CHP Genel Başkanı Özgür Özel, 2 Mayıs 2024 tarihinde Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan ile bir görüşme yaptı.
Bu görüşmeden 40 gün sonra Erdoğan, 11 Haziran 2024 tarihinde CHP Genel Merkezini ziyaret ederek Özgür Özel ile görüştü.
Bu görüşme 18 yıl aradan sonra Erdoğan’ın ikinci kez CHP Genel Merkezini ziyaret etmesidir.
Bu olaya Avrupa’dan baktığımızda bu tür görüşmeler çok önemlidir ve çok değerlidir. Çünkü Avrupa demokrasilerinde siyasi partiler arasında her zaman bu tür görüşmeler zaten yapılıyor.
Demokrasinin olmazsa olmazı siyasi partilerin birbirleriyle istişare etmesi, birlikte çalışması esastır. Burada aranan özellikler partilerin liberal, sosyal ve muhafazakâr demokrat olmalarıdır. Bu görüşlerdeki partiler birbirlerinin asla düşmanı değil, rakibidirler.
Ancak, şimdilerde Avrupa’da yükselişe geçen aşırı sağcı partiler için aynı şeyleri söylemek mümkün değildir. Demokrat partiler, aşırı sağcı partilerle görüşmek yerine onlara karşı kendi aralarında birlik ve dayanışmayı güçlendirmeleri gerekiyor.
Türkiye’de iktidar partisi ile muhalefet partisinin böyle görüşmesi gerçekten alkışlanacak ve desteklenecek bir durumdur. Çünkü geçmişte iktidar partilerinin milleti cephelere bölmesi hep darbelerle sonuçlanmıştır. Darbe de demokrasinin düşmanıdır.
Örneğin Demokrat Parti, 1958 tarihinde “Vatan Cephesi”ni kurdu. 27 Mayıs 1960 darbesi oldu.
Aynı şekilde Süleyman Demirel başkanlığındaki hükümet 31 Mart 1975 tarihinde “Milliyetçi Cephe Hükümeti”ni kurdu. Bu dönemde tam beş bin gencimiz milliyetçi ya da devrimci oldukları için birbirine düşman yapılarak öldürüldüler. Sonradan öğreniyoruz ki bu gençlerin öldürülme nedeni, Yunanistan’ın NATO’ya alınmasını sağlamak içinmiş. Çünkü sivil hükümetler, Yunanistan’ın NATO’ya alınmasına hep karşı oldular. 12 Eylül 1980 tarihinde yine askeri bir darbe yapıldı. Ve darbe lideri Kenan Evren’in ilk işlerinden birisi de hemen Yunanistan’ın NATO’ya üyeliğine evet oyu vermesi oldu. (1)
Bu demek ki halka karşı kurulan cephe ve düşmanlık politikalarından Türkiye’nin hep zararı olmuştur. Demokrasinin gereği olan istişare ve uzlaşma cepheleşmeyi, kutuplaşmayı ve düşmanlıkları önler.
Kaldı ki Türkiye’deki bu iktidar ve muhalefet uzlaşması son yıllarda Avrupa’da yükselen aşırı sağcı, göçmen ve İslam düşmanı partilere de önemli bir mesaj verecektir. Bu uzlaşma ve birlikte olmak Avrupa’ya da örnek olabilir. Ve Türkiye’nin böyle iktidarı ile muhalefeti ile birlikte tek ses olması aşırı sağa kesin çok önemli bir mesajdır. Türkiye bu birlikteliği ile aşırı sağ partilerine şöyle bir cevap vermiş olacaktır: Avrupa’daki Türkler, göçmenler ve Müslümanlar sahipsiz değildir. Onlara Türkiye Cumhuriyeti devletiyle, milletiyle sahip çıkıyor.
Sonuç olarak gerek Avrupa’daki gerekse de Türkiye’deki demokrat partiler giderek yükselen aşırı sağa karşı birlik ve dayanışma içinde olmalıdırlar.
Bekir Cebeci
İstanbul, 2 Temmuz 2024
Kaynakça: 1) TRT Haber TV