşik Krallık’taki Türk kadınlarının sosyal, kültürel, ekonomik entegrasyonunun daha başarılı olmasından büyük memnunluk duyuyoruz. Kadınlarımızın katkısı her geçen yıl, dostluğumuzu, birbirimizi anlamamızı daha görünür hale getirmektedir, bunu yakından gözlemliyoruz. Sözlerimi bitirirken, barış, mutlu ve sağlıklı bir toplumun en temel taşı olan tüm kadınlara en iyi dileklerimi iletiyorum.”